Advertisement
HABERLER ABONE OL

Irak ziyaretinin ardından İngiltere'ye geçen Başbakan Tayyip Erdoğan, Bloomberg Londra'da da bir konuşma yaptı.

Bloomberg Londra'da konuşma yapan Tayyip Erdoğan, 2010'da Türkiye'nin büyüme hızının rekor niteliğinde olduğunu, Türkiye ekonomisinin  kriz sonrasında hızla toparlandığını vurguladı.

Erdoğan, Türkiye'nin kamu net borç stoğunun GSYH'ya oranının yüzde 70'lerden yüzde 45'lere gerilediğinin altını çizerken, kişi başına düşen milli hasıladaki artışın da ekonomideki gelişmeleri yansıttığını ifade etti.

Bu sabah açıklanan büyüme rakamlarının memnun edici olduğunu belirten Erdoğan, 2010'un son çeyreğinde yakalanan büyüme oranının dünya için de önemli olduğunu savundu. Erdoğan, Türkiye'nin yabancı sermaye için çekim merkezi hâline geldiğini ifade etti. Uluslararası sermayenin Türkiye'ye akışının artmasında "güven" ve "istikrar"ın önemine değinen Başbakan, Türkiye'nin yatırımcılar için artık sığınılacak yerlerden biri olarak görülmeye başlandığına dikkat çekti.

Erdoğan, Türkiye'ye giren yabancı sermayenin daha da artmasını beklediğini söyledi.

Başbakan, borçlanma maliyetlerinin düşmesinin ekonomideki canlanmaya destek verdiğini söyledi.

"SEÇİM BÜTÇESİ ÇÖKÜŞÜN HABERCİSİDİR"

Erken seçimlerin, ülkedeki istikrarsızlığı artırdığını ifade eden Erdoğan, "seçim bütçesi yapılması çöküşün bir belirtisidir. Alışıldığı gibi bir seçim bütçesi yapmıyoruz" dedi.

Türk ekonomisindeki sektörel büyümelere de değinen Başbakan Erdoğan, özellikle inşaat sektöründeki büyüme ve havayolu şirketlerindeki rekabet ortamının artışı örneklerini verdi.

İstihdamdaki ilerlemede inşaat sektöründeki gelişmelerin önemli olduğunu savunan Erdoğan, havacılık sektöründe de artık yalnızca THY'den değil, diğer şirketlerden de bahsedilerek, bir rekabet ortamının oluşturulduğunu vurguladı.

"MERKEZ BANKASI'NIN DEĞİL; HÜKÜMETİN BAŞARISI"

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının soru-cevap kısmında da önemli açıklamalara yer verildi. Merkez Bankası'na ilişkin görüşlere değinen Erdoğan, merkez bankasının başarısının bürokratın değil; hükümetin başarısı olduğunu söyledi.

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Hükümet bu hamleleri yapmasaydı, merkez bankası rezervlerini artıramazdı. Döviz rezervlerinin artırılması, iktidarımızın TCMB'ye kazandırdığı güçtür."

Başbakan'ın konuşmasını Bloomberg HT ekranlarında canlı yayın telefon bağlantısıyla yorumlayan Dünya Gazetesi Başyazarı Osman Arolat, Başbakan'ın konuşmasının Türkiye'ye yatırımcı çekme amaçlı olduğunu; oradaki katılımcıların da konuşmayı bunun bilincinde olarak izlediğini ifade etti.

"LİBYA'DA İKİ TARAFLA DA GÖRÜŞÜYORUZ"


Bloomberg International'daki konuşmasının öncesinde de açıklamalarda bulunan Erdoğan, Libya'daki olaylara değinerek, ülkedeki hızlı değişime dikkat çekti. Askeri operasyonlara ilişkin görüşlerini bildiren Erdoğan, Fransa'nın Libya konusunda kendi inisiyatifini kullanarak müdahale ettiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan, Libya'da ateşkes ilan edilmesi için çalışıldığını, NATO operasyonlarının da ülkeye demokrasi getirmesini ümit ettiğini dile getirdi.

Erdoğan, Libya'daki gelişmelere ilişkin, "Libyalılar Kaddafi'nin Libya'dan gitmesini istiyor.Libya'nın yeni bir hükümet ve anayasaya ihtiyacı var" diyerek, Libya lideri Muammer Kaddafi'ye de yeni lider adayını seçmesini önermiş olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin Libya'da iki tarafla da görüştüğünü söyledi.

Bloomberg'deki konuşmasında Erdoğan, Libya ile ilgili gelişmeleri İngiltere Başbakanı David Cameron ile görüşeceğini aktardı.

YENİ ANAYASA

Başbakan Erdoğan, Türkiye'de yeni anayasa çalışmalarına seçimlerden sonra hız vereceklerini açıkladı.

Erdoğan, başkanlık sistemini ise referanduma götürmeye düşündüğünü belirtti.

TEVFİK AKSOY-OLGAY BÜYÜKKAYALI: "MERKEZ BANKASI DAHA FAZLA KREDİYİ HAK EDİYOR"

Tayyip Erdoğan'ın Bloomberg'deki konuşmasının ardından Nomura Holdings Başekonomisti Olgay Büyükkayalı ve Morgan Stanley kıdemli ekonomisti Tevfik Aksoy, Bloomberg HT Araştırma Müdürü Cüneyt Başaran'a, Başbakan'ın konuşmasını yorumladı.

Olgay Büyükkayalı, Başbakan'ın konjonktürden gelen destekle, kendisinden emin bir şekilde konuştuğunu belirtirken; Tevfik Aksoy da Erdoğan'ın merkez bankasına ilişkin açıklamalarına değindi.

Aksoy, "hükümetin çok büyük katkısı olduğu doğru; ancak merkez bankasına özellikle fiyat istikrarı ve faiz konularında kredi verilmesi gerektiğini" savundu.

Olgay Büyükkayalı, mevcut durumlar ve vergi afları göz önünde bulundurulduğunda, piyasaların olumlu bir bekleyiş içinde olduğunu belirterek, "TCMB'nin seçimlerin öncesinde sürpriz bir faiz artışı yapmasını beklediğini", özellikle munzam karşılıklardaki agresif artışın Ortodoks politikalara geçişe işaret ettiğini aktardı.

Tevfik Aksoy ise, seçim öncesi ya da sonrasında mali politikalarda ani bir değişiklik beklemediğini söyledi. Aksoy, politika faizlerindeki artışı ise dördüncü çeyreğe kadar öngörmediğini, dış konjonktürdeki düzelmelerin ise faiz artışını daha da erteleyebileceğini savundu.