Advertisement
EMTİA - ENERJİ ABONE OL

Rus petrol şirketi Lukoil'in Türkiye kolu Lukoil Eurasia Petrol A.Ş., İtalya’nın Sicilya adasında bulunan, Avrupa’nın üçüncü büyük rafinerisini ilk defa Türk basın mensuplarına açtı. Ziyaret sırasında basın mensuplarına konuşan Lukoil'in ISAB Rafinerisi Başkanı Oleg Durov, petrol piyasası ve Türkiye ile ilişkiler hakkında da önemli açıklamalar yaptı.

Durov, Petrol piyasasında marjda yaşanan büyük düşüşün kendilerini üretim hacmini düşürmeye zorladığını ancak yine de maliyetlerini optimize ederek ekonomik iyileşme sağlayabildiklerini belirtti.

"Bizim açımızdan yaşanan bu durumu kriz olarak adlandırmak doğru olmaz" diyen Durov, Çetin bir zorluktu, baş etmek gerekiyordu ve baş etmeyi başardık. Öncelikle maliyetlerimizi düşürdük, hammadde alımlarını optimize ettik, petrol ürünlerinin satışını optimize ettik. Standart olanla yetindik." ifadesini kullandı.

PETROL PAZARI ÖNGÖRÜLMESİ GÜÇ BİR PAZAR

Ham petrol pazarının öngörülmesi güç bir pazar olduğunu vurgulayan Durov,  petrol pazarında yaşanabilecek değişikliklere hazırlıklı olmak gerektiğini belirtti. Durov, Dünya Enerji Zirvesi'nde Lukoil Başkan yardımcısı Leonid Fedun'un dile getirdiği 'petrol ürünleri pazarında varil başı 70 dolar ideal olandır' sözleri hatırlatılınca ise  "Elbette varil başı 70 Dolar, Rusya için, LUKOIL için iyi bir fiyat. Ham petrol ile petrol ürünleri fiyatı arasındaki fark bizim için en önemli gösterge." dedi.

REKABET ARTACAK

Petrol rafineri endüstrisinde rekabetin artacağına dikkat çeken Durov,  "Bu trendin ABD ile sınırlı olmadığını, Avrupa'yı ve hatta dünyayı da kapsadığını anlamamız gerek. Er ya da geç çevre dostu yeşil enerji ile yollar kesişecek. Yeşil enerji Sicilya'da gayet iyi bir gelişme göstermiş durumda. Tekrar ediyorum, bu bizim için çetin bir zorluk. Avrupa'nın rafinaj kapasitesi her geçen yıl düşüş grafiği sergilemeye devam ediyor. Dolayısıyla varlık sürdürme yoluna gitmek daha etkili sonuçlar verecektir. Tekrarlamakta fayda görüyorum: Eğer tesisten değil, bir bütün olarak LUKOIL'den bahsediyorsak, yapılması gereken şey ham petrol pazarında, petrol ürünleri ve elektrik pazarında verimi artırmak olacaktır." dedi.

"ELEKTRİK PİYASASINDA DA VARIZ"

Dünya genelinde elektrikli araçların giderek yaygınlaşmasının da petrol endüstrisi açısından çetin bir zorluk olduğunu kabul eden Durov, petrol rafinesi sahibi olmanın yanı sıra elektrik piyasasında da varız" diye belirtti.
Lukoilin 2014 yılında 540 megavat kapasiteye sahip ERG santralini de satın alındığı  bilgisini veren Durov, bir petrol türevi olan asfaltı kullanarak elektirik üreten Avrupa'nın sayılı 4-5 şirketinden biri olduklarını kaydetti.

"TÜRKİYE'YE SÜLFİRİK ASİT SATIYORUZ"

Durov, Türkiye'nin ISAB için geleneksel bir pazar sayılmayacağını belirterek, Türkiye ile petrol ürünlerinin tedarikinde bir takım işbirlikleri söz konusu olduğunu kaydetti. Durov, "Elimde diğer tesislere yapılan tedariklere ilişkin rakamlar ve tedarik hacmi bilgileri yok ancak bu tedariklerin Türkiye'de gerçekleştirildiğini biliyorum. Altı ay kadar önce Türkiye'den ortak edindik. Bizden sülfürik asit alıyorlar. Sülfürik asit, sınırlı bir pazarı olan bir ürün ancak bir Türkiye'de iyi ve güvenilir bir ortak bulabildik. Dolayısıyla iş hacmimiz oraya yönelik. Tam olarak ticari bir ürün sayılmaz ancak oldukça özel bir üründür." dedi.

TÜRKİYE'DEKİ PAZAR PAYI YÜZDE 3.1

Lukoil, 1998 yılından bu yana Türkiye petrol piyasasında faaliyet gösteriyor. Toptan ve perakende benzin ve motorinin yanı sıra, petrokimya, baz yağ ve ambalajlanmış yağların satışı, gemi ve uçaklara yakıt teslimatı Şirket'in Türkiye’deki ana faaliyetleri arasında. Lukoil, 2008 sonlarında Akpet’i satın alarak Türkiye’deki en büyük yatırımını gerçekleştirdi. 2016 yılı itibariyle Lukoil Grubu’nun Türkiye’deki istasyon sayısı 600 adet. 2015’te petrol ve gaz ürünlerinin satış hacmi 1.1 milyon tonu (Pazarın yüzde 3.1’i) geçti.