Advertisement
HSBC İLE GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR ABONE OL

TCMB’nin aldığı radikal faiz artırımının işe yaradığını ve önümüzdeki günlerde yurtdışı konjonktürün de müsaade ettiği oranda TL’de toparlanmaya neden olabileceğini öngörüyoruz.

Dün küresel mali piyasalarda uzun zamandır görmediğimiz bir tabloya şahitlik ettik. Gelişmiş ülke Borsalarında yaşanan sert satışlara rağmen gelişen olan ülke piyasaları oldukça iyimser bir eğilim kaydettiler.

Japonya ve ABD hisse senedi endeklerinde %2-4 arasında yaşanan günlük kayıp oranlarına karşın dün gelişmekte olan ülke para birimlerinde %1’in üzerinde değerlenme kaydedildi. Bunun temel anlamda iki nedeni vardı. Birincisi, ABD’den gelen zayıf makro ekonomik veriler sonrasında Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) tahvil alımlarında azaltım kararını hafifletebileceği ya da erteleyebileceği iddialarıydı. Bu durumda, ucuz ve bol likidite koşullarının bir süre daha gündemde kalabileceğine ilişkin inanışlar gelişmekte olan ülke paralarına talep doğurdu. Gerçi dün açıklamalarda bulunan iki FED bölge başkanı bu iddianın aksi yönünde açıklamalarda bulundu. İkincisi, bizce daha anlamlısı, gelişmekte olan ülke paralarında yaşanan aşırı satışa tepki niteliğindeki alımların etkili olmasıydı. JP gelişmekte olan ülke paraları endeksi, 31 Ocak itibariyle son dört yılın en düşük düzeyine gerilemişti. Bu seviyeden bir miktar tepki alımları olmuş olabilir. Ayrıca, son dönemde likidite koşullarındaki kuruma nedeniyle tepki alımlarının hatırı sayılır bir oranda değerlenmeye yol açtığını da söyleyebiliriz. Sonuç itibariyle, gelişen ülke piyasaları, döviz kurlarındaki iyileşmenin de etkisiyle dünü iyimser bir görünümle tamamladı.

Türkiye cephesinde dün sabah saatlerinde ABD borsalarındaki sert düşüşlerin etkisi gözlemleniyordu. USDTRY kuru 2.28’li rakamlardan işlem görürken
BİST-100 endeksi de 60binli seviyelere gerilemişti. Ancak, bu etki oldukça kısa soluklu oldu ve piyasalar yönünü olumluya çevirdi. Bunda yurtdışı kaynaklı Döviz satışlarının etkisi hissedildi. Kurumsal kaynaklı dolar alımlarına karşılık yurtdışı kaynaklı satışlar ile USDTRY kuru kademeli bir şekilde 2.24’lere kadar geriledi. TL’deki değerlenme alternatif piyasalara da olumlu yansıdı. BİST-100 endesi günü %1.7 oranında artıda tamamlarken Türkiye’nin 5 yıllık CDS primi de sabah saatlerine göre yaklaşık 20 baz puan düşüş sergiledi. Bono ve tahvil piyasasında da aşağı yönde 10-15 baz puanlık hareketler yaşandı. Dünkü piyasa eğilimi bir kez daha gösterdi ki, Türk mali piyasaları döviz kurlarına odaklı bir eğilim kaydediyor. Türk Lirası’nda değerlenme olması geneli olumlu etkilerken aksi senaryo genele olumsuz yansımalarda bulunuyor. Aslında, benzer görüşün Türkiye ekonomisine ilişkin risk algılamalarında da etkili olduğunu söyleyebiliriz. TL’de değer kaybı, yurtiçi yerleşikler tarafından olumsuz ekonomik tablo sinyali olarak karşılanırken TL’deki değerlenme ise işlerin yolunda gittiği fikrine sebebiyet veriyor. Bu kapsamda TCMB’nin attığı radikal adımın daha şimdiden işe yaradığını söyleyebiliriz. TCMB’nin adımı öncesinde en çok değer kaybı kaydeden para birimler ve borsalar arasında ilk sıralarda yer alan Türkiye, sonrasında pozitif ayrışma yaşıyor. Bu etki önümüzdeki günlerde daha da pekişebilir.

Küresel piyasalar haftanın geri kalanında Perşembe günkü Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz toplantısı ve Cuma günkü Amerikan istihdam raporuna odaklanacak. Euro Bölgesi’nde ekonomik toparlanmanın bir türlü sağlanamaması, dahası enflasyondaki düşüşün deflasyon riskini artırması nedeniyle ECB’den genişleme yönünde bir adım gelebileceği tahmin ediliyor.

Bu yönde olası bir karar gelişmekte olan piyasalarda olumlu etkiye yol açabilir. ABD’de Aralık ayı istihdam raporu beklentilere göre oldukça olumsuz gelmişti. Bu, olumsuz kış koşullarına bağlanmış ve dikkatler Ocak ayı verilerine çevrilmişti. Bu kapsamda Ocak ayı verilerinin de olumsuz tarafta kalma ihtimali, Amerikan ekonomisine ilişkin görüşlerin yeniden gözden geçirilmesine sebebiyet verebilir. Bu da gelişmekte olan piyasalar için olumlu bir tabloya neden olabilir. Ancak, aksi yönde, güçlü bir istihdam verisi, ilk etapta Amerikan tahvil faizlerini yukarı itip sonrasında gelişen ekonomiler için satıcılı bir eğilime neden olabilir. Bu nedenle, her iki açıklama da yakından takip edilmelidir.

