Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

e-Devlet soyağacı sorgulama işlemi için vatandaşların bekleyişi sürüyor. Kullanıma açıldığı ilk günde büyük ilgi gören Alt-Üst Soy Bilgisi Sorgulama hizmeti, kısa süreliğine askıya alınmış ve sistemin kesintisin hizmet verebilmesi için çalışmalar başlamıştı. Zira hizmet kullanıma açıldığı andan itibaren milyonlarca vatandaşın ilgisini çekmiş ve e-Devlet sisteminde çökmeler meydana gelmişti. İşte e-Devlet soyağacı sorgulama işlemi hakkında son gelişmeler...

e-DEVLET SOYAĞACI SORGULAMA HİZMETİ NE ZAMAN AÇILACAK?

Birçok kamu hizmetinin kısa sürede kolayca yapılmasını sağlayan e-Devlet Kapısı sistemi, barındırdığı hizmetlerle birlikte vatandaşlara güvenli, hızlı ve ücretsiz bir şekilde hizmet veriyor. Ara ara yeni hizmetlerin eklendiği e-Devlet sistemine son olarak soyağacı sorgulama işlemini sağlayan "Alt-Üst Soy Bilgisi" eklendi.

Vatandaşlar bu hizmetle birlikte 1800'lü yıllara kadar aile bilgisini görüntüleyebiliyor. Ancak bu hizmet erişime açıldığı günden itibaren yoğun ilgiye maruz kaldı ve bu da e-Devlet sistemlerinin çökmesine yol açtı. Aşırı yoğunluktan dolayı Alt Üst Soy Bilgisi hizmeti kısa süreliğine askıya alındı.

e-DEVLET SOYAĞACI SORGULAMA NASIL YAPILIR?

e-Devlet soyağacı sorgulama işlemi için ilk olarak e-Devlet sistemine giriş yapmak gerekmektedir. Sisteme giriş yaptıktan sonra arama kutucuğuna "Alt-Üst Soy Bilgisi" yazarak soyağacı sorgulama hizmeti ekranı açılır.

Daha sonrasında sistem otomatik olarak size ait soy bilgisini hazırlayacak. Sistem bu raporu hazırlarken biraz vakit geçmektedir.

Ardından ikinci aşamada "Yeni Belge Oluştur" seçeneğine tıklandıktan sonra sizin için oluşturulan rapor görüntülenecek ve bu ekranda soy bilginize ait tüm bilgileri görüntüleyebileceksiniz.

MURAT BARDAKÇI: "NOKSANSIZ BİR SOYAĞACI ÇIKARTMANIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR"

Gazete Habertürk yazarı Murat Bardakçı, bugünkü yazısında e-Devlet soyağacı sorgulama hizmetinden bahsetti. Bardakçı, yazısında aşağıdaki ifadeleri kullandı;

"İÇİŞLERİ Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, internetten soyağacı sorgulamayı, sistemin tahminlerin üzerindeki yığılma yüzünden kilitlenmesi üzerine daha ilk günden askıya aldı. Şimdi günlük kota belirlenecekmiş ve vatandaş soyunu-sopunu bu kotanın imkân verdiği ölçüde yapacakmış.

Kota, aile kayıtlarına ilk defa ulaşma imkânı bulan vatandaşın merakını giderme hususunda bir işe yaramaz; daha başka teknik çarelerin aranması, meselâ Google, Facebook vesaire gibi sanal mekânlara her an milyonlarca kişinin aynı anda girebilmesini sağlayan serverler’den, vesairelerden istifade edilmesi gerekir. Bu iş masraflıdır ama hakikaten hizmet verilmesi isteniyor ise hem başka çare yoktur, hem de böyle bir teknik düzenleme devlet için mesele bile değildir.

TV programı yaptığımız senelerde seyircilerden gelen soruların ilk sırasında soyağacı meselesi yeralırdı, konu bugün de okuyucularımın öncelikle merak ettikleri hususu teşkil ediyor ve “Ben kimim?” diye soruyorlar...

Cevap olarak “İşe nüfus dairelerindeki kayıtlarınızdan başlayın, gidip almaya çalışın” diyorduk ama vatandaş ile nüfus memurları arasında hep tartışma çıkardı; zira Türkiye’de aile kayıtları her nedense “gizli” idi ve vatandaşa verilmiyordu!

Daha açık söyleyeyim: Vatandaş soyunu öğrenmesi hakkından mahrum ediliyordu!

Bu hak hayli geç de olsa şimdi verildi ama ortaya bu defa teknik engeller çıktı...

Ayrı Yerlerdeki Evrak

Ama, teknik problemlerin halledilmesinin ardından herhangi bir şekilde kayıtlara ulaşabildiğiniz takdirde yedi ceddinizi öğrenebileceğinizi, anne ve baba tarafından asırlar önceki aile kayıtlarınıza ulaşabileceğinizi zannetmeyin. Şanslı iseniz en fazla dört, haydi bilemediniz beş nesil geriye, 1800’lerin ortalarına kadar gidebilir ve orada kalırsınız. Öyle hayal ettiğiniz gibi asırlar öncesine, onbeşinci, onaltıncı yüzyıllara ulaşmanız mümkün değildir. Zira, 19. asırdan itibaren tutulmuş nüfus kayıtları ile daha önce yapılmış sayımların evrakı farklı yerlerdedir, meselâ 1831 ile 1880’ler arasında yapılan ve sadece erkeklerin kaydedildiği nüfus sayımının belgeleri devlet arşivinde, 1880’ler sonrasında kadınların da yazıldığı defterler ise nüfus müdürlüklerindedir ve bunların tamamı henüz yeni harflere aktarılmamıştır.

