Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Ekonomistler, Rusya Merkez Bankası’nın doğru zamanda faiz kozunu ortaya koymasını ve rezerv fonlarının tedbirli kullanımını, Rus rublesini dolar karşısında tekrar istikrarlı hale getiren hamleler olarak yorumluyor.

Uzmanlar, Rusya Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı tarafından yürütülen mali politikaların Rus rublesini tekrar yükselişe geçiren unsurlar olarak değerlendiriyor.

Kırım’ın ilhakı ve Ukrayna’nın doğusundaki faaliyetlerinden ötürü uygulanan politik baskılar, ekonomisini hedef alan yaptırımlar ve ülke gelirlerinin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturan petrol ihracatında, düşen fiyatlar nedeniyle yaşanan kayıplarla Rus ekonomisi 21 aydır küçülüyor.

Ekonomide yaşanan zor günlerin yanı sıra, Rus rublesi de 2014’te dolar karşısında yaklaşık yüzde 50 değer kaybederek, 80 bandına çıkmış, rublede yaşanan bu sert düşüşün ardından, Rusya Merkez Bankası 2014 yılının son aylarında, gösterge faiz oranını yüzde 10.5'ten yüzde 17'ye çıkarmıştı.

Banka aynı dönemde aldığı bir başka kararla da, dolar karşısında zayıflayan rubleye rezervlerini kullanarak müdahale etmeyi bırakmış, rublenin işlem gördüğü dalgalı koridor uygulamasını iptal ederek, serbest kura izin vermişti.

Ruble, bugün ise, düşük petrol fiyatlarına rağmen dolar karşısında 2016’nın ikinci yarısından itibaren yükselmeye başlamış, geçtiğimiz günlerde de uzun bir aradan sonra dolar karşısında ilk kez 60 bandının altına inmişti.

- “Merkez Bankası politikaları ticari faaliyetleri arttırdı”

Konuya ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Yeni Ekonomi Üniversitesi Finans Bölümü Öğretim Üyesi Oleg Shibanov, ekonomik şok yaşayan ülkeler açısından Rusya’nın uyguladığı mali yaklaşımın olağan olduğunu söyledi.

Merkez Bankası’nın rubleyi desteklemek ve hızla artan enflasyonu frenlemek için faiz artırımına gittiğini anlatan Shibanov, “Bu adımın meyveleri, ancak iki yıl sonra alınmaya başlandı ve enflasyon sonunda yüzde 5,4’e geriledi. Banka politikasının yeterliliği ve sürekliliği de ülkedeki ticari faaliyetleri arttırdı.” dedi.

Shibanov, Merkez Bankası’nın 2014’ün sonunda başlattığı dolar repo anlaşmalarının ise özgün bir çözüm yarattığını, bu sayede Rus bankalarının Döviz likiditesine destek olunduğunu savundu.

Rusya Maliye Bakanlığı’nın ise petrol piyasalarındaki değişikliği Rus ekonomisi açısından doğru değerlendirdiğini anlatan Shibanov, şu ifadeleri kullandı:

“Maliye Bakanlığı, devletin düşen gelirleri doğrultusunda, giderlerdeki artışı sıfıra indirdi. Bakanlık, sadece acil bütçe açıklarında rezerv fonlarına başvurdu. Bu doğru stratejiye, Euromoney ve The Banker gibi dergiler tarafından Yılın En İyi Merkez Bankası Başkanı seçilen Elvira Nabiullina’nın doğru adımları da eklenince, yürütülen sürecin başarılı olduğunu söyleyebilirim.”

- “Kırım nedeniyle ekonomik sıkıntılar 2015’te başladı”

Rusya Dışişleri Bakanlığına bağlı Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Üniversitesi Dünya Ekonomisi Departmanı Uzmanı Nigyar Masumova da Kırım’ın ilhakının ardından yaşanan önemli olumsuzlukların, Rus ekonomisinde 2015’te görülmeye başlandığını söyledi.

Söz konusu süreçte Rusya’dan önemli miktarda sermaye çıkışı yaşandığını ve ekonominin her alanında zorlukların başladığını hatırlatan Masumova, “Bu belirsizlik sonrasında dövize artan talep karşısında Merkez Bankası rubleyi serbest dolaşıma bırakmak zorunda kaldı.” değerlendirmesinde bulundu.

Alınan önlemler sayesinde halkın dövize olan talebinin artık azaldığını belirten Masumova, bu sayede rublenin de tekrar yükselişe geçtiğini anlattı.

AA