Yunanistan Başbakanı Alexis Tsipras'ın talepleri karşılayarak ülkesini euroda tutabilmek için yalnızca dört günü var.

Dün Brüksel'de yapılan görüşmelerin sonuçsuz kalması, Perşembe günü Lüksemburg'da gerçekleştirilecek Euro Bölgesi maliye bakanları zirvesini, 2009'da başlayan yılan hikayesinin bir sonraki gündem maddesi haline getirdi. Faturalar kabarırken, 10 aydır bekletilen yardım fonu da geri çekilebilir.

Eurasia Group Analisti Mücteba Rahman "Bu hafta anlaşma haftası" diye konuştu. Peki Lüksemburg'dan da bir uzlaşma çıkmazsa Atina'yı nasıl bir senaryo bekliyor? Anlaşma ihtimali ortadan kalkarsa, Yunanistan'ın Uluslararası Para Fonu'na 1,7 milyar dolarlık borcu ödeme şansı da kalmıyor. Atina'nın temerrüde düşmesi ile Avrupa Merkez Bankası'nın Yunan bankacılık sistemini ayakta tutması zorlaştırır. AMB'nin 30 Haziran'a kadar acil lidikite yardımını tamamen kesmesi beklenmiyor.

Bu durumda Yunanistan'ın karşısına iki senaryo çıkabilir:

1- Sermaye kontrolleri

Washington'da bulunan Peterson Institute Görevlisi Jacob Kirkegaard'a göre Yunanistan'ın IMF'ye borcunu ödemediği, AMB'nin acil yardımı kestiği ve Tsipras'ın fon çıkışını önlemek için olağanüstü tedbirler aldığı senaryonun ihtimali yüzde 60.

2- Almanya'nın sabrı taşar

Alman yetkililer, Tsipras'ın yaklaşımını değiştirmemesi halinde Atina'nın eurodan çıkmasına izin verilebileceğini belirtiyor.

Angela Merkel'in Yardımcısı Sigmar Gabriel Bild için kaleme aldığı makalede, Alman çalışanların ve ailelerin yarı komünist bir partinin seçim vaatlerinin bedelini ödemesine izin vermeyeceklerini söyledi.