Erdoğan: Kürtajı cinayet olarak görüyorum

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Biz hanım kardeşlerimizi, edilgen bir oy deposu olarak değil, bu milletin eşit fertleri, bu &uuml;lkenin birinci sınıf vatandaşı olarak g&ouml;rd&uuml;k. &Ccedil;ok iddialı s&ouml;yl&uuml;yorum, şu son 9,5 yılda hanım kardeşlerimizin hakları, yaşam şartları daha &ouml;nce hi&ccedil; bir iktidar d&ouml;neniminde olmadığı kadar ileriye gitmiştir dedi. Erdoğan, ASKİ Spor Salonu nda d&uuml;zenlenen AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi ndeki konuşmasında, kongrenin, T&uuml;rkiye nin ve d&uuml;nyanın t&uuml;m kadınları i&ccedil;in umuda, huzura, barışa ve hayırlara vesile olmasını diledi. Erdoğan, AK Parti Kadın Kolları nın 81 il, 892 il&ccedil;e, 169 belde de teşkilatı bulunduğunu, 2 milyon 591 bin &uuml;yesi ile de d&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k siyasi kadın &ouml;rg&uuml;tlerinden biri olduğunu s&ouml;yledi. Kadın kollarında g&ouml;rev alan herkese teşekk&uuml;r eden Başbakan Erdoğan, kongreye katılan yabancı konuklara da teşekk&uuml;r etti.Salondakilere Değerli yol arkadaşlarım diye seslenen Erdoğan, ş&ouml;yle konuştu: Siyasete atıldığım ilk g&uuml;nden itibaren, İstanbul da, İstanbul B&uuml;y&uuml;kşehir Belediye Başkanlığımın esnasında ve sonrasında hanım kardeşlerimizi her zaman siyasetin &ouml;znesi, siyasetin ayrılmaz bir par&ccedil;ası olarak g&ouml;rd&uuml;m. Toplumun yarısını teşkil eden kadınlar olmadan, siyasetin eksik kalacağına, &uuml;lkenin, milletin, insanlığın sorunlarının &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml;n m&uuml;mk&uuml;n olamayacağına hep y&uuml;rekten inandım. Kadınların sorunları &ccedil;&ouml;z&uuml;lmeden &uuml;lkenin sorunlarının &ccedil;&ouml;z&uuml;lemeyeceğine, kadınlar s&uuml;rece m&uuml;dahil olmadan &uuml;lkenin aydınlığa kavuşamayacağı d&uuml;ş&uuml;ncesinde oldum. 14 Ağustos 2001 de AK Parti yi kurarken de işte bu inan&ccedil;la, bu d&uuml;ş&uuml;nceyle, bu samimiyetle hareket ettik. Parti programımızda samimiyetle kadın dedik. Partimizi kurarken, kurucular kurulumuzu oluştururken, samimiyetle kadın dedik. Teşkilatımızı oluştururken, T&uuml;rkiye genelinde &ouml;rg&uuml;tlenirken, 3 Kasım se&ccedil;imlerine girerken se&ccedil;im beyannamemizde, milletvekili listemizde aynı şekilde kadın dedik. Kadın hakları dedik. Hanım kardeşlerimizin hak m&uuml;cadelesi dedik. Bug&uuml;n buradan şunu b&uuml;y&uuml;k bir samimiyetle ifade etmek istiyorum; T&uuml;rkiye nin bug&uuml;n ulaştığı seviyelerde sizlerin &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k emeğiniz var diyen Erdoğan, Siz kar demediniz, kış demediniz, yağmur, &ccedil;amur demediniz, yavrularınızı yeri geldi belki annelerinize bıraktınız, belki evde yalnız bıraktınız ama kapı kapı dolaştınız ve hep bizim muhafazakar demokrasi hareketimizi ev ev anlattınız ve bunun neticesini de elhamd&uuml;lillah 3 Kasım 2002 se&ccedil;imlerinden bu yana artarak devam eden bir performansla g&ouml;sterdiniz. T&uuml;rkiye nin elde ettiği başarılarda, elde ettiği rekorlarda sizin &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k katkınız var. Her birinize şahsım ve teşkilatım adına tek tek teşekk&uuml;r ediyorum şeklinde konuştu.Başbakan Erdoğan, konuşmasını ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: Tabii en başta evlatlarını bu vatanın istiklali i&ccedil;in, birliği, dirliği, kardeşliği i&ccedil;in şehit vermiş olan şehit annelerine buradan &ouml;zellikle