Delavekuras: Atina, bir AB-Türkiye zirvesi yapılması fikrinde
-
Yunanistan Dışişleri sözcüsü Delavekuras, Atina'nın, üyelik süreci konulu bir AB-Türkiye zirvesi yapılması düşüncesinde olduğunu söyledi
ATİNA (A.A) - 24.11.2010 - Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Grigoris Delavekuras, Atina'nın, Türkiye'de önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerin ardından, üyelik süreci konulu bir AB-Türkiye zirvesi yapılması düşüncesinde olduğunu söyledi.
Delavekuras, düzenlediği basın toplantısında, ''Atina'nın, AB-Türkiye zirvesi düzenlenmesi yönündeki inisiyatifi'' ve ''istikşafi görüşmeler'' konularına değindi.
''Atina'nın, Türkiye'deki seçimlerin ardından liderler düzeyinde, üyelik süreci konulu bir AB-Türkiye zirvesinin yapılmasını istediğini, sözkonusu zirvenin Türkiye'nin üyelik sürecine yeni bir dinamik kazandıracağını belirten Sözcü, bunun, Türkiye'nin AB üyeliği için ''bir yol haritası'' teşkil edeceği değerlendirmesinde bulundu.
Sözcü, Türkiye'nin AB sürecinin adeta ''kaplumbağa hızıyla'' sürdüğünü belirttiği konuşmasında, Atina'nın bir AB-Türkiye zirvesi yapılması yönündeki önerisiyle sürece hareketlilik getirilmesinin istendiğini kaydetti.
Delavekuras, ''Biz sözde değil gerçek bir AB süreci arzu ediyoruz'' dedi.
Sözcü, ''Atina'nın, sürecin ete kemiğe bürünmesi ve açık bir diyaloğun olması için ortam yaratmak istediğini'' belirttiği konuşmasında, AB-Türkiye zirvesinin tüm liderlere siyasi fikirlerini dile getirme fırsatı sağlayacağını da söyledi.
Böyle bir inisiyatifin ''yeni bir Helsinki'' olup olmadığı şeklindeki soruya ''öyle olduğu'' yanıtını veren Sözcü, ''Türkiye'nin böylece, belirli bir zaman dilimi içinde AB'ye karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmesi yolunun açılacağını'' öne sürdü.
Delavekuras, Ege'de kıta sahanlığı ile ilgili olarak da bu konuda ''sürecin devam ettiğini'' kaydetti.
''Ege'nin ortak kullanımı konusunda yıl içinde Türkiye ile bir anlaşmaya varılması olasılığı yönündeki söylentiler'' üzerine bir soruyu da yanıtlayan Sözcü, bu yöndeki ifadelerin herhangi bir temele dayanmadığını, nitekim kıta sahanlığının da belirlenmediğini söyledi.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitri Druças, Brüksel'de 22 Kasımda yaptığı, Türkiye'nin AB süreci ile ilgili konuşmada, ''Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın haziran ayında olacağını duyurduğu seçimlerden sonra, haziran sonunda veya sonbaharda bir Türkiye-AB zirvesi yapılmasını düşünüyorum'' demişti.
Zirvenin hedefinin, Türkiye'nin AB üyelik sürecinde yeni bir yol haritası bulunması olduğunu ifade eden Druças, ''Türkiye'nin tam olarak belirtilmiş yükümlülükleri ve AB üyesi olacağı belirli tarihi içeren siyasi bir bildirinin, AB üyesi ülkeler ve Türkiye tarafından benimsenmesi ile ''yeni bir Helsinki'ye'' gidilmesi önerisini gündeme getirmişti.
Öte yandan, Druças'ın, Türkiye'nin AB süreci ile ilgili konuşması, Yunan basını tarafından, ''Türkiye'nin üyeliği için yeni yol haritası bulunması önerisi'' şeklinde değerlendirildi.
Atina'da yayımlanan Elefterotipiya gazetesinde yer alan bir yorumda, Yunanistan Dışişleri Bakanlığının açık şekilde, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin ''yeni bir Helsinki'ye'' gidilmesini önerdiği belirtildi.
Yorumda, Druças'ın bu amaçla Türkiye'de gelecek yıl haziran ayında yapılacağı açıklanan genel seçimlerden sonra, bir AB-Türkiye zirvesi yapılmasını önermek niyetinde olduğu, bu şekilde görüşmelerin ''halktan yeni güvenoyu almış ve AB ile gerçek bir ilişkiyi garantilemekten çıkarı olan hükümetle'' yapılacağı değerlendirmesi gündeme taşındı.
Dışişleri Bakanının bu açıklamalarını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Türk basınına, ''Yunanistan ile 12 mil konusunda anlaşmanın söz konusu olmadığını açıkladıkları'' ve ''Türkiye'nin limanlarını, Kıbrıs gemi ve uçaklarına eşzamanlı olarak açılmasını önkoşul olarak koydukları'' sırada yaptığına dikkat çekildi.
Bu arada, Yunanistan'ın tanınmış profesörlerinden Vasilios Markezinis'in, Selanik Aristotelion Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, elindeki bilgilere göre, ''Noel'den (25 Aralık) önce, Türkiye ile Lahey Adalet Divanı'na başvuruyla ilgili tahkimnameyi, Ege'den ortak faydalanmayı ve Meis Adası'nın Münhasır Ekonomik Bölge dışında bırakılmasını içeren bir müzakerenin genel çerçevesinin açıklanabileceğini söylediği'' öne sürüldü.
Eleftheros Tipos gazetesi de ''Druças'ın ülkeyi yeni bir Helsinki'nin tuzağına düşüreceği'' görüşünün yer aldığı haber-yorumunda, Dışişleri Bakanının, ''Ankara-AB zirvesi önererek, olumsuz bir aşamada yeni bir cephe açtığını'' yazdı.
Ta Nea gazetesi de diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberinde, Atina'nın zirve önerisiyle Türkiye'den bir adım öne geçtiğine inandığını belirtti.
Hükümetin yeni bir Helsinki ihtiyacından ilk kez bahsetmediğini kaydeden gazete, gerek Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu gerekse Druças'ın 2009 yılı Ekim ayındaki seçimlerden hemen sonra Türkiye'nin üyeliğine ilişkin yeni bir yol haritasının çizilmesi ihtiyacından söz ettiklerini yazdı.
Atina'nın ayaküstü hazırlanan bir öneriyle, Türkiye'nin AB üyeliğini ''yörüngede tutmaya'' çalıştığını yazan Ethnos gazetesi ise, böylelikle Başbakan Erdoğan'ın Türk-Yunan ilişkilerinin düzene girmesi ve Kıbrıs sorununun çözümlenmesi yönündeki girişimlerinin kolaylaşacağına inanıldığı değerlendirmesini yaptı.