Ağbal: Kesinleşmiş alacakların aslından vazgeçilmemektedir
Maliye Bakanı Ağbal: "Alacak asıllarından vazgeçmiyoruz. Alacak asıllarına uygulanan gecikme zammı, gecikme faizi gibi alacaklar yerine Yİ-ÜFE oranlarını esas alarak, alacağı yeniden yapılandırıyoruz"
Maliye Bakanı Naci Ağbal, bazı kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin, "Kesinleşmiş alacakların aslından herhangi bir şekilde vazgeçilmemektedir. Yapılandırmada 6736 sayılı Kanun'la getirilen esaslar aynen korunmuştur. Yani alacak asıllarından vazgeçmiyoruz. Alacak asıllarına uygulanan gecikme zammı, gecikme faizi gibi alacaklar yerine Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) esas alarak, alacağı yeniden yapılandırıyoruz." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç başkanlığında AK Parti Grup Başkanvekili ve Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş'ın imzasını taşıyan, Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini görüşmek üzere toplandı.
CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel, toplantının başında usül üzerinde söz alarak, OHAL dönemlerinde çıkan Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) kapsam ve uygulamaya girme aşamalarına işaret etti.
"Bugüne kadar 24 OHAL kararnamesi yayınlanmış bulunmaktadır. Ancak bunlardan hiçbiri komisyonumuzun gündemine gelmemiştir." diyen Temizel, KHK'ların gerekli aşamalardan geçirilmediği eleştirisinde bulundu. Meclis'in bu kapsamdaki KHK'lara yönelik denetim görevini yerine getiremediğini savunan Temizel, OHAL kararnamelerine gerekli önceliğin verilmesini ve derhal görüşülerek, Meclis'in denetim görevini yapmasını istedi.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan da Anayasa Mahkemesinin KHK'ların denetlenmesiyle ilgili görevi Meclis'e verdiğini, ancak TBMM'nin bu konuda gerekli iradeyi gösteremediğini ileri sürdü. Paylan, "Sizden ricam; bu teklifi geri çekip, KHK'ları komisyonumuzun gündemine getirmeniz. Mağduriyetleri görüşüp, bunlarla ilgili ivedi adım atalım." diye konuştu.
Komisyon Başkanı Bilgiç ise komisyonlarına 15 Temmuz sonrasında OHAL kapsamında 4 KHK gönderildiğini, bu kararnamelerin komisyonda görüşme süreleri geçtiği için Meclis Başkanlığı'nın iradesine bırakıldığını aktardı.
-"15 Temmuz sonrası ekonomide oluşan yavaşlama"
Usül tartışmalarının ardından Ağbal'ın sunumuna geçildi.
15 Temmuz darbe girişiminin sonrasında ekonomide oluşan yavaşlama nedeniyle vatandaşların kamuya olan borçlarını ödemekte zorlandıklarını ifade eden Ağbal, "Vatandaşlarımızın kamuya olan borçlarını yapılandırmak amacıyla bu teklif ve daha önce hükümetimiz tarafından sunulan tasarı hazırlanmıştır. Bugün görüşülecek yapılandırma düzenlemelerinde temel amacımız; vatandaşlarımızın 1 Temmuz 2016 ila 31 Mart 2017 tarihleri arasında oluşan vergi, prim ve benzeri borçları ödeyebilmelerini sağlamak ve devlet olarak zor günlerinde yanlarında olduğumuzu göstermektedir." dedi.
Teklifi hakkında bilgi veren Ağbal, düzenlemede 31 Mart 2017 tarihin esas alarak önceki yapılandırma kapsamında başvuramamış vatandaşlara da yeniden yapılandırma için bir şans vermek istediklerini, bu çerçevede 31 Mart 2017 tarihinden önceki vergilendirme dönemlerini kapsama aldıklarını belirtti.
Ağbal, Nisan 2017 ve izleyen aylarda ödenmesi gereken yükümlülüklerin kapsam dışında tutulduğunun altını çizerek, bu nedenle 2017 yılında ödenmesi gereken gelir vergisinin ikinci taksidi ile kurumlar vergisinin, emlak vergisinin bir ve ikinci taksitleri ile motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksidinin de kapsamda olmadığını belirtti.
-"Gecikme faizinin hesaplanmasında farklılık yaptık"
Naci Ağbal, şöyle devam etti:
"Teklif ile yapılan düzenlemede, kesinleşmiş alacakların aslından herhangi bir şekilde vazgeçilmemektedir. Yapılandırmada 6736 sayılı Kanun'la getirilen esaslar aynen korunmuştur. Yani alacak asıllarından vazgeçmiyoruz. Alacak asıllarına uygulanan gecikme zammı, gecikme faizi gibi alacaklar yerine Yİ-ÜFE oranlarını esas alarak alacağı yeniden yapılandırıyoruz. Ancak yeni yapılandırma yasasında, bir öncekine göre gecikme faizinin hesaplanmasında bir farklılık yaptık. 2016 Kasım ve Aralık ayları ile 2017 Ocak, Şubat ve Mart ayları için, bu aylarda gerçekleşen Yİ-ÜFE oranları yerine, 2016 Temmuz ile Ekim aylarında gerçekleşen Yİ-ÜFE oranlarının ortalamasını esas aldık. Aynı ortalamayı kanunun yayımlanacağı tarihe kadar geçecek süreye de uygulamayı öngördük."