teşekk&uuml;r ediyorum. Hepsini ş&uuml;kranla yad ediyor, şehitlerimize Allah tan rahmet diliyorum. &Uuml;lkemin t&uuml;m annelerine anne oldukları i&ccedil;in kalplerindeki analık sevgisini, y&uuml;reklerindeki o şefkati, merhameti bu topraklara c&ouml;mert&ccedil;e sundukları i&ccedil;in tek tek teşekk&uuml;r ediyorum. Bu &uuml;lkeyi b&uuml;y&uuml;tt&uuml;kleri i&ccedil;in iş&ccedil;i ve işveren hanım kardeşlerime, okuldaki &ouml;ğretmenlerimize, hastanedeki doktorlara, ebeye, hemşireye, hanım polis kardeşlerime, hanım asker kardeşlerime, sanat&ccedil;ı, sporcu, b&uuml;rokrat hanım kardeşlerime teşekk&uuml;r ediyorum. T&uuml;rkiye nin refahı, huzuru i&ccedil;in, eşitlik i&ccedil;in, adalet i&ccedil;in, hak i&ccedil;in m&uuml;cadele veren, haksızlık karşısında eğilmeyen yılmadan, yorulmadan, aydınlık yarınlar i&ccedil;in gayret g&ouml;steren t&uuml;m hanım kardeşlerime, sizlere teşekk&uuml;r ediyorum. - En b&uuml;y&uuml;k teşekk&uuml;r&uuml; AK Parti nin Kadın Kolları hak ediyor -En b&uuml;y&uuml;k teşekk&uuml;r&uuml; AK Parti nin Kadın Kolları nın hak ettiğini belirten Başbakan Erdoğan, &Ccedil;&uuml;nk&uuml; siz, şehit annelerinin, evladını yitirmiş acılı annelerin sesi oldunuz. Siz &ouml;telenen, horlanan, dışlanan ayrımcılığa uğrayan kadınların sesi, nefesi oldunuz. Siz yoksulların, siz yolda kalmışların, siz şiddete uğramış mazlumların yoldaşı, yol arkadaşı oldunuz. Siz sadece T&uuml;rkiye nin değil, Filistinli annelerin sesi oldunuz. Siz, Kud&uuml;s &uuml;n, Gazze nin, Ramallah ın, Kabil in, Bağdat ın, Saray Bosna nın, Şam ın, Halep in, Bingazi nin annelerinin, oradaki hanım kardeşlerimizin sesi, nefesi; onlarla birlikte atan y&uuml;reği oldunuz, işte onun i&ccedil;in sizlere teşekk&uuml;r ediyorum. Rabbime bana sizler gibi yol arkadaşları, dava arkadaşları i&ccedil;in nasip ettiği i&ccedil;in ş&uuml;krediyor, hamdediyor, Allah yolumuzu a&ccedil;ık etsin diyorum diye konuştu. AK Parti olarak en başından, Kadınlar i&ccedil;in siyaset değil, kadınlarla siyaset dediklerini belirten Başbakan Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: İ&ccedil;inde kadınların olmadığı bir hareketin, kadınların meselelerini &ccedil;&ouml;zemeyeceğini aynı duyarlılıkla ele alamayacağını s&ouml;yledik. Hanım kardeşlerimizin sorunlarını, onlarla beraber &ccedil;&ouml;zeceğiz dedik. H&uuml;k&uuml;metlerimiz d&ouml;neminde, T&uuml;rkiye nin her meselesinde hanım kardeşlerimizin g&ouml;r&uuml;şlerini aldık. Her meseleye, her &ccedil;&ouml;z&uuml;m s&uuml;recine hanım kardeşlerimizin hassasiyetlerini, dikkatlerini, g&uuml;&ccedil;lerini dahil ettik. Biz hanım kardeşlerimizi, edilgen bir oy deposu olarak değil, bu milletin eşit fertleri, bu &uuml;lkenin birinci sınıf vatandaşı olarak g&ouml;rd&uuml;k. &Ccedil;ok iddialı s&ouml;yl&uuml;yorum, şu son 9,5 yılda hanım kardeşlerimizin hakları, yaşam şartları daha &ouml;nce hi&ccedil; bir iktidar d&ouml;neniminde olmadığı kadar ileriye gitmiştir. Kadınlar ilk kez T&uuml;rkiye de s&uuml;re&ccedil;lere bu kadar yoğun, bu kadar g&uuml;&ccedil;l&uuml; bu kadar kararlı şekilde dahil olmuştur. Kadınlar hem kendi meseleleri, hem T&uuml;rkiye nin meselelerinde ge&ccedil;mişte hi&ccedil; olmadığı kadar aktif heyecanlı azimli olmuşlardır. - Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık -Hi&ccedil;bir siyasi partide bu şekilde kadın kongresinin g&ouml;r&uuml;lemeyeceğini ifade eden Erdoğan, Hi&ccedil; bir siyasi partinin bu kadar d&uuml;zenli bir şekilde il, il&ccedil;e, genel merkez kadın kolları kongresini g&ouml;remezsiniz. Bunlar demokrasiyi konuşur, biz ise demokrasiyi yaşarız. Aramızdaki fark budur. 