X

Türkiye'de büyüme yönlendirilebilen bir olgu değil

Geçen yılın son çeyreğinde Türkiye ekonomisinin hızlı büyümesinin neden olduğu cari işlemler açığı artışını ileriye dönük bir risk olarak düşünen otoriteler parasal sıkılaştırmaya gitme kararı aldı. Önceleri bu niyet o denli açıkça ifade edilmemişti. Ama, sonradan niyetlerinin bu yönde olduğunu söylediler.
Anlaşılan alınan önlemlerin dozunun düşük kaldığı düşünüldü ki, yılın başlarında parasal sıkılaştırmanın bazı parametreleri yükseltildi. Kredi genişlemesinin yavaşlatılması için bankalar üzerine tehdide varan baskılar uygulandı. Bu önlemlerin çok başarılı olamayacağı çeşitli çevrelerce iddia edildiyse de, otoriteler tutundukları tavırda ısrarcı oldular.
Geriye baktığımızda, geçen yılın son üç ayından itibaren alınan parasal önlemlerin ekonomik büyümeyi yönlendirici bir etkisi olmadığını görüyoruz. Geçen yılın tümünde iç talep artışı bir önceki yıla göre yüzde 13.4 civarındaydı. Bu yılın ilk yarısında iç talep artışı geçen yıla göre yavaşlamadı, hızlandı. Geçen yılın ikinci yarısında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12.1 artan iç talep hızlanarak bu yılın ilk yarısında yüzde 15 arttı.

HABERİN DEVAMI

Yazarın Diğer Yazıları

Finans piyasalarındaki oynaklık 30 Kasım -1 Pazartesi Gelişmekte olan ekonomilere sermaye akımı 30 Kasım -1 Pazartesi Çin parası uluslararası ‘rezerv para’ mı oluyor? 30 Kasım -1 Pazartesi Çin ekonomisinde riskler 30 Kasım -1 Pazartesi Cari açık nereye kada düşer? 30 Kasım -1 Pazartesi