Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Ali Babacan, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nda işadamlarıyla bir araya geldi.
''Küresel konjonktüre bakıldığında sıra dışı dönemden geçiyoruz'' ifadesini kullanan Babacan, ''Dünya daha önce görülmemiş türden ekonomik ve finansal sorunlarla karşı karşıya. Yani bu dünyada yaşadığımız hele hele yanı başımızdaki Avrupa'da yaşananlar, daha önce belli bir tarih diliminde yaşanmış sonuçları da (şöyle olmuş) diyerek mukayese edebileceğimiz gelişmeler değil. Bu, neredeyse ilk örneği diyebileceğimiz türden gelişmelerdir'' diye konuştu.

-İZOLE OLAMAYIZ -

Türkiye'nin dünyanın en büyük 16'ncı ülkesi olduğunu, ancak dünyanın en büyük 10 ekonomisiden birisi olmayı hedeflemiş bir ülke durumuna geldiğini kaydeden Babacan, ''Dolayısıyla böylesine ticaret kanallarıyla, finansman kanallarıyla, dünya ile çok yoğun şekilde entegre olmuş ülkemizin de dünyadaki, Avrupa'daki gelişmelerden izole olması bu gelişmelerin tamamen dışında kalması mümkün değil'' dedi.

- ''ÇARESİZ SORUN YOKTUR'' -

Yaşanan sorunların özüne bakıldığında pek çok ülkede siyasi karar mekanizmalarının çalışmadığı, çalıştırılmadığının görüldüğüne dikkati çeken Babacan, ''Ekonomik sorunlar olabilir ama çaresiz, çözümsüz bir sorun yoktur. Bunların hepsinin çaresi var, hepsinin çözümü var. Ancak bu çözüme ulaşabilmek için siyasi karar mekanizmalarının karar almaları ve somut adım atması gerekiyor" dedi.

"DÜNYANIN GÜVENDİĞİ BİR PARA BİRİMİNİ PERVASIZCA BASIP DAĞITMAK DÜNYA EKONOMİSİNİ RİSKLİ ORTAMA SOKUYOR''

Babacan, Amerika ve Avrupa'da merkez bankalarının sürekli para basmasını eleştirerek, ''Bastığın paranın değeri ne olacak? Dolar ve euro olarak saklıyor. Dünyada Birleşmiş Milletlere kayıtlı 202 ülke var, 202'si özellikle doları rezerv para olarak saklıyor. Bir şey olursa oradan kullanırım diye. Dünyanın güvendiği bir para birimini böylesine karşılıksız ve pervasızca basıp dağıtmak dünya ekonomisini ciddi riskli ortama sokuyor'' dedi.

Piyasa dalgalanmalarından bankaların bilançolarına bir şey olmayacağını ifade eden Babacan, ''Kur hareketi tamam ama bizim bankalarımızı kurdaki iniş çıkışlar etkilemiyor'' dedi.

-CARİ AÇIK-

Türkiye ekonomisinin geçen yıl dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olduğunu kaydeden Ali Babacan, cari açıkla ilgili şunları söyledi:

''Bu sene ilk çeyrekteki büyüme oranımız yüzde 11. Dünyanın en hızlı büyüyen ülkesiyiz. İşsizlik o kriz ortamından, 2008-2009 kriz ortamından, mukayese ettiğimizde 4 puan çok şükür düşmüş durumda. Enflasyon hedeflerle uyumlu seyrediyor. Bakıyoruz, pek çok ekonomik gösterge hamdolsun Türkiye ekonomisinin çok iyi bir noktada olduğunu bize söylüyor ama bir gösterge var, o da bizim de çok dikkat ettiğimiz ve üzerinde durduğumuz bir gösterge, o da cari açık. Türkiye'ye giren Dövizle çıkan döviz arasındaki dengeyle ilgili bir konu biliyorsunuz cari açık. Bütçe açığı ayrı, cari açık ayrı. Bütçe açığı devletin gelir gideri ama cari açık Türkiye'nin tümü, devletiyle özeliyle sınırları çiziyorsunuz. O sınırlara giren dövizle alakalı bir konu. Cari açığımız var ama öte yandan da finansman fazlamız var. Yani ihracat, ithalat, turizm... Bakıyoruz o dengede açığımız var ama finansmanda fazlamız var. Bir yandan cari açık var ama nasıl döviz rezervi yükseliyor sorusunun cevabı yani bu. Finansmanda fazlamız var.''

-BÜYÜME RAKAMI DÜŞÜK OLACAK-

Türkiye'nin 2011 yılı için büyüme rakamının geçen yıla göre daha düşük olacağını söyleyen Babacan, şunları kaydetti:

''2012'deki büyüme rakamımız da 2011'e kıyasla biraz daha düşük bir rakam olacak. Çünkü otobanda giderken artık yoğun inşaatların olduğu, hatta yolun yer yer tek şeride düştüğü bir dönem var önümüzde. Şimdi otobanda 120 ile gittiğiniz hızla, yol tek şeride düşerken aynı hızla gideyim derseniz Allah korusun yol kazası olur. Dolayısıyla vites düşürerek, biraz hızımızı düşürerek ama bu önümüzdeki dünya konjonktürünün nispeten sıkıntılı olduğu dönemde ihtiyatlı bir şekilde ama yine mesafe kaydederek, yine büyüyerek, daha makul oranlarda büyüyerek bu önümüzdeki birkaç yılı geçirmeliyiz.''

Borç stokunun düşeceğini de bildiren Babacan, türbülansa rağmen hazinenin borçlarının faizlerinin de düştüğünü ifade ederek, ''Türkiye'nin bütçe açığı çok düşük, inşallah daha da düşüreceğiz'' dedi.

Bir ülkenin en önemli risk göstergesinin faizler olduğunu da vurgulayan Babacan, ''Bir şeyler kötü gidiyor diye algılamamak lazım. Çünkü en önemli risk göstergesi bir ülkenin faizleridir. Fiyatlar isterseniz hisse senedi deyin, isterseniz döviz fiyatı deyin, fiyatlar arz talep ve diğer şartlarda oluşur ama risk göstergesi o ülkenin faizidir. Dolayısıyla çok şükür Türkiye ekonomisinin sağlamlığının en önemli göstergesi bu'' diye konuştu.

Türkiye'nin bu süreçten nispeten az etkilendiğini kaydeden Babacan, bunda Merkez Bankasının doğru ve zamanında attığı adımların etkili olduğunu söyledi.