Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

 

 

Erdoğan, Romanya Cumhurbaşkanı Klaus İohannis ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Brüksel'de saldırganlardan biri daha önce Haziran 2015'te Gaziantep'te yakalayıp sınır dışı ettiğimiz kişidir. Sınır dışı işlemini 14 Temmuz 2015'te nota ile Belçika Büyükelçiliğine iletmişiz. Belçikalılar adı geçeni serbest bırakmıştır. Bu kişinin yabancı terörist savaşçı olduğu yönündeki uyarımıza rağmen Belçika terörizmle bağlantısını tespit edememiştir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romanya Cumhurbaşkanı Klaus İohannis ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Görüşmelerinde Cumhurbaşkanı İohannis'e özellikle terörle ilgili düşüncelerini de açık ve net bir şekilde paylaştığını dile getiren Erdoğan, "Ülkemizdeki bölücü terör örgütü PKK, Suriye'nin kuzeyindeki PYD, YPG, DAİŞ, DHKP-C, bu terör örgütlerinin arasında hiçbir fark yoktur. Ankara'da yapılan eylemler, İstanbul'da yapılan eylemler, bunun yanında işte dün Brüksel'de yapılan eylemler bunların nasıl ortak yanlarının olduğunu çok açık net ortaya koymaktadır." diye konuştu.

"Hedefte olan sivil insanlardır, ölen insandır." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Sebep-netice ilişkisine baktığınız zaman elde edilen hiçbir şey yoktur ama kaybedilen çok şey vardır. Kaybedilen insandır, kaybedilen huzurdur, kaybedilen barıştır, kaybedilen güvendir. İnanıyorum ki dünya siyaseti eğer ittifak halinde terörün üzerine giderse bu işi çözeriz. Onun için dünya terörü, teröristi ve terörizmi yeniden tanımlamak zorundadır. Buyurun, Brüksel'de saldırganlardan biri daha önce Haziran 2015'te Gaziantep'te yakalayıp sınır dışı ettiğimiz kişidir. Sınır dışı işlemini 14 Temmuz 2015'te nota ile Belçika Büyükelçiliğine iletmişiz. Belçikalılar adı geçeni serbest bırakmıştır. Bu kişinin yabancı terörist savaşçı olduğu yönündeki uyarımıza rağmen Belçika terörizmle bağlantısını tespit edememiştir. Hatta hatta burada Hollanda da söz konusudur. Kendi isteği üzerine, Hollanda'ya da iade etmişiz ve nota ile oraya da bildirilmiştir. Ülkemizin hassasiyeti bakımından da bunu özellikle ifade ediyorum."

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin "Karadeniz ve Romanya göçmenler için alternatif bir yol olabilir mi, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz" sorusu üzerine, "Türkiye, üzerinden böyle bir göç yolu oluşturulması konusunda çok çok sıkı tedbirler almış vaziyette, buna fırsat vermiyoruz. Sahil güvenlik botlarımız sürekli olarak buralarda turluyor ve engelliyorlar." yanıtını verdi.

Özellikle 18 Mart'tan sonraki süreçte kontrollerin artırıldığını ve bu tür olaylara fırsat verilmediğini vurgulayan Erdoğan, "Bildiğiniz gibi ağırlıklı olarak bu tür kaçışlar Ege sahillerindeydi. Bundan sonraki süreçte de bu kararlı bir şekilde devam edecek. Yani bu karşılıklı olarak mutabakatımızla Türkiye-Romanya, Türkiye-Yunanistan aramızda dayanışmayla bunu götürmemiz gerekiyor." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bükreş'te inşa edilmesi planlanan camiyle ilgili proje konusunda kesin bir tarih var mı? Romanya'da bazı muhalif sesler yükseldi, bu konuda ne söylemek istersiniz." sözlerine ise "Bu konuda bu tür tabii muhalif sesler her ülkede çıkabiliyor. Biz tabii daha önceki ziyaretinde de Sayın Cumhurbaşkanıyla bu konuyu görüştük. Şu anda arkadaşlarımız işin izin safahatlarını yürütürken bir taraftan da proje çalışmaları devam ediyor. Hazırlanmış bir proje var fakat biz bunun geliştirilmesini de istedik. Bunlar bizim karşılıklı dayanışmamızın, karşılıklı bu noktadaki kültürel anlamdaki diyaloğumuzun en güzel ifadesi olacaktır." karşılığını verdi.

- Dokunulmazlık fezlekeleri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'deki dokunulmazlık fezlekelerine ilişkin, "Bana göre sayın Başbakanın bu konudaki açıklaması isabetli olmuştur. Temenni ederim ki diğer siyasi partilerde buna katkı vermek suretiyle süratle Meclis'ten geçer." dedi.

Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda yaşanan sürece ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, dokunulmazlık kavramının yanlış anlaşıldığını ifade etti.

Dokunulmazlık kavramının fezlekelerle ilgili bir kavram olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Kimin fezlekesi varsa onları ilgilendiren bir konu. Onun yargılanma sürecinin önünü açan bir konu. Aynı zamanda bu siyasetçinin, bu yargılanmayla ilgili bir bariyer oluşturuyormuş gibi kamuoyunda atmosfer oluşturuyor. Bu düzenlemeyle beraber siyasetçi, tamamıyla 506 dosyayı yargıya göndermiş oluyor." diye konuştu.

Bu dosyaların salt terörle alakalı olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Bunların içinde memur arkadaşlarımızla alakalı görevi kötüye kullanma, görevi ihmal dosyaları var, siyasetçiler için seçim yasaklarını ihlal fezlekeleri var, hakaret fezlekeleri var...Böylece buradaki bu dokunulmazlık dosyalarının tamamıyla yargıya açılması, siyasetçinin de sırtındaki bir yükün aslında indirilmesi anlamına gelir. Yargı bununla ilgili kararını verir ve böylece yola devam edilir. Olay bir kişi, üç kişi, beş kişi olayı değildir. Bana göre sayın Başbakanın bu konudaki açıklaması isabetli olmuştur. Temenni ederim ki diğer siyasi partilerde buna katkı vermek suretiyle süratle Meclis'ten geçer."


AA