X

Askeri darbe dönemi kapandı yeni trend 'finansal darbe'!

İlk etapta konunun ana başlığını tanımlamak adına soralım: Nedir finansal darbe? Siyasal ve sosyal darbelere “temel olan” finansal darbeler nasıl şekillenir?
Halkı sokağı dökmeyi denemek “siyasal-sosyal” darbe, bu yolda “ekonomik dalgalanmayı” kullanmak finansal darbedir. 2001 krizi “finansal tabanlı” bir “siyasi” darbe denemesidir. Finansal kısmı başarıya ulaşmış ama siyasal olarak “istenen sonuç” elde edilememiştir. O günleri hatırlayalım... Yıpratılan 57. hükümeti oluşturan partilerin “Derviş liderliğinde” yeni bir kalıba dökülmesi denenmiş ama sonuç alınamamıştır.
Değerli dostlar, küresel “finansal dokuya” entegre olma yoluna giren “her ülke” aynen “internete bağlanan bir bilgisayar” gibi “akışlara ve darbelere” açık hale gelir. Sistem içinde “akışkanlık” kontrol edilmek istenenler tarafından kontrol edilemez. Sistem içinde “kalanlar”, büyükler tarafından kontrol edilmeye mahkûmdurlar ve iç kamuoylarında “yapılan propagandayla” sistemden kopmaya asla izin vermez...
Bu detaylar sonrası “kavrama” dönelim ve gerçeklerle birleştirerek 19462011 arasına göz atalım. Türkiye, “silahlı darbe” ve girişiminden daha fazla sayıda “finansal” olanına maruz kalmış ve hemen hemen bütün hükümetler 2007 yılına kadar “bu tip darbe” ile yerle bir edilmiştir. İşin daha da ilginç olanı; “askeri darbeler” her zaman “finansal olan”dan sonra gelir. Her devalüasyonu “askeri” bir müdahale, her askeri müdahaleyi yeni ekonomik düzenlemeler takip etmiştir...
Sonuç: Türkiye “askeri müdahale” dönemini kapatıp daha ince şekilde “darbelerin” tezgâhlandığı bir yapı içine doğru yol aldı. Eskiden “askeri ve finansal-sosyal-siyasal” darbeler iç içeyken, şimdi sistem değişti.
Son söz: Geçmişi sorgulamadan “ne olduğunu ve neler olabileceğini” asla anlayamayız! Olaya bu açıdan bakınca yapmamız gereken çok açık: Aynen “silahlı darbe” titizliğinde “ekonomik-finansal” darbeler planlayanlar ve bunu “kamuoyunu yönlendirme güçlerini de” kullanarak icra edenler hakkında “araştırma” yapılmalı, “kazandıkları paralar da kamuya geri alınmak üzere” hukuken harekete geçilmeli. 1994 “darbesini” yapanlar kimler? 2001 darbesini “küreselyerel” düzeyde hayata geçirenler ve uygulayanlar şimdi neredeler? Bütün bu sorulara ve daha fazlasına 1946’dan itibaren “gerek Hazine, gerek MB kayıtlarından” ulaşabilir, o günlerde “bu darbeleri” desteklemek ve öncesinde oluşturmak amacıyla “kamuoyu oluşturma” gücünün nasıl kullanıldığı rahatlıkla ortaya konabilir. Türkiye “finansal darbe” almazsa bundan sonra kolay kolay girdiği yoldan çıkmaz! FiNANSAL olana DİKKAT!

HABERİN DEVAMI

Yazarın Diğer Yazıları

Başbakan’ın üç önemli cümlesi... Ve ‘en çarpıcı’ olanı! 02 Ekim 2011 Pazar, 08:21:47 Amerika ‘not kaybetmiş’! 07 Ağustos 2011 Pazar, 12:13:27 Kısa ve öz yazıyorum: Kriz tellallarına kulak vermeyin; TÜRKİYE KRİZE GİRMEYECEK! 24 Temmuz 2011 Pazar, 11:53:54 2009'da bakın ne haldeymişiz! 10 Temmuz 2011 Pazar, 09:51:42 Türkiye'nin ekonomi tarihi 12 Haziran 2011 Pazar, 11:44:08