Advertisement

Yaş meyve sebze fiyatları kaynaklı gıda enflasyonu ne zaman gündeme gelse ardından aracılar ve Hal Yasası da gündem oluyor.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, referandum sonrası Hal Yasası'nda yapılması planlanan düzenlemeyi geçtiğimiz hafta açıkladı.

Biz bugün konuya biraz daha geniş bir açıdan bakacağız.

Yaş meyve sebzede üretici ile tüketici fiyatları arasındaki uçurumun nedeni sorgulanırken tek bir başlığa odaklanmak eksik ve hatalı olur.

Daha önceki yazılarımızda dile getirdiğimiz gibi konunun üretici ve aracı boyutunun yanında çok daha kritik olan perakende boyutu da var.

Daha açık ifadeyle zincir marketler boyutu...

Çünkü mevcut Hal Yasası ile haller sistemden en basit ifadeyle by-pass edildi.

Zincir mağazaların çoğalması halcileri yaş meyve pazarında kısmen devre dışı bıraktı.

Bugün Türkiye'deki toplam yaş meyve sebze ticaretinin sadece yüzde 35-40'ı hallerden geçiyor.

Peki ya geriye kalan pazarda durum ne?

Ortakalan.com.tr'nin verilerine göre Ocak 2017 itibariyle Türkiye çapında 10 şube ve üzeri market sayısı 138'i buluyor.

138 şirketin sahip olduğu mağaza sayısı ise toplam 25 bin 478'i buluyor.

138 şirket arasında ilk beşte yer alan discount ve ulusal marketin sahip olduğu toplam mağaza sayısı ise 19 bin 432 seviyesinde.

Sadece son 30 gün içinde 306 yeni mağaza açılırken, son 1 yılda açılan yeni mağaza sayısı 2 bin 995'e ulaşmış durumda.



Zincir marketlerin son bir aylık performans tablosu incelendiğinde discount zincirlerin sektördeki büyümede önemli bir pay sahibi olduğu görülüyor.

Örnek vermek gerekirse Şok Mağazası geçen yıl 1,000 yeni mağaza hedefini tutturdu ve bu yıl için de aynı hedefi açıkladı.

BİM’in ise 2017 yılı içinde de yıllardır olduğu gibi 550–650 arasında yeni mağaza açması bekleniyor.

Bu rakamları neden paylaştık?

Bu tabloya baktığımızda gördüğümüz şey şu: Sayıları binlerle ifade edilen discount market zincirleri pazarın hakimi durumunda.

BAKKAL, MANAV, KASAP DEVRİ KAPANIYOR

Artık mahallelerdeki bakkal, manav ve kasap gibi küçük esnaflar oyun dışı kaldı, yerini neredeyse her sokak başına açılan zincir discount marketler aldı.

O yüzden Hal Yasası'na yönelik yeni bir düzenleme söz konusu iken pazarın diğer yarısının hakimi konumundaki marketlerle ilgili Perakende Yasası'na da bakmak ya da o tarafta da bir düzenleme yapmak gerekmiyor mu?

Bir çok zincir market, toplu alım yaptığı için sözleşmeli üretim ile sebze ve meyveyi üreticiden direkt alıyor.

Hatta şirketler, üretimden raf satışına kadar her safhanın kontrol altında tutulduğunu reklamlarında da dile getiriyor.

Ama aracısız olmasına rağmen o tarafta da fiyatlar düşmüyor.

Sizce neden düşmüyor ya da düşürülmüyor?

Bu noktada 'market zincir sistemi'nin işleyişini mercek altına almakta fayda var.

İşlenmiş gıdada avantajlı konumda olan sistem, konu yaş meyve ve sebzeye geldiği zaman avantajlı olmak bir yana bazen dezavantajlı konuma düşebiliyor.

 

Çünkü meyve sebzede nakliye, fire, istihdam, enerji gibi kalemleri üst üste koyduğumuz zaman mevcut market sistemi tüketiciye çok yüksek maliyetler getirebiliyor.

Marketlerin net kârları yüksek olmasa da aradaki maliyet-masraf marjı artıyor.

O yüzden çoğu zincir markette bir çok ürün uygun fiyata gözükürken aynı uygunluk sebze ve meyve ürünlerinde yaşanmayabiliyor.

Hatta bazı yaş meyve ve sebze ürünlerinde zincir marketleri yüzde 100 kâr marjı dahi kurtarmıyor.

TZOB'un aylık bazda yayımladığı üretici-market fiyat farkı yüzde 300-400'leri buluyor.

 

İşte bu yüzden her zaman yapılan yanlışı yine yapıyoruz.

Konunun diğer noktaları tartışılmaya devam ederken her nedense perakende boyutu ya görmezden geliniyor ya da es geçiliyor.

Evet, tarımsal üretim tarafında mutlaka yapısal reformlara ihtiyaç var. Üretici cephesi kesinlikle güçlendirilmeli (Daha etkin ve işleyen kooperatifçilik gibi)

Evet, toptancı halleri rehabilite edilerek yeniden düzenlenmeli ve organize edilmeli.

Evet, daha etkin denetim yapılmalı...

Hepsine evet, tamam ama tıpkı Hal Yasası gibi Perakende Yasası'na yönelik bir revizyona da ihtiyaç yok mu?

En azından bu tarafın da tartışmaya açılması ve üzerinde biraz konuşulması gerekmez mi?

O yüzden konunun diğer boyutlarını enine boyuna tartışırken yeni perakende modelleri üzerinde de durmak yararlı olabilir.

Bu alanda oligopol yapı oluşmaması için bir rekabet ortamı oluşturulması gerekebilir.

Perakende tarafında yapılacak bir düzenlemenin fiyatların dengelenme noktasında pazarın diğer kısmına da olumlu yansıyacağı görüşündeyiz.

Özetin özeti, gıda fiyatlarında istikrarı sağlamanın yolu birden fazla alanda koordineli adımlar atmaktan geçiyor.

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com