X

Sıkı para politikası ve belirsizlik

Merkez Bankası Başkanı dün enflasyon raporunu açıkladı.
Piyasalar enflasyonun geleceğinden çok, para politikasının duruşunu merak ediyorlardı. Başkan da nasıl bir politika uygulayacakları konusunda görüşlerini bir kez daha tekrarladı. Sürpriz çıkmadı.
Enflasyonla ilgili bir değişiklik yok. Merkez Bankası görüşünde ısrarlı. Nisanda artış, mayısta güçlü düşüş, daha sonra normalleşme bekliyor. Yıl sonunda yüzde 6.5 oranında fiyat artış tahmininin geçerli olduğu tekrar vurgulanıyor.
Jokerler enerji ve gıda fiyatları.
Piyasaların ve halkın bekleyişlerinin bu oranın üzerinde olduğunu bir kez daha hatırlatalım.

NASIL BİR SIKILIK?
Dikkatimi çeken Merkez Bankası'nın sıkı para politikasının tanımındaki incelikti.
Başçı, "getiri eğrisi" diye adlandırılan ve tahvil faizlerinin vadelerine göre şekillenen eğilimlerin durumuna göre "sıkılık" ya da "gevşekliği" tanımladı. Eğilimin halen negatif olduğu için para politikasının sıkı olduğunu söyledi.
Bu tanıma göre Merkez Bankası bir ölçüde haklı. Ancak "sıkılığın" tanımını sadece getiri eğrisine bağlamak kanımca doğru değil. Esas tanımlama faizlerin reel anlamda negatif ya da pozitif olmasına göre yapılır.
Bizde Merkez Bankası faizleri reel anlamda negatifliğini uzun süredir koruyor. Dün ortalama yüzde 8.5 idi. Bu durumda sıkı para politikasından bahsetmek oldukça zor.
Bunun nedeni kuşkusuz Merkez Bankası değil. Siyasetçi böyle istiyor. Merkez Bankası tanımları genişletip, faiz koridorunu sık kullanıp, değişik söylem ve hareketlerle durumu idare etmeye çalışıyor.
Bunun sonucunda da sistemde belirsizlik bir türlü azalmıyor.
Getiri eğrisinin durumuna başka bir açıdan baktığınızda piyasanın bu belirsizliği oraya yansıttığını görüyoruz.
Aslında para politikası uygulamaları sık yapılan hareketlerden daha çok istikrarlı ve belirgin davranışlarda bulunabilirse piyasaları rahatlatır. Potansiyel büyüme oranını yukarı çeker. Enflasyonist bekleyişleri daha iyi kontrol eder.
Ne var ki piyasalar her sabah "Merkez Bankası bugün acaba ne yapacak" diye düşünüp, tahminler yapıp, pozisyon alıyorlar. Bu süreç ertesi gün tekrar başlıyor. Çin işkencesi gibi. Bunun yararını çözemedim.
Merkez Bankası'nın elindeki araç sayısı arttıkça, amaçları çeşitlendikçe ve bunları da sıkça değiştireceğini söyleyince belirsizlik azalmaz.

HABERİN DEVAMI

Yazarın Diğer Yazıları

Kriz, Güney Kıbrıs'ın bankacılık sistemini sarsıyor 22 Mayıs 2012 Salı, 09:45:50 S&P, IMF ile örtüşüyor 04 Mayıs 2012 Cuma, 09:36:22 Avrupa'ya yeni büyüme modeli 03 Mayıs 2012 Perşembe, 09:51:25 Dış ticaret açığı yumuşak inişe işaret ediyor 01 Mayıs 2012 Salı, 10:56:14 Kemer sıkma ve büyüme 30 Nisan 2012 Pazartesi, 10:34:08