Bu sabah Asya piyasalarına nispeten sakin bir seyir hakim. Japon endeksi dünkü sert kayıpların %1.5’lik bir kısmını geri alırken tatil olmayan borsalar içerisinde Tayvan dışındakiler hafif artıda işlem görüyor.

Amerikan vadelileri sınırlı oranda kayıplarla işlem görürken Avrupa piyasalarının da güne hafif düşüşlerle başlaması bekleniyor. Dün birçok bankanın raporunda gelişen ekonomilere ilişkin görüşlerin ön plana çıktığını görüyoruz. Her ne kadar makro ekonomik ve siyasi risklere atıfta bulunulsa da son dönemde fiyatlarda yaşanan sert düşüşün alım fırsatı yarattığı vurgusunun ön plana çıktığı görülüyor. Bu görüşlere dünkü olumlu havayı da ekleyince bugünkü işlemlerde gelişen ülke piyasalarının olumlu kalmaya devam edeceğini söyleyebiliriz. Ancak, bu bir trend değişim değil.

ECB toplantısı ve Amerikan istihdam verisi sonrasında farklı bir tabloyla karşı karşıya da kalabiliriz. Bundan dolayı riskten uzak durma stratejilerine devam. Bugün makro ekonomik gündemde ABD’de açıklanacak ADP özel sektör istihdam raporu ile ISM hizmet sektörü rakamları; Avrupa’da hizmet sektörü PMI endeksleri ile Euro Bölgesi perakende satış rakamları izlenecek. Türkiye cephesinde fiyatlara ilişkin olarak henüz teknik seviyeler telafuz edemiyoruz. Bugün günün ilk kısmında kurumsal kaynaklı alımlar nedeniyle TL’nin briaz zayıf kalabileceğini ancak sonrasında yönünü yeniden olumluya çevirebileceğini düşünüyoruz. Hisse senedi ve bono&tahvil piyasaları da döviz kurlarındaki hareketlere paralel bir eğilim kaydedebilir. Bununla birlikte, genel görüşümüz TL’de en kötünün geride kaldığı yönünde. TCMB’nin aldığı radikal faiz artırımının işe yaradığını ve önümüzdeki günlerde yurtdışı konjonktürün de müsaade ettiği oranda TL’de toparlanmaya neden olabileceğini öngörüyoruz.



Uyarı Notu:
----------------------------------------------------------------------------------
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir.

Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. HSBC bu dokümanda yer alan menkul kıymetler, finansal enstrümanlar veya benzeri bir yatırım enstrümanının kendi adına ve hesabına ticari amaçla alım/satımını yapabilir; son 36 ay içerisinde bu enstrümanları satın almayı taahhüt etmiş olabilir; veya yöneticiler ile çalışanlarla birlikte alış ya da satış yönünde bir pozisyon almış bulunabilir. Bu dokümanda yer alan menkul kıymetler veya finansal enstrümanların tamamı veya bir kısmının alış/satışından doğan komisyon veya masraflar HSBC tarafından veya onun adına görevli şahıslar tarafından alınabilir.

HSBC bu dokümanı, güvenilir olduğunu düşündüğü fakat bağımsız olarak doğrulanmamış kaynaklardan alınan bilgilere dayandırmaktadır.  İfade edilen fikirler ve tahminler istendiği anda bildirim yapılmaksızın değiştirilebilir. Sunulan göstergesel alım/satım bilgilerini, gerçekte HSBC'nin alım/satım yaptığı/yapabileceği alım/satım bilgileri olarak yorumlanmamalıdır. Sunulan tüm tablo ve grafikler halka açık kaynaklardan ya da kurumumuzca hazırlanmış tablolardan alınmıştır. Bu dokümanda yer alan rakamlar geçmiş performansla ya da modellenmiş geçmiş performansla ilişkili olabilir. Geçmiş performans gelecek performansın güvenilir bir göstergesi değildir.

Bu dokümanın tamamen veya kısmen çoğaltılması ya da içeriğinin HSBC'nin önceden izni olmaksızın ifşa edilmesi  kesinlikle yasaktır.

Bu doküman, dağıtımının hukuka ve ilgili mevzuata aykırı olan herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi veya kuruma dağıtılmak ya da bunlar tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulmamıştır.Bu dokümanda atıfta bulunulan ürünler, yatırımlar ve işlemlerle ilgili bağımsız bir değerlendirmede bulunmak ya da araştırma yapmak tamamen kullanıcının sorumluluğunda olup, bu dokümandaki herhangi bir bilginin yatırım tavsiyesi teşkil ettiği düşünülmemelidir. HSBC size yasal, vergiyle ilgili ya da diğer uzman tavsiyeler sağlamaktan sorumlu değildir. HSBC ya da herhangi bir HSBC görevlisi, yöneticisi, çalışanı ya da acentesi işbu dokümanın tamamen ya da kısmen kullanılmasından doğan herhangi bir kayıp ya da zararla ilgili yükümlülük kabul etmez.