Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

ABD Merkez Bankası dün piyasaların beklentisi doğrultusunda 25 baz puanlık faiz artışıyla faiz oranlarını %1.75-2.0 aralığına yükseltti. Karar oy birliğiyle alındı. Bu, Fed'in bu yılki ikinci faiz artırımı olarak kayıtlara geçti.

Fed ayrıca bu yıl için toplam faiz artış tahminini 3'ten 4'e yükseltti. 2018 sonuna yönelik medyan faiz oranı beklentisi % 2.1'den % 2.4'e çıkarıldı. Alınan karar ve gelen açıklamalar, gelişen ülke para birimlerinde düşüşe neden oldu.

Brown Brothers Harriman Gelişen Piyasa Stratejisti Win Thin, Fed'in açıklamalarının şahin olduğunu ve gelişen ülkelerin daha fazla baskı altında kalabileceğini bildirdi. Global Strategies Kurucusu Komal Sri-Kumar Yaklaşık 10 yıl önce Fed'in parasal genişleme ve sıfıra yakın faiz döneminde "ucuz para"dan yararlanan ülkeler şimdi küresel likiditenin çekilmesiyle sıkıntıda" değerlendirmesini yaptı.

Fed'in yeni dot-plot'u (Noktasal grafik)

 

BÜYÜME TAHMİNİ YÜKSELDİ

Amerikan ekonomisinin 2018 büyüme tahmini % 2.7'den %2.8'e revize edildi.



Fed'in tercih ettiği enflasyon göstergesi olan Kişisel Tüketim Harcamaları (PCE) fiyat endeksi medyan tahmini 2018 için %  1.9'dan % 2.1'e yükseldi.


FOMC'nin işsizlik oranı projeksiyonlarında 2018 tahmini 0.2 puan azaltılarak % 3.6'ya çekildi.




 



Stratejist Doç. Dr. Evren Bolgün de Bloomberg HT'ye Fed'in bundan sonra Eylül ve Aralık aylarında faiz artışı yapacağını, dünkü açıklamaların gelişen ülkelerde satışa neden olabileceğini belirtti.

Bolgün şu değerlendirmeyi yaptı; "Fed Başkanı Powell dün ekonominin gayet iyi durumda olduğunu söyledi. Bu da verilerde görülüyordu. Enflasyonun önümüzdeki dönemde %2'yi aşması durumunda bile hızlıca tepki vereceklerine dair sinyal vermedi, ama genel olarak şahin bir toplantıydı.

Son 10 gündür piyasalarda faiz artışının 4'e yükseleceği beklentisi fiyatlanmıştı. Bundan sonraki faiz artışlarını Eylül ve aralık ayında yapması kesin gibi..Uzun vadeli faiz ve kısa vadeli faiz makası ciddi anlamda daraldı. Piyasaya verilerine de bakınca 2008 krizine girmeden ö  nceki durumuna hızla geri gelmeye başladı. Yani 2008 krizi öncesindeki verim eğrisindeki yataylaşmayı görüyoruz."

Gelişen ülkelerde satış olabileceğini kaydeden Bolgün "Türkiye'de uzun vadeli tahvillerin ya da 2 yıllık faizlerin seviyelerini dikkate alırsak yabancı yatırımcı açısından tatminkar reel getiri sağlama pozisyonuna doğru gidiyoruz ama kur volatilitesinin azalması lazım, bu volatiliteyle yabancının bu piyasaya kısa vadede giriş yapması zor" diye konuştu.