Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Erdoğan: Merkel'e Türk ekonomisinin sağlam temeller üzerinde olduğunu belirttim

Erdoğan: Merkel'e Türk ekonomisinin sağlam temeller üzerinde olduğunu belirttim

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Almanya Başbakanı Merkel başbaşa görüşme gerçekleştirdi. Ardından iki lider ortak basın toplantısına geçti

Giriş: 28 Eylül 2018, Cuma 14:09
Güncelleme: 28 Eylül 2018, Cuma 14:26

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Angela Merkel başbaşa görüşme gerçekleştirdi. Ardından iki lider ortak basın toplantısına geçti.

Almanya Federal Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in daveti üzerine "ilk devlet ziyareti" için Almanya'nın başkenti Berlin'e giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Steinmeier tarafından askeri törenle karşılanmıştı.

Basın toplantısına ilk olarak Almanya Şansölyesi Angela Merkel başladı. Merkel'in konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan sözü devraldı;

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;

Gerek Sayın Cumhurbaşkanı gerekse Şansölye nezdinde tüm Alman bakanlara teşekkür ediyorum. Sayın Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanı Ekim ayında ülkemizi ziyaret edecek.

Sayın Merkel'le görüşmemizde, bir süredir çalışmayan işbirliği mekanizmalarını işler kılma konusunda fikir birliğine vardık. Kendileriyle yarın sabah bir araya gelerek, etraflıca bu konuları görüşme fırsatı bulacağız. Siyasi, askeri, ekonomik, kültürel bu konuları görüşeceğiz. Sayın Dışişleri, Hazine, Maliye ve Ticaret bakanları geçtiğimiz günlerde ülkemizdeydi.

Darbeciler güçlü Türk demokrasisini rafa kaldırmayı başaramadılar. FETÖ tarafından gerçekleştirilen bu darbe girişiminde 251 insanımızı şehit verdik. Darbe girişimi sonrasında OHAL uygulamasına gittik. Demokrasimizi bu terör örgütünün tehdidinden kurtarmak için ciddi mücadele verdik. 24 Haziran'dan sonra bu uygulumayı da kaldırdık.

Cumhurbaşkanlığı sistemiyle beraber ülkemiz yeniden reform yoluna girmiştir. Vize serbestisi için kalan 6 kriteri de en kısa zamanda yerine getireceğiz. Vize serbestisi, gümrük birliğinin güncellenmesi ve müzakerelerin canlandırması iki tarafın da yararına olacaktır. Avrupa'nın lider devletlerinden Almanya'nın verececeği desteğe de önem veriyoruz.

Komşumuz Suriye'de 7 yıldır süren zulmün bir an önce sona ermesini umuyoruz. Bu konuda Almanya ile benzer yaklaşıma sahibiz. Şu an itibariyle 3.5 milyon mülteciyle misafir ediyoruz. Türkiye ve Almanya mülteci krizinin akut döneminde de sorumluluk almış, ciddi fedakarlıklarla bu süreci yumuşatmışlardır.

Ticari yaptırımların siyasi hedefler için kullanılması, dünya güvenliğine de zarar verecektir. Spekülatif bazlı dönemsel dalgalanmaların, aldığımız tedbirlerle ekonomimize etkisinin sınırlı olduğunu belirtmek isterim. Bizler Almanya ile derin ekonomik bağları önemsiyor, kazan-kazan ilkesiyle bunların artmasını istiyoruz.

Almanya'daki 3.5 milyona varan vatandaşlarımızın kökleriyle bağlarını koruyarak, Alman toplumuna entegrasyonunu destekliyoruz. Vatandaşlarımızın tam fırsat eşitliğinden faydalanması bu süreci hızlandıracaktır.

İki ülkenin yargı bağımsızlığı kapsamında alacağı kararlar saygı duyulmasını ifade etmem hukuka inanmış ülkelerin en doğal hakkıdır.

Merkel'in konuşmasından satır başları;

Türklerin herhangi bir ayrımcılığa uğramadan burada barışçıl, uyumlu bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yaptığımızı söyledim. Elbetteki camilere saldırılar kabul edilemez. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Solingen'deki saldırının 25. yılında bir araya geldim.

Elbette ki, gerek Türkiye gerek Almanya da insanlar açısından önemli bir noktada, özellikle son yıllarda bazı köklü karşıtlıklar olmuştur. Bunlar hukuk devleti ve basın özgürlüğü gibi konular olmuştur. Bazı somut durumların çözüme kavuşması bizi mutlu etti. Hala Türkiye'de tutuklu Alman vatandaşları var. Bu konuda katkıda bulunmaya çalışıyorum.

Almanya olarak istikrarlı bir Türkiye istemekteyiz. Değerli Türk bakanları Almanya'yı ziyaret etti. Ekonomi Bakanımız Türkiye'ye gidecek. İkinci defa Türk-Alman enerji forumu toplanacak.

Göç konusunu ele aldık. Türkiye olağanüstü bir performans sergilemektedir. İdlib konusunu ele aldık, yarın da bu konuyu pekiştireceğiz. Kırılgan bir durum var. Rusya, Türkiye ve Fransız devlet başkanlarıyla birlikte Ekim ayının ortalarında bir dörtlü zirve yapmayı düşünüyoruz.

AB'nin özellikle mülteci kaynaklarının bürokratik olmayan bir şekilde akmasını sağlamaya çalışıyoruz. Terörle mücadele konusunda İçişleri Bakanlarımızın işbirliğini artırmak istiyoruz.

İlişkilerin daha iyi bir şekilde sürdürülmesini istemekteyiz. Demokratik, açık bir toplumun nasıl olması gerekiyor? Bu konuda farklı görüşlere sahip olabiliriz. Sadece Alman vatandaşlarının tutuklu olması değil, belli konularda farklı görüşlerimiz olabiliyor. Ama bunların konuşarak aşılması gerekiyor. Ben de konuşarak çözmekten tarafım.

Haberturk.com