Yıldırım: Rusya'ya gerekirse tazminat veririz
Başbakan Yıldırım,"(Erdoğan'dan Putin'e mektup) Mektubun içeriği çok açık. Biz üzüntülerimizi ifade ediyoruz. Gerekirse tazminat vereceğimizi ifade ediyoruz" dedi
Başbakan Binali Yıldırım, "Zannediyorum bugün, yarın belki çarşamba belki perşembe Sayın Putin ile Sayın Cumhurbaşkanımız arasında bir telefon görüşmesi gerçekleşecek." dedi.
Yıldırım, TRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Başbakan Yıldırım, Türkiye-Rusya ilişkilerinin normalleşmesi yönünde atılan adımlarla ilgili, "Zannediyorum bugün, yarın belki çarşamba belki perşembe Sayın Putin ile Sayın Cumhurbaşkanımız arasında bir telefon görüşmesi gerçekleşecek." ifadesini kullandı.
Fiilen normalleşme sürecinin başladığını, bu durumun tek taraflı bir irade olmadığını dile getiren Yıldırım, Türkiye'nin ortaya koyduğu yapıcı tutuma aynı şekilde Rusya Federasyonu'ndan karşılık verildiğini ve bir noktada buluşulduğunu söyledi.
Yıldırım, bundan sonra bu kriz halinin sona erdirilmesi, ilişkilerin normale döndürülmesi sürecinin başladığını aktardı.
Bunu ekonomik alandaki ilişkilerin takip edeceğini ifade eden Yıldırım, karşılıklı turizm faaliyetlerinin, yatırımların önceki şekilde devam edeceğini vurguladı. Yıldırım, kasımdan bugüne geçen altı aylık sürede yaşananların yaşanmamış gibi kabul edileceğini ve yola devam edileceğini belirtti.
- ''Hepsi bunların konuşuldu, görüşüldü''
"Hamas konusu bu mutakabatın neresinde ve bu konuda gerilimli bir süreç yaşandı mı" sorusu üzerine Yıldırım, şu yanıtı verdi:
"Vatandaşlarımızın şunu bilmesi lazım, Filistin'de iki tane fraksiyon var. Bir tanesi Hamas birisi El-Fetih. Aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın büyük gayretleriyle bu iki grup ortak Filistin davasında birlikte hareket etmeye başladı. Daha önce bunlar hiç yan yana gelmiyordu, konuşmuyordu. Şu an her ne kadar ortak hükümet konusunda hala pürüzleri olsa bile temel konularda birlikte hareket ediyor. Dolayısıyla bu mutabakatın hem El-Fetih tarafı hem de Hamas tarafının tam bir rızası var. Öyle olmasa biz bunu zaten yapmayız. Sayın Abbas ile Sayın Cumhurbaşkanımız görüştü anlaşma sürecinde. Hamas Siyasi Büro Şefi Halid Meşal geldi, ziyaretlerde bulundu. Dolayısıyla onlar için bilinmeyen bir şey, sürpriz yok. Hepsi bunların konuşuldu, görüşüldü."
Filistin davasının artık herkesin davası olduğunun altını çizen Yıldırım, 1848'den beri kanayan yara olduğunu söyledi.
Yıldırım, "Filistin'de bu kadar bedel ödedikten sonra dünyadan tecrit edilmeleri, adeta yalnızlığa, yoksunluğa mahkum edilmeleri bizim değerlerimize asla uyan bir şey değil. Onun için bu mutabakat çok uzun sürdü. Yoksa bizim meselemiz İsraille özür meselesiydi ve vatandaşlarımıza tazminat meselesiydi ama bunu Sayın Cumhurbaşkanımız bununla sınırlı görmedi haklı olarak." diye konuştu.
Gazze'de, Batı Şeria'da yaşayanların feryatlarını dünyanın duymasının ve insani yardımların ulaşmasının krizin başlangıcı olduğunu hatırlatan Yıldırım, "Eğer onu yok saymış olsaydık biz Filistin'e, insanlığa karşı sorumluğumuzu yerine getirmemiş olurduk. Dolayısıyla anlaşmanın ana ağırlık merkezini Filistin meselesi oluşturuyor. Orada da bir noktaya gelindi şimdi artık normal sürece girdik" değerlendirmesinde bulundu.
- "Tek taraflı bir irade de değildir, iki taraflı bir iradedir"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e mektubuna ilişkin de Yıldırım, şunları kaydetti:
"Mektubun içeriği çok açık. Biz üzüntülerimizi ifade ediyoruz. Burada hayatını kaybedenlerin aileleriyle acılarını paylaştığımızı söylüyoruz. Gerekirse tazminat vereceğimizi ifade ediyoruz. Bu ilişkilerin bundan sonra normale dönmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Karşı taraf da bunu uygun buluyor, onaylıyor. İş siyasette öyle takdim edilir, böyle takdim edilir. Biz o tarafında değiliz. Her ne şekilde takdim edilirse edilsin olayın özü, aslı budur. Tek taraflı bir irade de değildir, iki taraflı bir iradedir. Bunu eşelemek, ayrıntıya girmek, karıştırmak ne ülkemize ne de Rusya'ya bir faydası yoktur. Bence mesele tatlıya bağlanmıştır, bundan sonra önümüze bakacağız. O kadar çok yapacağımız şey var ki."
İnsanlığın morale ihtiyacı olduğunu, dünyada bir karamsarlığın hakim olduğunu, ekonominin daraldığını vurgulayan Yıldırım, bölgesel anlaşmazlıkların bulunduğunu, yoksullarla zenginler arasındaki makasın açıldığını ifade etti.
Yıldırım, dünyada büyük sorunlar varken detaylarla uğraşmanın sorumluluklarına uygun bir davranış olmadığını söyledi.
- "Hazırlıklar yapılıyor karşılıklı agremanlar alınacak"
İsrail'le mutabakata varıldığını, anlaşmanın parefe edildiğini ve yarın imzalanacağını anlatan Yıldırım, hemen arkasından da İsrail'de ve Türkiye'de onay süreci olduğunu aktardı.
Yıldırım, mecliste onaylanması için Bakanlar Kurulu kararını imzaya açtıklarını belirterek, "Bütün bunlar ikmal edilecek ama büyükelçileri tayin edip göndermek için bu onay süreçlerini beklememiz gerekmiyor. Şu anda hazırlıklar yapılıyor, karşılıklı agremanlar alınacak. Onlar ikmal edildikten sonra büyükelçiler belirlenmiş olacak, atamaları yapılmış olacak. Normal çalışmaya başlayacaklar." şeklinde konuştu.
Tüm bunların çok uzun sürmeyeceğini en fazla bir iki haftalık bir süreç olacağını dile getiren Yıldırım, çeşitli düzeyde ziyaretlerin de talebe göre düzenlenebileceğini, bunun önünde bir engel olmadığını kaydetti.
AA