Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

Sektördeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Gürel, 15 yılda özel sektör tarafından özelleştirmeler dahil elektrik üretim ve dağıtımında yapılan yatırımların 95 milyar doları bulduğunu anımsattı.

Gürel, sektördeki yoğun yatırım dönemi ve uygulamaya konulan politikalarla piyasanın başka bir boyuta geçtiğini dile getirerek, yeni nesil sanayicilik olarak tanımlanan Enerji 4.0 sürecinde de değişim, dönüşüm ve teknolojinin iş modellerine entegrasyonunun önemli olacağını öngördüklerini aktardı.

"ENERJİDE DÖRDÜNCÜ JENERASYONA GEÇİŞ SÜRECİ BAŞLADI"

Türkiye enerji piyasasının büyük bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu ifade eden Gürel, enerjide dördüncü jenerasyona geçiş sürecinin başladığını belirtti. Gürel, şunları kaydetti:

"Bu dönemde daha önceki döneme damga vuran elektrik üretim tarafındaki yatırımlar azalırken, yeni yatırımlar daha çok dijitalizasyon, inovasyon ve verimlilik odaklı modellerle devam ediyor. Aslında yatırımlar durmuyor ama biçim değiştiriyor. Önümüzdeki 10 yılda yapılması gereken yatırım tutarı ise ilgili bakanlıklarca 110 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Bu yatırım hacmi de değişimi mecbur kılıyor. Bu yatırımların büyük bir kısmının dünya enerji piyasasını etkisi altına alan değişim, dönüşüm ve teknoloji odaklı olmasını bekliyoruz. Gelişen bir ülke olarak bunun dışında kalmamız düşünülemez. Enerji sektörü de burada öncü bir sektör olma yolunda uzun zamandır çalışıyor. Enerjide dijitalleşme önümüzdeki yıllarda çok daha yoğun konuşacağımız bir konu olacak."

Gürel, değişim ve dönüşümün mevcut enerji yapısına entegrasyonunun hayati önem taşıdığına işaret ederek, "Burada doğru modeli kurgulamak ve yapıyı çok boyutlu tasarlamak öne çıkıyor. Türkiye'nin bu anlamda izleyeceği strateji enerji piyasasının geleceği açısından büyük önem taşıyor." değerlendirmesinde bulundu.

KÜRESEL TÜRBÜLANSLAR PİYASAYI ETKİLİYOR

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Milli Enerji ve Maden Politikası'nı kararlılıkla uyguladığını belirten Gürel, piyasanın içinde bulunduğu değişim ve dönüşümün başarıyla tamamlanmasında bakanlığın büyük pay sahibi olacağını kaydetti.

Gürel, bu kapsamda, 28-30 Mayıs'ta İstanbul'da düzenlenecek 25. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı'nın ana temasını da "değişim ve dönüşüm" olarak belirlediklerini ifade etti.

Dünyadaki ekonomik görünüme bakıldığında, gelişmekte olan ülkelerin zaman zaman küresel türbülanstan etkilendiğini ve bu türbülansların enerji piyasasını da etkilediğini aktaran Güreş, "Bu noktada finansal sürdürülebilirlik çok daha önemli bir hale geldi. Enerji firmalarının finansal açıdan sürdürülebilir bir yapıda faaliyetlerine devam etmesi ekonomik bütünlük açısından önem taşıyor. Şirket ve sektör birlik temsilcileri de bir süredir bunu çeşitli platformlarda dile getiriyorlar. Bu süreçte şirketlerin, finansal yapılandırmalar için uygun zemini bulmaları ve piyasa faaliyetlerini optimize edici enstrümanlara erişimleri zor olmamalı, aksine kolaylaştırılmalı." değerlendirmesinde bulundu.