Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Bağış'tan "dost" tanımı

Bağış'tan "dost" tanımı

Baş Müzakereci Bağış; "Bize 'AB üyesi olamazsınız' diyerek belirsiz formüller üretenler dost değildir" dedi

Giriş: 26 Ocak 2011, Çarşamba 23:33
Güncelleme: 26 Ocak 2011, Çarşamba 23:33

BRÜKSEL (A.A) - 26.01.2011 - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB Komisyonu'nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu Üyesi Stefan Füle ile birlikte Avrupa Parlamentosu'nda 75 üyeye ulaşan Türkiye Dostları grubunun yeni yıl resepsiyonuna katıldı.

Bağış, burada yaptığı konuşmada, realistlerin "devletlerin dostu olmaz, çıkarları olur" şeklindeki yaklaşımına katılmadığını belirterek, değerleri ve vizyonu olan, modern değerleri paylaşan gerçek dostları olabileceğini vurguladı.

"O halde Türkiye'nin dostu kimdir" diye soran Bağış, şunları söyledi:

"Dostumuz, Türkiye'nin üyeliğinin ekonomik, sosyal ve siyasi gücünü zenginleştireceği, güçlü AB vizyonunu paylaşanlardır, üyelik kisvesi altında bize (AB üyesi olamazsınız) diyerek belirsiz formüller öneren fertler ya da devletler değildir. Türkiye'nin dostları bugünün önyargılarına ve popülizme teslim olmadan gözlerini AB ve Türkiye'nin ortak geleceğinden ayırmazlar."

Başmüzakereci Bağış, Türkiye'nin son dönemde önemli ilerleme sağladığını, aNayasa reformunu gerçekleştirdiğini, güçlü ekonomik büyüme sağladığını, aktif ve çok boyutlu dış politika izlediğini anlattı.

"AB'nin bize sihirli asasıyla dokunmasını bekleyen, dağılmış bir aday ülke değiliz, AB'ye güçlü katkı yapacak Avrupa'nın sağlam adamıyız" diyen Bağış, 2011'in Türkiye-AB ilişkilerinde zor bir yıl olacağını belirterek, tüm Türkiye dostlarından katkı beklediğini ifade etti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Newsweek dergisinde yayımlanan makalesinde, "Güç dengesinin kaydığı bir küresel düzende AB daha güçlü, daha zengin, daha kapsayıcı ve daha güvenli bir birlik olmak için Türkiye'ye ihtiyaç duyuyor" dediğini hatırlatan Bağış, "Umarım Avrupalı dostlarımızın bu gerçeği fark etmesi çok geç olmaz" temennisinde bulundu.

-STEFAN FÜLE-

AB Genişleme Komiseri Füle de Türkiye'nin AB sürecinde "kritik kavşaktan" geçilmekte olduğunu belirterek, "Katılım müzakerelerinin motorunun yakıtının bitmek üzere olduğunu" söyledi.

"18 fasıl siyasi nedenlerle engellendi. Geriye (açılabilecek) sadece 3 tane kaldı. Bunlar da tabiatları itibarıyla çok zor fasıllar" diyen Füle, 2010'un ikinci yarısındaki Belçika dönem başkanlığında açılamayan rekabet faslının çok talepkar açılış kriterlerine sahip olduğuna dikkat çekti.

Türkiye'nin limanlarını açmaması, Kıbrıs Rum kesimiyle ilişkilerini normalleştirme yolunda adımlar atmaması ya da Kıbrıs'ta BM önderliğindeki müzakerelerden sonuç alınmaması halinde müzakerelerde tıkanıklığı aşmanın mümkün gözükmediğini ifade eden Füle, içinden geçilen bu zor durumun yeni bir başlangıcın kilidi olabileceğini belirtti.

"Bu durum bize, biraz geriye çekilerek tartışmaya daha geniş çerçeveden bakma ve ortak stratejik çıkarlarımızı teyit etme fırsatı veriyor" diyen Füle, 2011'de rekabet faslının müzakerelere açılması, daha önce açılan fasıllarda ilerlemeler kaydedilmesi, zor sorunlar karşısında açık diyaloğa girilmesi ve kolay meselelerden başlayarak karşılıklı güven inşa edilmesi halinde Türkiye'deki seçimlerin ardından siyasi atmosferin kalan büyük sorunları aşmak için daha uygun olacağına inancını dile getirdi.

Füle, Türkiye'deki seçimlerin ardından "Türk halkının çokça arzuladığı yeni anayasa konusunda ilerlenmesini ve Ek Protokol'ün uygulanmasını" talep etti.

Stefan Füle, Türkiye ve AB'nin dış politik konularda diyaloğu sürdürmesinin önemini vurgulayarak, "Türkiye'nin daha iddialı ve daha aktif dış politikası, çevremizde ve daha ötesinde etki ve istikrar açısından AB için güçlü bir artı değerdir" dedi.

Füle, "İlişkimizin saygınlığını korumak gibi önemli bir sorumluluğumuz var. Açık ve samimi tartışmalarımız asla ortak hedefimize süren bağlılığımıza şüphe düşürmemeli. Eğer bunu yapabilirsek bu yıl sonunda durumu tersine çevirebileceğimiz konusunda iyimserliğimi koruyacağım" diye konuştu.

Slovenya'nın eski Başbakanı ve AP Türkiye Dostlar Grubu Başkanı Alojz Peterlee de Türkiye'nin katılım müzakerelerinde enerji faslının açılması gerektiğini vurguladı.

AB Dönem Başkanı Macaristan'dan Türkiye ile müzakereleri ilerletmek konusunda elinden geleni yapacağına dair söz aldığını aktaran Peterlee, bu ülkeden bir değil birkaç fasıl beklediklerini dile getirdi.

Peterlee, AP'de gelecek ay oylanacak Türkiye raporunu olumlu yönde değiştirmek için çaba göstereceklerini ve bu yıl içinde vize sorunu ve enerji işbirliği ve önyargıların yıkılması gibi konularda birçok konferans planladıklarını sözlerine ekledi.