Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

Dış ticaret açığı yükseledursun mobilya sektörü ihracat fazlası veren Türkiye ekonomisi adına önemli bir sektör. Mobilya üretimi gerçekleştiren 61 şehir sadece yerli tüketicinin ihtiyacını karşılamakla kalmıyor Tunus'tan Çin'e; Türkmenistan'dan Nepal'e dünyayı Türk mobilyası ile tanıştırıyorlar. Fakat bu önemli sektörün gündeminde 2 önemli madde var. Sınırlanan taksit sayısı ve Dolar karşısında direnmeye çalışan TL. İstanbul Mobilya Fuarı'nda sektörün önde gelen isimleri ile gündemi konuştuk.


-Ahmet Güleç: Kredi kartı, sektörü kayıtdışından kurtarıyor

MOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, OVP'ye destek verdiklerini belirterek "Geleceğimizden yemememiz lazım. Ama mobilya sektörünün bir farklılığı var. Mobilya sektörü ihracat fazlası veriyor ve yerli malzeme kullanıyor. Bizim taksitlendirmeyi kredi kartı aracılığı ile yapmamız sektör açısından çok daha doğruydu. Kredi kartı taksitlendirmesi sektörü kayıtdışılıktan ve haksız rekabetten kurtarıyor. Üreticimiz de kredi kartını ucuz finans kaynağı olarak görüyordu. Ayrıca mobilya sektöründeki kredi kartı kullanımını başka sektörlerle kıyasladığımızda ise karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor: Giysinizi 1 yıllık, erzağınızı ise 1 aylık alırsınız. Fakat mobilyayı 9 yıl için alıyorsunuz. Dolayısı ile 9 - 10 yıl kullanılacak bir malın ücretinin çok kısa sürede ödenmesi tüketici için pek de kolay değil. En az 12 aylık taksitlendirmenin doğru olduğunu düşünüyoruz." açıklamasında bulundu.

-Davut Doğan: BDDK bize son dakika golü attı

"BDDK bize son dakika golü attı." diyen Doğanlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan konuyla ilgili "12 taksitle sınırlı kalsın diye çaba sarfettik. Taslakta 12 taksitti, son dakika golü ile taksit sayısı 9'a indirildi. Özellikle evlenecek çiftleri teşvik maksatlı taksit sayısının en az 12 olması gerekiyor. Beyaz eşyada 500 TL'ye bir ürün alabiliyorsunuz. Bunu 9 ya da 12 taksite böldürmek arasında çok fark olmayabilir. Fakat mobilya böyle değil. Bir ev ortalama 10 bin TL'ye döşeniyor ve 10 bin TL evlenecek bir çift için büyük bir rakam. Biz bu dönemde hem tüketiciyi korumak hem de satış hedeflerimizi tutturmak zorundayız. Stratejimizi de buna göre belirledik. Kurumsal büyük firmalar farklı seçenekler sunabiliyorlar fakat sektörün yüzde 70'ini oluşturan küçük ölçekli firmalar ise senetli satışlara kaymak zorunda kalabilirler. Senetli satış ise kayıtdışını özendirmek demektir. Dolayısıyla ekonominin ve devletin bu durumdan zararlı çıkacağına inanıyorum. Tasarrufu özendirmek için yola çıkıldı fakat zarar edileceğini düşünüyorum. 10. Kalkınma Planı'nda sektörün yüzde 50 kayıt dışı oranı ile çalıştığını zaten belirtmiştik." bilgisini aktardı.

-Mehmet Pınarbaşı: Evlilik hazırlığındaki tüketici zorlanırken komisyon oranı ise azalır

İder Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı, BDDK'nın taksit sınırlamasının senetli alışverişi ve bazı bankaların kredi verme oranını artıracağını belirtti. Mobilya sektöründe 9 taksitin özellikle evlilik hazırlığı içerisindeki tüketiciyi zorlayabileceğini belirten Pınarbaşı, fakat taksit sayısının düşmesinin ise komisyonları azaltacağını söyledi. Pınarbaşı, senetli satışa sıcak bakmadıklarını kredi kartlı satışta da tahsilatı ertesi gün gerçekleştirdiklerini vurguladı.

Mobilya sanayicilerinin şu ara gündemindeki bir diğer konu ise Merkez Bankası'nın müdahalede bulunmak zorunda kaldığı Dolar/TL kurundaki dalgalı seyir.

