Habercilik hem zor, hem de kolay zanaat. Zor; zira onlarca konu arasında önemli olanları bulacaksınız, bunun için araştırma yapacaksınız, doğru insanlarla konuşacaksınız, çeviri gerekiyorsa bunu doğru yapacaksınız ve en kısa zamanda, düzgün bir dille hazırlayıp, yayınlayacaksınız. Ancak bir de "kolay" yolu var bu işin; bunları zaten nasıl olsa birileri yapıyordur ya da yapmıştır, kaynak belirtmeden, haber vermeden onlardan alırsın. Kısacası, çalarsın.
Bu işe başladığımızdan bu yana beni ve ekibimi en çok yıpratan konu "intihal" oldu. İntihal demem bu durumu hafifletiyor gibi olmasın, düpedüz emek hırsızlığından bahsediyorum. Elbette hazırladığımız haberleri çalınması, onların değerli ve iyi olduğunun "şanssız" bir göstergesi, ancak bu bizim üzüntümüzü ne yazık ki azaltmıyor.
Onlarca yerel ya da küçük internet haber sitesi var. Bunları tek tek takip edip yasal adımları atmamız mümkün değil, ancak bu emek hırsızlığı yalnızca kendilerinin bulunamayacağını düşünüp, rahatlıkla bu işi gerçekleştiren küçük siteler tarafından yapılmıyor. Ana akım olarak bilinen yayın organları da bu emek hırsızlığından utanç duymuyor. Sonuçta Grubumuzun değerli hukukçuları gerekli adımları atıyorlar, ancak biz emeğimizin bu kadar kolayca çalınmasını yine de hazmedemiyoruz. Şimdilik konuyu hukukçularımız takip ettiği için isim vermiyorum, ancak daha da sürmesi durumunda çekinmeden bunu yapacağımdan emin olabilirsiniz.
Biz bugüne dek, abonesi olduklarımız ve yasal kullanım hakkına sahip olduklarımız dışında, yaptığımız tüm alıntıların kaynağını gösterdik ve gazeteciliğin bu en basit ilkesini daima sürdüreceğiz.
Nihayetinde BloombergHT.com olarak paylaşıma açığız, ancak hem yasalara uyma zorunluluğu hem de emeğimize biraz saygı için, haberlerimiz kullanıldığında kaynak gösterilmesini istemek hakkımız sanırım.
Gelelim gündemimize. Bu hafta genel olarak doların TL karşısında üst üste rekor kırmasını izledik. Merkez Bankası'nın kararları ve bu kararlara siyasi kesimden gelen yanıtlarla başlayan hareket, doların ABD'de faiz beklentilerine bağlı olarak yurtdışında da güç kazanmasından destek buldu. Dolardaki bu sert yükselişlerin fiyatlamayı bozabileceği ve geçişkenlik ile birlikte enflasyona yansıyacağı endişeleri artıyor. Bir süre daha bu konuları konuşup yazacağız gibi görünüyor.
Bu haftanın sevindirici haberi, kardeş sitemiz businessht.com.tr'nin yayın hayatına başlamasıydı. Ekonomi haberciliğine yeni bir soluk getireceğine inandığımız bu siteye hayırlı olsun diyor, tüm kalbimizle başarılar diliyoruz. Ben de yeni siteye, bana ayrılan köşede, naçizane katkılarda bulunmaya çalışacağım. İlk yazıma linkinden ulaşılabilir.
Eleşitirilere gelince; dikkatli bir okuyucumuz, "ABD büyümesinde neye bakmak lazım?" başlıklı haberimize, "sayın editör, üçüncü parağrafda geçen kelime tahmin meydanı mı, tahmin medyanı mı medyan olarak düzeltmeniz gerektiğini düşünüyorum." uyarısını düşmüş. Gerekli düzeltmeyi hemen yaptık, kendisine teşekkür ediyoruz.
Başka bir özenli okuyucumuz, "Çin hisseleri aylık kazanca ilerliyor" başlıklı haberimiz için, "bu nasıl bir cümledir, ne anlatılmak istenmektedir: "çin hisseleri, yıllık kongre toplantısının gelecek gösterge endeksin aylık yükselişe ilerlemesi ile yükseliyor." eleştirinde bulunmuş. Çok haklı, hemen gerekli düzeltmeleri yaptık. Değerli okuyucumuza Türkçe'ye olan özeni ve dikkati için çok teşekkür ediyoruz.
Diğer bir değerli okuyucumuz, "Erdoğan: Vatanı satmak yüksek faizle olur" haberimiz için "koskoca konuşmadan bir cümle cımbızlamakla habercilikmi yapılmış oluyor." eleştirisini getirmiş. Bu eleştiri, haberin yapılış şekline göre haklı da olabilir. Ancak habere konu olan kişi bu sözü söylemişse ve bu söz haberin geneliyle çelişmiyorsa, yapılan iş yanlış değil. Zira biz haberciler, habere bir başlık bulmak zorundayız ve bu başlık haberi doğru yansıtmalı, olabildiğince kısa olmalı ve aynı zamanda okuyucunun dikkatini çekmeli ve/veya piyasanın o dönemde önem verdiği bir nokta olmalı. Sözün özü, evet cımbızla çekiyoruz, ama çekerken de özen gösteriyoruz.
Bize kızan bir okuyucumuz ise, "Kaynaklar Babacan ve Başçı'nın istifa haberlerini yalanladı" haberimiz için, "sizde az yalaka degilsiniz.yorum seciyorsunuz isinize geleni yayinliyorsunuz.dahada Girmem sitenize" demiş. Okuyucumuzun sitemize girmeme kararına saygı duyuyoruz, kendi seçimidir, ancak bize getirmiş olduğu "yalaka" nitelemesini elbette kabul etmiyoruz.
Bu hafta da şimdilik bu kadar...
Esenlikler dilerim,
aoz@bloomberght.com
