Virüs "jokeri" merkez bankalarını aksiyona çekebilir
Küresel merkez bankaları, koronavirüsün dünya ekonomisi üzerindeki etkilerini anlamaya çalışıyor
Küresel merkez bankacılar, koronavirüs salgınının 2009'daki finansal kargaşadan sonra en kötü yılını geçirmesinin ardından istikrar bulması umulan dünya ekonomisi üzerinde etkisini hissettirmesi ile birlikte doğru anı bekliyorlar.
Tüm dünyada para politikası yapıcıları, henüz önemli bir teşvik paketi ile tepki vermemelerine karşın, endişelerini dile getiriyorlar ve virüsün talep, enflasyon ve finans piyasaları üzerinde üçlü ve devam eden bir etkisi olması durumunda harekete geçmeye hazır olduklarını kaydediyorlar.
Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, Salı günü yaptığı açıklamada, ekonomiyi koruma konusunda tereddüt etmeyeceğini kaydetti. Gelişmiş dünyanın Çin'e en bağlı ekonomisi Avustralya, ihtiyaç duyulduğunda faizleri düşürmeye hazır olduklarını söylerken, felaket senaryoları oluşturmaktan kaçınılması gerektiğine de dikkat çekti.
Singapur Para otoritesi, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ekonomi koronavirüsün etkisi ile zayıflarsa, para biriminin gevşemesi için "yeterli alanın" olduğunu kaydetti. ABD'de, Fed Başkan Yardımcısı Richard Clarida, Cuma günkü açıklamasında, virüsten kaynaklanan ekonomik riskin belirlenmesi için henüz erken olduğunu, ancak bunun bir "joker" olduğunu kaydetti.
Ekonomik sıkıntı reel sektörde kendisini hissettirmeye başladı. Nike Inc., salgın dolayısıyla Çin'de bulunan mağazalarının yaklaşık yarısını kapattığını ve bunun da ülkedeki faaliyetleri üzerinde "somut etkisinin" olmasını beklediğini kaydederek, virüsün olumsuz etkisini hisseden şirketler arasına katıldı. Dünya Bankası Başkanı David Malpass, Salı günü yaptığı açıklamada, çok büyük çaplı bir belirsizlik olduğu yönünde uyarıda bulundu.
Sonuç olarak, 2019 yılında yavaşlayan ekonomilerini kurtarma çabalarına giren merkez bankacılar, şimdi tekrar ekonomik görünüme yönelik yeni bir aşağı yönlü riski ve yeni bir dezenflasyonist baskıyı değerlendirmek durumunda kaldı. Merkez bankası yetkililerinin umudu, virüsün kısa bir zamanda kontrol altına alınması ve küresel ekonominin, zaten gevşek olan para politikalarını daha da gevşetmek zorunda kalmadan tekrar yükselişe geçmesi şeklinde.
Eski Fed Başkanı Janet Yellen, Salı günü Washington'da yaptığı değerlendirmede, "Tipik olarak, geçmişte olan şuydu; hastalığın ya da salgının kısa vadeli etkisi olabilir, ancak uzun dönemde, göreceli olarak ufak bir etkisi olacak gibi görünüyor ve sanırım birçok gözlemci bunun bu kez doğru çıkmasını umuyor," dedi ve "Ancak durumun nereye gideceğini bilmiyoruz ve bence bu durum bir belirsizlik kaynağı ve küresel görünüme bir risk" şeklinde görüş bildirdi.
Politika ikilemi
Merkez bankaları için ikilem şu; gösterge faizler halihazırda veya halen tarihi düşük seviyelerin yakınında. Bloomberg Economics'in hesaplamaları, gelişmiş ülke gösterge faizlerinin tam istihdam ve düşük enflasyonu dengeleyen seviye olan nötr seviyenin zaten altında olduğunu gösteriyor.
Bu durum merkez bankalarının gelecekteki ekonomik düşüşler için cephaneye ihtiyaç duymaları halinde tedbirli olmak amacıyla faiz indirimine gitme konusunda isteksiz kalmalarına neden oluyor, ancak bu bankalar yenilenen ekonomik gerilemeyi önlemek için faiz indirimine gitme seçeneğine yönelebilirler.
17 yıl önceki SARS deneyimi paniğe kapılmamak için bir sebep ortaya koyabilir. Natwest Markets stratejisti James McCormick'e göre, 2003 yılındaki SARS salgınının büyüme ve piyasalar üzerindeki etkisi kısa ömürlü oldu ve geride kalmasının ardından, küresel ekonomi yıl sonuna doğru güçlü yukarı trendini tekrar başlattı.
UniCredit Bank grubu baş ekonomisti Erik Nielsen ise daha az güvenliydi ve koronavirüs manşetlere düşmeden önce Fed'in bu yıl faiz indirimine gideceğini düşünen birkaç ekonomistten biriydi.
Nielsen, "Eğer salgın kısa bir süre içinde ortadan kalkmazsa, hem Çin hem de diğer ülkelerdeki otoriteler muhtemelen seyahat yasaklarını uzatacak, insanlar evlerinde kalacak ve artan belirsizlik tüketicilerin tüketimlerini geciktirmelerine ve firmaların yatırımlarını ötelemelerine yol açacak," dedi ve "Diğer bir deyişle, bu salgını, ne kadar böyle olmasını dilesek de, kısa bir ara olarak göz ardı etmek için henüz erken" değerlendirmesinde bulundu.
Cornerstone Macro LLC ortağı ve eski bir Fed yetkilisi olan Roberto Perli ise, "Fed'in faiz indirimine gitme olasılığı mutlak artıyor ve indirimler, virüsün sonuçlarının yeterince büyük olması durumunda gerçekleştirilecek," dedi ve "Bence Fed faiz indirimine giderse, bunu geleneksel büyüklüğü olan 25 baz puandan daha fazla yapacak" şeklinde görüş bildirdi.
Diğer merkez bankaları
Avrupa Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Luis de Guindos, bu hafta Yunan televizyonu ERT'ye yaptığı açıklamada, hemen sonuca varmanın erken olduğunu söyledi ve "Bu salgının ilk safhasındayız ve virüsün özelliği konusunda şimdiye dek bilgimiz çok az" dedi.
İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney, geçen hafta, salgını "çok hızlı hareket eden bir olgu" olarak niteledi.
Carney, "Küresel faaliyet ve İngiltere ekonomisi üzerindeki etkisinin büyüklüğü konusunda spekülasyon yapmak istemiyorum, ancak bu çok yakından izleyeceğimiz bir durum" dedi.
Avustralya Merkez Bankası Başkanı Philip Lowe, "Bu noktada felaket senaryolarına yönelmememiz önemli. Durumun iyiye gitmemesi mümkün, ancak SARS deneyiminin durumun ne olacağına ilişkin makul bir rehber olması da mümkün" değerlendirmesinde bulundu.
Çin Merkez Bankası ise, bankalara kısa vadeli fonlama sağlayarak ve bu fonlamalarda faizi düşürerek, ekonomiyi ve sert düşüşler yaşayan piyasalarını desteklemek için ilk somut adımı attı. Diğer bazı önlemler de gelebilir, ancak bu otoritelerin virüsü ne denli hızlı kontrol altına alabileceklerine bağlı.