-Güleç: Bu seyir geçici

"Mobilya sektörü akıllı, rasyonel, dünyaya açık bir sektör. Dolayısıyla sektör oyuncuları da kurdaki bu volatil seyrin geçici olduğunu biliyorlar. Önemli olan istikrar. Biz ihracatımızı artırmaya devam edeceğiz." diyen MOSDER Başkanı Ahmet Güleç, "Mobilyacılar olarak biz önümüzdeki 10 yılı da planladık. 2023 yılında biz 10 milyar dolar ihracat ile dünyanın ilk 5 mobilya ülkesi arasında yer alacağız. Ekonomi Bakanlığı'nın Ür- Ge ve Turquality desteklerini çok iyi kullandık. Sektör girişimcilerimiz dünyayı dolaşıyor, mobilya, moda ve teknoloji fuarlarını takip ediyorlar. Dünyanın her yerinde aktif pazarlama yapıyorlar. Dolayısıyla dünyada bir trend bir yenilik varsa Türkiye bu yeniliği aynı anda yakalıyor. Bu yıl ihracatımızı yüzde 15 artırmayı hedefliyoruz. 2, 350 - 2,450 milyar dolar ihracat hedefliyoruz." bilgisini aktardı.

-Doğan: Korkunun ecele faydası yok

TL'nin Dolar karşsında değer kaybetmesinin sıkıntı kaynağı olduğunu belirten Doğan, "Dövizin enflasyon oranında büyümesi doğal, ama enflasyon üzerinde büyümesi ise anormal bir durum. Biz bu konuda ise iyimseriz. Bu sorundan da yara almadan fırsata çevirerek çıkmayı başarmak lazım. Korkunun ecele faydası yok, oturup dövünmenin de bir manası yok. Elimizi taşın altına koymamız lazım. Bu bizim bakış açımız. Müşteriye daha fazla önem vererek bu süreçten geçebiliriz. Örneğin ilk çeyrekte karsız bir politika izleyeceğiz. Bu açığımızı da yurtdışı pazarlarda kapatmayı hedefliyoruz. Teknoloji yatırımları yaptığımız için bizim de döviz borcumuz mevcut.  Fakat geçmiş dönemlere baktığımızda ise benim için tek önemli ölçüt kredilerin kapanmaması. Tüm kriz dönemlerinde krediler kapandı. 2001 krizinde krediler kapandı, bankalar kredileri geri çağırdı. Faizler gecelik yüzde 7500'e çıktı." bilgisini aktardı.

-Pınarbaşı: Dolar'daki yükseliş hammadde fiyatlarına yansır

Dolar'ın TL karşısında yükslemesinin ham madde fiyatlarına da ciddi oranda yansıyacağını vurgulayan Pınarbaşı, "Birçok ürün kumaşından süngerine zamlandı. Tüketici, maalesef Şubat ayının ortasından sonra hammade fiyatlarındaki artıştan kaynaklanan zamlı ürünler ile karşı karşıya kalabilir. Bu sebeple tüketicilere 14 Şubat'a kadar alışverişlerini tamamlamalarını öneriyoruz." bilgisini aktardı.

Mobilya üreticilerinin gündeminde taksit sayısında sınırlandırma ve kurun seyri var. Fakat mobilya fuarına baktığımızda bu gündem tüketicinin rağbetini pek de etkilememiş görünüyor.

-Güleç: 2 milyar dolar ihracata ulaştık

Bu yıl düzenlenen fuarın 10. fuar olduğunu belirten Ahmet Güleç, "Türkiye mobilya sektörü son 10 yılda dünyaya Türkiye'den dünyaya açılan en önemli sektörlerden biri oldu. Başta İnegöl olmak üzere Ankara, İstanbul, Kayseri, Düzce gibi şehirlerimiz başta olmak üzere yaklaşık 61 şehrimiz Türkiye'de mobilya üretiyor. Dışarıya açılmayı sağladık ve her yıl basamakları daha hızla çıkıyoruz. 2003 yılında 350 milyon dolar ihracatımız vardı, şimdi ise yıllık 2 milyar dolar ihracata ulaştık, yaklaşık 7 kat büyüttük. Sektör olarak her yıl dış ticaret fazlasını artırdık." bilgisini aktardı.

"Üreticilerden beklentimiz kesinlikle tasarımın olmazsa olmaz olduğunun bilincinde olmaları." diyen Güleç, "Tasarım gerçeğini bir yaşam biçimi olarak zihinlerine, hayatlarına, fabrikalarına, ürünlerine yerleştirmeleri lazım. Tasarım kavramı hayatımızın bir parçası olduğu sürece bizim ihtiyacımız olan hem katma değerimizi yükseltmiş oluruz hem dünyada henüz ulaşamadığımız ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi o katma değeri yüksek, büyük pazarlara ulaşma imkanını yakalarız hem de sektör olarak sürekliliğimizi sağlamış oluruz." açıklamasında bulundu.