Üstelik, eski asırlardaki nüfus sayımları “kişi” değil “hâne”, yani ev temelindedir. O devirlerdeki sayımlarda memlekette kaç kişinin yaşadığına bakılmaz, maksat vergi ödeyip askerlik yapabilecek kişilerin miktarını belirlemektir. Dolayısıyla, eski kayıtlarda aile temelinde kaynak bulunmaz, sadece erkeklerin isimleri yazılır ve “kara bıyıklı, dökük saçlı, sarı benizli” gibi ifadelerle yazılırlar, hepsi o kadar! Hele aile asıl memleketinden kalkıp başka yere yerleşmiş, yani göçetmiş ise bırakın geçmiş asırları, dördüncü nesle ulaşabilmek bile imkânsızdır.

Bizde Olmayan Sistem

Bu yüzden Batı’da, özellikle de kıt’a Avupası’nda olduğu gibi nesiller öncesine uzanan bir şecere çıkartmak bizde imkânsızdır; zira Hristiyan memleketlerdeki “vaftiz” benzeri bir uygulamamız yoktur. Hristiyan dünyasında, özellikle de Katoliklerde yeni doğmuş bebek daha birkaç günlükken kiliseye götürülüp vaftiz edilir, yani dine girmiş olur. Ama papazın işi vaftizle bitmez, kilisedeki vaftiz defterine çocuğun doğduğu tarihi, vaftiz gününü, annesi ile babasının ismini kaydeder ve bir Avrupalının, bilhassa da Katoliklerin yedi cedlerini öğrenebilmeleri bu yüzden kolaydır. Vaftiz defterleri sayesinde nesiller boyu geriye gidebilir, kiliselerdeki dinî nikâh kayıtlarını yahut sivil nikâhın başlamasından sonra belediyelerde yazılan nikâh defterlerini inceleyerek bilmem kaçıncı göbekten dedelerinin nineleriyle ne zaman evlendiklerine kadar ulaşıp soyağaçlarını eksiksiz şekilde çıkartabilirler.

Dolayısı ile soyağacı sorgulamasındaki teknik sıkıntıların halledilmesinin ardından yedi göbek geçmişinizi öğrenebileceğinizin hayâlini kurmayın, noksanlara ve hatâlara karşı hazırlıklı bulunun ve bu işin bizde mükemmelen yapılmasının mümkün olmadığını da asla unutmayın!"

NÜFUS VE VATANDAŞLIK İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN AÇIKLAMA

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada aşağıdaki ifadelere yer verildi;

"08.02.2018 tarihinde saat 14:00’da E-Devlet üzerinden hizmete açılmış olan Alt-Üst Soy Raporu 09.02.2018 tarihi saat 02:00’e kadar yaklaşık olarak 200.000 adet üretilmiştir. Vatandaşlarımızın yoğun ilgi gösterdiği hizmette asıl yoğunluk ise gece 02:00- 04:00 arasında (yaklaşık 110.000 Alt-Üst Soy Raporu) yaşanmıştır.

Saat 04:00 dan itibaren ise aşırı talep olmasından dolayı verilen hizmette gecikmelerin oluşmasına ve vatandaşların bekleme sürelerinde artış yaşanmaya başlamasından dolayı Alt-Üst Soy Raporunun E-Devlet üzerinden paylaşımı geçici olarak durdurulmuştur.

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından E-Devlet üzerinden sunulmakta olan Nüfus Kayıt Örneği ve Yerleşim Yeri ve Diğer Adres Belgesi hizmeti sunulmaya devam etmekte olup, yoğunluğun azalmasından sonra Alt-Üst Soy Raporu hizmeti en kısa sürede vatandaşların kullanımına açılacaktır. Ancak vatandaşların yoğun talebi ile orantılı olarak Alt-Üst Soy Raporunun gecikmeli veya kesintili hizmet vermesi ihtimali bulunmaktadır. Kamuoyuna saygıyla arz ederiz."

ALT-ÜST SOY BİLGİSİ HİZMETİ GÜNLÜK KOTA OLARAK HİZMET VERECEK

Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu'nun haberine göre;

İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü Sinan Güner, Habertürk’e yaptığı açıklamada, bu kadar yoğunluk beklemediklerini söyledi.

Vatandaşların sakin olur diye gece saatlerini beklediğini belirten Güner, askıya alınan uygulamayla ilgili “Toplamda 310 bin sorgulama çıktısı verildi. Böyle bir kapasitenin yürütülmesi imkânsız” dedi. Kapasite tespit çalışmaları yapıldığını kaydeden Güner, “Soy sorgulama için günlük belirli bir kota açacağız. ‘Bugün bu kadar’ diyerek ertesi güne aktaracağız” dedi.

Haberturk.com