Advertisement

Fitch'in geçenlerde Türkiye'nın yabancı para biriminden görünümünü "pozitif"ten "durağan"a düşürdüğü zaman ciddi homurdanmalar olmuştu. Türkiye'nin bu notu haketmediği ya da aynı nottaki diğer ülkelerden ciddi farkları olduğundan bahsedildi.

Hatırlanacağı gibi Fitch, Türkiye'nin Türk Lirası cinsinden notunda bir sorun olmadığını, ancak artan cari açığın yabancı para cinsiden kırılganlık yarattığını söylemişti. Türk Lirası üzerindeki bu baskının da dolar cinsinden notumuzu olumsuz etkilediği görülüyor.

Aşağıda grafiğe bakıldığında IMF'nin 2016 yılına kadar çeşitli ülkeler için yaptığı cari açık tahminlerini görüyorsunuz.  Bu ülkelerin aynı zamanda ortak özelliği hepsinin Fitch tarafından BB- /+ not skalasında olması. Yani bizim bulunduğumuz lig.

Şimdi bu ülkelere  baktığımızda Türkiye büyüklüğünde bir başka ekonomi yok. Bizim kadar hızlı büyüyen ya da Türkiye kadar disiplinli bütçe açığı olan da yok. Ancak ortak olan şu; hepsinin cari açığı var.

Grafik bize önemli bir kaç  konu aynı anda söylüyor;

1- BB-/+ notunda Türkiye'den daha fazla cari açık veren ülke yok

2- IMF'nin tahminlerine göre 2016 yılında da en fazla cari açığı biz vereceğiz.

3- Yine IMF tahminlerine göre Türkiye'nin cari açığı 2014 'de %6 seviyelerine iniyor ama sonra tekrar % 8 seviyesine çıkıyor.

 

Grafikten de anlaşılacağı gibi cari açık sorununa çözüm bulamadan dolar cinsinden notumuzun artmasına imkan yok gibi. Biz ne kadar bütçe, büyüme, enflasyon gibi konularda ciddi yol almış olsak da, son 10 yılda cari açık konusunda tablo kötüleşiyor. Dolayısı ile derecelendirme kuruluşları ile dalaşmayı bir kenara bırakıp, cari açığı kalıcı olarak kontrol altına alacak hamleler yapmalıyız. Özellikle de enerji ve ara malı ithalatı konusunda bir çözüm olmadan not artırımı çok zor görünüyor.