Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın yeni Başkanı Murat Uysal yılın üçüncü Enflasyon Raporu'nu açıkladı.

Uysal alacakları kararların açıklanan verilere bağlı olacağını, temkinli bir duruş belirlediklerini ifade etti. Uysal iktisadi faaliyetteki ılımlı seyrin enflasyondaki düşüşü destekleyeceğini ifade etti. 

Uysal konuşmasında parasal sıkılaşmanın etkileri ve iç talep gelişmelerinin 2. çeyrekte enflasyondaki düşüşü desteklediğini belirtti.

Uysal para politikası kararlarını alırken bağımsız şekilde hareket ettiklerini vurguladı.

Soru cevap kısmında nötr faiz konusunda Uysal "makul reel faizi değerlendirirken öncelikle emsal ülkelerin para politikası duruşlarının ima ettiği reel faizi dikkate almamız gerekiyor. Diğer yandan risk primleri, yurtiçi yerleşiklerin portföy tercihleri yakından takip ettiğimiz alan olacak. Kredilerde büyümenin iç ve dış dengeyi sağlayacak şekilde gelişimi ve son olarak enflasyonda düşüşün sürekliliğini sağlayacak reel getiri oranı olacak" yorumunu yaptı.

İLETİŞİM POLİTİKASINDA GÜÇLENME VURGUSU

Uysal aldıkları kararların gerekçelerini kamuoyuyla daha açık şekilde paylaşarak iletişim politikasını güçlendireceklerine dikkat çekerek "reel sektörle, finans sektörüyle ve basın mensuplarıyla daha sık bir araya gelerek para politikasına yönelik bakışımızı daha açık paylaşacağımız bir dönem yaşayacağımızı düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

"DOLARİZASYONDA BİR MİKTAR POZİTİF DÖNEME GİRECEĞİZ"

Son dönemde dolarizasyonun ciddi noktaya geldiğine değinen Uysal "Bunun temel gerekçesi aslında kurda artış beklentisi ve enflasyona yönelik belirsizlikler. Enflasyon görünümü ve para politikasındaki duruşumuz önümüzdeki dönemde TL'ye olan güveni artırarak, enflasyon beklentilerini de olumluya çevirerek dolarizasyonda bir miktar daha pozitife döneme gireceğimiz beklentisini oluşturuyor" ifadesini kullandı.

Uysal zorunlu karşılık düzenlemesinin finansal istikrar konusunda ellerini güçlendiren bir düzenleme olduğunu ifade etti. PPK kararının mevduat ve kredi faizlerine yansımasını beklediklerini, bir miktar da yansımanın başladığını belirtti. 

Uysal konuşmasında ayrıca PPK toplantı sayısını yeniden 12'ye çıkarılmasını değerlendireceklerinin altını çizdi. Uysal para politikasında koridor uygulamasında değişiklik olmadığını ve gerekirse gerektiği ölçüde kullanılabileceğini kaydetti.

"VERİLERE ODAKLI KARAR VERECEĞİZ"

Yılın geri kalanı için beklenen faiz indirimine yönelik soruya Uysal, "Önümüzdeki dönemde kayda değer alan olduğunu söyledik ancak bunun kullanımı, zamanlaması ve boyutu hem fiyat istikrarındaki hem de finansal istikrardaki gelişmelere bağlı olacak. Verilere odaklı karar vereceğiz. Bu nedenle bir seviye belirtmek uygun olmaz." yanıtını verdi.

GÖREV DEĞİŞİMİ

Murat Çetinkaya'nın yerine Merkez Bankası Başkanlığı'na getirilmesine dair soruya Uysal şu yanıtı verdi; "Mevcut kanun ve yasal düzenlemelere göre alınan bir karar. Şu an görevi üstlenen ekip olarak hedefimize odaklanmış vaziyetteyiz. Fiyat istikrarı ve finansal istikrar konusuna tüm vaktimizi yoğunlaştırmış durumdayız."

İHTİYAT AKÇESİ

Uysal konuya ilişkin "Buradan yarıya yakın kısmı Hazine hesaplarına geçti. Özellikle enflasyonist etki konusunda endişeler var. Bizim sıkı duruşumuzun buradan gelecek negatif etkiyi telafi edecek düzeyde olduğunu düşünüyoruz." açıklamasını yaptı.

"REZERV ARTIRMA KONUSUNDA CİDDİ İRADEMİZ VAR"

Uysal, Merkez Bankası olarak rezerv artırma konusunda ciddi iradelerinin bulunduğunu belirterek "Bu yönde çok hassasız ve rezervlerimizi güçlendirmek istiyoruz. Ama tabii bunu yaparken de piyasa koşullarının elverdiği ölçüde dikkatli bir şekilde bunu yapmak istiyoruz" dedi.

Uysal, memurlara yapılacak maaş artışının enflasyon tahminlerine çok fazla negatif etki yapmasını beklemediklerini söyledi.

Uysal'ın açıklamalarında öne çıkanlar şöyle;

- Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin ılımlı bir toparlanma eğilimi sergilediğini göstermektedir.
 
- Küresel büyüme görünümündeki zayıflamaya rağmen rekabet gücündeki gelişmelerin etkisiyle mal ve hizmet ihracatı iktisadi faaliyeti desteklemektedir.

- Büyüme kompozisyonu dış dengeyi olumlu etkilemektedir. Cari işlemler dengesindeki iyileşme eğiliminin sürmesi beklenmektedir.
 
- Enflasyondaki düşüş eğilimi ve finansal koşullardaki kısmi iyileşmeyle birlikte ekonomideki kademeli toparlanmanın devam edeceği öngörülmektedir.
 
- Enflasyonun ana eğilimine dair göstergeler, arz yönlü faktörler ve ithalat fiyatları enflasyon görünümünü olumlu etkilemektedir.
 
- Enflasyonu düşürmeye odaklı, sıkı bir politika duruşu ve güçlendirilmiş politika koordinasyonu altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağı öngörülmektedir.
 
- Enflasyonun 2019 yıl sonunda yüzde 13,9 olarak gerçekleşeceği; 2020 yıl sonunda yüzde 8,2’ye, 2021 yıl sonunda ise yüzde 5,4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağı tahmin edilmektedir.
 
- Parasal sıkılık düzeyi, enflasyondaki düşüşün sürekliliğini ve hedeflenen patika ile uyumunu sağlayacak şekilde oluşturulacaktır.
 
- Merkez Bankası fiyat istikrarı ve finansal istikrar temel amaçları doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir.