Yüz yıllık tarih birkaç yılda değişmez
Türkiye ekonomisinde tasarruflar artmalı. Aksi takdirde, cari işlemler açığı sorununu aşmamız mümkün değil. Bunları söylemek kolay. Ama, bugünden çalışmaya başlasak dahi, bu amacın gerçekleşmesi çok uzun zaman alacak gibi görünüyor.
Tasarruf, ekonomik birimlerin belli dönemde ellerine geçen gelirlerini tüketmedikleri bölümüdür. Devleti dışarıda bırakırsak, ekonominin hanehalkı ve şirketlerden oluştuğunu düşünürsek, tasarruf, şirketler açısından kârdır, hanehalkı açısından tüketime harcamadıkları gelirleridir.
Türkiye’de tasarruflar düşükse, demek ki, şirketler yeteri kadar yüksek kâr edemiyorlar, hanehalkları çok fazla tüketiyorlar. Tasarrufları artırmak istiyorsak, şirketlerin kârlarının artmasını teşvik ederken, hanehalkının tüketimlerini engelleyici önlemleri devreye sokmamız gerekiyor. Konuya böyle yaklaşınca, işin sevimsiz tarafı daha açık ortaya çıkıyor.