-"Başvuru süresinde uzatmaya gidilmeyecek"
Teklifte, yeniden yapılandırmada başvuru süresinin Haziran ayı olarak belirlendiğinin altını çizen Ağbal, bu sürede bir uzatmaya gidilmeyeceğini vurguladı.
Ağbal, "Bu teklifte başvuru için belirlenen Haziran ayını erteleme konusunda Bakanlar Kuruluna bir yetki verilmemiştir. Dolayısıyla bu kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen vatandaşlarımızın Haziran ayı içinde mutlaka müracaat etmeleri gerekmektedir. 1 Temmuz 2016'dan 31 Mart 2017'ye kadar olan dönemde herhangi bir vergi veya prim borcu olan tüm vatandaşlarımız bu yasadan yararlanmak istiyorlarsa mutlaka Haziran ayı içinde başvuruları yapmaları gerekmektedir. Başvuru süreleri ve birinci taksit ödeme süreleri kanunda düzenlendiği şekilde kalacak." değerlendirmesinde bulundu.
-"Tedbirlerin olumlu yansımalarını görüyoruz"
Düzenlemenin, özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası oluşan zorlukları aşmakta vatandaşlara kolaylık sağlayacağını dile getiren Ağbal, hükümetlerinin darbe sonrası oluşan olağanüstü dönemde ekonomide canlanmayı sağlamak, işletmelerin karşılaştığı zorlukları çözüme kavuşturmak ve büyümeyi tekrar yukarı yönde ivmelemek için çok sayıda tedbir aldıklarını ve bunların olumlu yansımalarını da gördüklerini söyledi.
Zaman zaman yeniden yapılandırma kanunlarını getirdiklerini hatırlatan Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her yeni yapılandırma kanunu getirdiğimizde de ekonomideki genel koşulları ve mükelleflerin vergi borçlarını ödemekte zorluk çektiklerini söyleyerek bu kanunları getiriyoruz. İki yılda, bazen bir yılda tekrar yeniden yapılandırma kanunları getiriyoruz. Bu toplum vicdanında vergi yükümlülüklerini zamanında yerine getiren mükellefler bakımından haklı eleştirilere neden oluyor. Onun için burada yeniden yapılandırma kanunlarını ihtiyaç olarak ortaya çıkaran sorunlara temelden eğilmek ve bu konuyla ilgili kalıcı yapısal bir düzenleme yapma ihtiyacı ortada. Bakanlık olarak bu konuda amacımız tekrar tekrar Meclis'e yeniden yapılandırma kanunları getirmek yerine, yeniden yapılandırma kanunu ortaya çıkaran ihtiyacı doğru bir şekilde tespit etmek bu konuda yapısal bir düzenleme yapmak. Temel amacımız bu. Bu konuyla ilgili bir yıldan fazladır bir çalışma yürütüyoruz. Bu çerçevede yaptığımız çalışmalar sonucunda, bize göre yapısal düzenleme niteliğini taşıyan bir yeni imkan getiriyoruz. Buradaki temel amacımız; iyi niyetli mükellefin zor durumlara düştüğü durumlarda vergi kanunlarında ve uygulamalarında kolaylık getirmek suretiyle borcun ödenebilmesini sağlamak."
-"Haksız eleştiriler üzüyor"
Teklifteki, borçların teciline ilişkin düzenlemeye de değinen Ağbal, bunun mevcut düzenlemede de olduğunu, ancak geliştirilerek, iyileştirildiğini anlattı.
Düzenlemeye ilişkin haksız eleştiriler de olduğunu belirten Ağbal, bu durumun kendisini üzdüğünü söyledi. Ağbal, "Biz bugün mevcut sistemde var olan tecil sistemini kullanmak suretiyle, tecil sisteminde yeni birtakım araçlar geliştirmek suretiyle vergi mükelleflerinin borçlarını ödemelerine imkan sağlıyoruz. Burada vergilerin ödenmesiyle ilgili yasama organına ait bir yetkinin Bakanlar Kuruluna devrini asla öngörmüyoruz." diye konuştu.
Teklifte kişiye özel ya da keyfi bir düzenlemenin asla bulunmadığının altını çizen Ağbal, daha şeffaf bir yapının sağlanmasının, mükelleflerin vergilerini ödemeye teşvik edilmesinin amaçlandığını aktardı.
Ağbal'ın sunumunun ardından teklifin tümü üzerindeki görüşmelere geçildi.
AA