Advertisement
PİYASALAR ABONE OL

Katar'ın Ankara Büyükelçisi Salim Mübarek Al-Şafi, Türkiye ile Katar arasındaki uzun vadeli sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ticaretine ilişkin, "Türkiye ile dostluğumuza önem verdiğimiz için çalışmaların hızla bitmesini istiyoruz. Her iki tarafın gazın taşınması ile ilgili teknik hazırlıklarını bitirmesi gerekiyor" dedi.

Al-Şafi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Katar'ın sahip olduğu doğalgaz kaynaklarının Türkiye'ye taşınmasından memnuniyet duyduklarını belirterek, iki ülke arasındaki yakınlaşmanın tarım, inşaat, sağlık gibi alanlarda da yatırım fırsatları oluşturduğunu söyledi.

Aralık ayında Doha'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamad Al-Sani’nin katılımıyla düzenlenen "Türkiye- Katar Yüksek Stratejik Komitesi Toplantısında" ülkeler arasında eğitim, çevre, denizcilik, enerji, bilim ve teknoloji alanlarında 17 anlaşma imzalandığını hatırlatan Al-Şafi, "Katar ve Türkiye arasında yaklaşık 1,3 milyar dolarlık bir ticaret hacmi var. Bunu iki sene içinde iki katına çıkarmak istiyoruz" diye konuştu.

Büyükelçi Al-Şafi, anlaşmalar arasında Boru Hatları İle Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) ile Katar Milli Petrol Şirketi arasında doğalgaz alanında işbirliğine dair mutabakat zaptının da bulunduğunu ve konuyla ilgili teknik değerlendirmenin halen devam ettiğini aktardı.

 Daha önce Türkiye Sınai Kalkınma Bankası, Türk Eximbank ve KOSGEB gibi kurumlarla mutabakat zaptının imzalandığını ve sadece devlet kurumları ile değil özel sektörle de işbirliğinin artırılması için çalıştıklarını ifade eden Al-Şafi, şöyle konuştu:

"Türkiye ile dostluğumuza önem verdiğimiz için çalışmaların hızla bitmesini istiyoruz. Her iki tarafın gazın taşınması ile ilgili teknik hazırlıklarını bitirmesi gerekiyor. Sağlık, tarım ve eğitim gibi alanlarda da işbirliklerimiz olacak. Katar'ın 2022 dünya kupasında ev sahipliğe yapması dolayısıyla Türkiye'ye 22 kişilik bir komite geldi. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, çeşitli kurum ve kişilerle görüşmelerde bulundular. Türk firmalarının Katar piyasasına nasıl gireceği konusunda görüşmeler yaptılar. Katar'da şu an 60'ın üzerinde Türk şirketi iş yapıyor. Katar metrosunun yapımı için ihaleyi yine bir Türk şirket kazandı."

"Fiyatla ilgili kararlardan üretici tüm ülkeler sorumlu olmalı"

Dünya genelinde düşen petrol fiyatlarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Al -Şafi, bunun Türkiye gibi ithalatçı ülkeler için avantajlı olduğunu fakat hem üretici hem de tüketici ülkelerin faydalanabileceği dengede bir fiyatın da olması gerektiğini vurguladı.

Bu yıl haziranda Viyana'da yapılması planlanan ancak ani bir kararla nisan ayına çekilerek Doha'ya alınan Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) toplantısı için de Al-Şafi, "Petrol fiyatlarının yükselmesini temenni ediyorum. OPEC ülkeleri dünyada toplam petrol üretiminin yaklaşık yüzde 40'ına tekabül ediyor, orada alınacak kararlar diğer üretici ülkelerde bağlayıcı olmuyor. Petrol fiyatıyla ilgili alınacak kararlardan üretici tüm ülkeler sorumlu olmalıdır" dedi.

İran'a yönelik ambargoların kaldırılmasının ardından üretime dahil olacak ülkenin, üretim kotasının OPEC sınırında kalması durumunda küresel petrol piyasasında değişiklik olmayacağını kaydeden Al-Şafi, "Şu an üretimi arttırmasında hiçbir problem yok" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin Katar’a yönelik ihracatı ağırlıklı olarak demir-çelik, elektrikli makine ve cihazlar, motorlu araç ve parçaları, ev tekstil ürünleri, mobilya ve gıda gibi kalemlerden oluşuyor. Katar ise Türkiye'ye, doğalgaz, plastik ve mamulleri ile kimyevi ürünler ihraç ediyor.