Dünya genelinde merkez bankalarının piyasalara likidite pompalamasının "parasal Red Bull" olduğunu savunan dünyanın en büyük tahvil fonu Pimco'nun kurucusu ve eş yatırım genel müdürü Bill Gross, bunun sonuçlarının sonra görüleceğini söyledi.
Red Bull'un ABD'nin en çok satan enerji içeceği markası olmasından ötürü Gross, parasal genişlemeyi de bir marka adıyla andı.
ABD'nin dörtte biri büyüklükte ekonomiye sahip olan Japonya'nın 30 günde bir 75 milyar dolarlık varlık alımı yaparak, büyüklüğüne göre en geniş kapsamlı parasal genişleme uyguladığına dikkat çeken Gross, "Finansal piyasalar Japon aromalı enerji içeceğini yudumluyarak ziyafet çekiyor" dedi.
Gross, bu enerji içeceği ürününü illa ki onaylamadıklarını, ancak finansal piyasalara verdiği enerjiyi kabul ettiklerini söyleyerek, parasal Red Bull'un bir süreliğine iyi hissettirebileceğini, ancak yolun ilerisinde varlık fiyatları için bazı negatif etkilerinin olduğunu savundu.
Bir noktada Fed ve diğer merkez bankalarının, hazine tahvilleri piyasasının yüzde 60-70'ine sahip olacağını belirten Gross, bunun Hazine tahvilleri, diğer tahvil piyasaları ve en sonunda hisselerdeki teknik beklentileri ve likiditeyi ortadan kaldıracağını öngördü.
Gross, Fed'in bu şekilde devam edemeyeceğinin farkında olduğunun altını çizerek, "Durduğunda ne olacağını hepimiz merak ediyoruz." dedi.
Kredi piyasalarının eski ABD Başkanı Nixon'ın altın standardından çıktığı 1970'lerdeki 3 trilyon dolar seviyesinden, bugün 56 trilyon dolara genişlediğine dikkat çeken Gross, "Sanırım kredilerin sıfır faizde genişlemeyi sürdürerek, 70'ler, 80'ler ve 90'lardaki sonuçları doğurup doğurmayacağını merak etmek haksız olmaz" dedi.
Gross ABD Hazine tahvili varlıklarını artırdı
Bill Gross, yönettiği 289 milyar dolarlık Toplam Getiri Fonu'ndaki ABD Hazine tahvili varlıklarının payını yüzde 28'den yüzde 33'e çıkardı. Fondaki Hazine tahvillerinin payı Temmuz'dan bu yana en yüksek seviyesine işaret etti.
Gross geçtiğimiz ay, mortgage tahvili varlıklarını yüzde 33'e düşürerek Ağustos 2011'den bu yana en düşük seviyesine indirirken, ABD dışındaki gelişmiş ülke tahvili varlıklarını yüzde 11 olarak aynı seviyede tuttu.