Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, kurlardaki artışın ihracat üzerindeki etkisini kısa vadede görebilmenin mümkün olmadığını belirterek, "İhracat genelde 3-6 aylık siparişler üzerine ilerliyor. Bu yüzden rekabetçi kurun etkisi bu yılın ilk çeyreğinden itibaren görülebilir" dedi.

Büyükekşi, döviz kurlarında yaşanan son gelişmelere, doların ve euronun TL karşısında tarihi yüksek seviyelere ulaşmasına ilişkin görüşlerini de paylaştı.

Büyükekşi, iç ve dış piyasada gelişen olayların etkisiyle piyasalarda dalgalanmanın arttığını ancak piyasalarda yaşanan bu dalgalanmaları dönemsel olarak değerlendirdiklerini belirtti.

Kurdaki istikrarı tekrar sağlamak için gerekli önlemlerin alınacağına değinen Büyükekşi, genel risk algısının düşmesiyle yatırımcıların daha uzun vadeli alım-satım yapmaya başlayacağına inandıklarını söyledi.

Büyükekşi, ihracatçılar olarak kur seviyesinden çok rekabetçi seviyelerde istikrarlı seyreden kuru daha önemli gördüklerini dile getirerek, şunları kaydetti:

"O yüzden dengeli kur talebimizi her fırsatta yineliyoruz. Çünkü kurların çok fazla yükselmesi demek, önce enerji maliyetlerinin, sonra enflasyonun ve dolayısıyla tüm girdi maliyetlerinin artması anlamına geliyor. Diğer taraftan kurlar yükseldiğinde, yurtdışından fiyat düşürme baskısı oluyor. Dolayısıyla yüksek kurlar, ihracatçılarımız için doğrudan avantaj sağlamıyor. O yüzden ihracatçılarımıza, kendilerini belli bir kur seviyesinde güvende hissediyorlarsa döviz gelirlerini bu seviyelerden mutlaka hedge etmelerini tavsiye ediyoruz."

- "Dışardan alım yapan firmalardan birim fiyat konusunda baskılar gelebilir"

Mehmet Büyükekşi, kurlardaki artışın ihracat üzerindeki etkisini kısa vadede görebilmenin mümkün olmadığının altını çizerek, ihracatın genelde 3-6 aylık siparişler üzerine ilerlediği, bu yüzden rekabetçi kur etkisinin bu yılın ilk çeyreğinden itibaren görülebileceği bilgisini verdi.

Bu durumun doğrudan olumlu ya da olumsuz etkisinden bahsetmenin mümkün olmadığını belirten Büyükekşi, neticede kurlar artış gösterdiğinde, dışardan alım yapan firmalardan birim fiyat konusunda baskılar da gelebildiğine işaret etti.


Büyükekşi, 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedeflerine ulaşabilmek için ihracatçılardan, ihracatçı birliklerine, devletin yurt içindeki kurumlarından, yurtdışındaki kurumlarına kadar büyük bir takım çalışmasına ihtiyaç olduğunu dile getirerek, ihracatı daha fazla katma değerli hale getirmek gerektiğini söyledi.

Yüksek katma değerin 4 önemli bileşenini, "Ar-Ge", "inovasyon", "tasarım" ve "markalaşma" şeklinde sıralayan Büyükekşi, şunları kaydetti:

"İhracatçı sektörlerimiz inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşma konusunda hayli yüksek bir farkındalık düzeyine ulaştı. Bu noktada ekonomi yönetimimizden bu 4 bileşeni ve ihracatımızın üretimden finansmana, satıştan pazarlamaya her aşamayı desteklenmesini istiyoruz. Merkezi yönetim bütçesinden Ar-Ge faaliyetlerine yapılan harcamaların artırılmasını istiyoruz. Üniversite-sanayi işbirliğinin daha etkin hale getirilmesi noktasında devletimizden destek bekliyoruz.

Çeşitli ülkelerin Ar-Ge ve inovasyon teşviklerine göz attığımızda ilk 20 ekonomi ve gelişmekte olan önemli ekonomilerin Ar-Ge, inovasyon ve ürün geliştirme teşviklerine ağırlık verdiğini gözlemliyoruz. Belli sektörlere ve nitelikli ürün gruplarına odaklanan teşvik mekanizmalarının ülkemizde de ağırlık kazanmasını istiyoruz."

- "İhracatçı Birliklerin 2014 döviz kuru beklentileri dolar kurunda 2,12"

Mehmet Büyükekşi, ihracatçı kurlarda hangi seviyeleri rekabetçi olarak gördüğüne ilişkin ise İhracatçı Birliklerin 2014 döviz kuru beklentilerinin, dolar kurunda 2,12, euroda 2,80, paritede ise 1,32 düzeyi olduğunu aktardı.

Kurlar yükseldiğinde, yurtdışından fiyat düşürme baskısının geldiğini yineleyen Büyükekşi, dolayısıyla yüksek kurların, ihracatçıları için doğrudan bir avantaj sağlamadığını, tam tersine kurdaki dalgalanmanın, ani yükseliş ve düşüşlerin, fiyatlama dengesini olumsuz etkilediğini sözlerine ekledi.

AA