12 Haziran 2011 se&ccedil;imlerinde Meclis e giren kadın milletvekilleri oranı y&uuml;zde 14,3 oldu. Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık, belediyelerimizde, il genel, belediye meclislerinde daha b&uuml;y&uuml;k oranlarda g&ouml;rev &uuml;stlendiler dedi. B&uuml;rokrasinin her kademesinde kadınları teşvik ettiklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: 2004 yılında Anayasa nın 90 ve 10. maddelerini değiştirdik. Kadınlara y&ouml;nelik eşitsizliğe anayasal d&uuml;zeyde son verdik. 2010 yılında 12 Eyl&uuml;l halk oylamasında 10. maddeye bir ek yaparak, eşitliğin de &ouml;tesine ge&ccedil;ip, kadınlara pozitif ayrımcılık getiren adımlar attık. Diğer partiler ne dedi o zaman. Biz evet derken, onlar hayır dedi. Kadına pozitif ayrımcılığa diğer partilerin 3 &uuml; de hayır dedi. Bunlar kadınımızı istismar ettiler. TBMM de yasal noktada &ccedil;ok &ouml;nemli reformlar ger&ccedil;ekleştirdik. Ailenin korunmasına dair kanunu değiştirdik, Meclis te kadın erkek fırsat eşitliği komisyonunu faaliyete ge&ccedil;irdik. Ge&ccedil;tiğimiz yıl Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı nı kurduk. Bunların yanında &ccedil;alışan hanım kardeşlerimiz i&ccedil;in s&uuml;t izninden, &uuml;cretsiz izne kadar &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k kolaylıklar getirdik. En son 8 Mart ta kadına y&ouml;nelik şiddetin &ouml;nlenmesine dair kanunu &ccedil;ıkardık. Kadına kalkan o insafsız o vicdansız, o insanlık dışı elleri en ağır şekilde cezalandırmanın yolunu a&ccedil;tık. - Eğitimi &uuml;lkemizin t&uuml;m kadınlarına ulaştırmanın gayreti m&uuml;cadelesi i&ccedil;inde olduk- Eğitim alanında da devrim niteliğinde reformlar ger&ccedil;ekleştirdiklerini belirten Başbakan Erdoğan, 2002 de ilk&ouml;ğretimde kızların okullaşma oranı neydi biliyor musunuz? Y&uuml;zde 88. Bug&uuml;n y&uuml;zde 99. Nereden nereye diye konuştu. 2002 de y&uuml;ksek &ouml;ğretimde kadın oranının y&uuml;zde 12 olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti: Bug&uuml;n bu oran y&uuml;zde 33 e &ccedil;ıktı. Kampanyalarla teşviklerle desteklerle eğitimi &uuml;lkemizin t&uuml;m kadınlarına ulaştırmanın gayreti m&uuml;cadelesi i&ccedil;inde olduk. Eşimle beraber Haydi Kızlar Okula Kampanyası nı başlattık ve okula g&ouml;nderilmeyen yavrularımızın okullara g&ouml;nderilmesinin &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;tık. Mesleki eğitimle kadınlarımızı &ccedil;alışmaya, &uuml;retmeye teşvik ettik. &Ccedil;alışan kadınlara vergiden sigorta primine, sosyal g&uuml;venceden işsizlik sigortasına kadar bir&ccedil;ok alanda destek sağladık. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bu meselenin &ccedil;&ouml;z&uuml;m yoluna girmesinden sadece ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;, sadece onun siyasi uzantıları değil bu meselenin &ccedil;&ouml;z&uuml;l&uuml;yor olmasından bazı &uuml;lkeler rahatsız, bazı &ccedil;evreler rahatsız, bazı odaklar rahatsız. Sadece silah t&uuml;ccarları değil ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml; bir taşeron olarak kullanan, ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;ne ihale veren &uuml;lkeler, &ccedil;evreler T&uuml;rkiye d&uuml;şmanları bundan rahatsız dedi.Erdoğan, ASKİ Spor Salonu nda d&uuml;zenlenen AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi ndeki konuşmasında, Doğu ya ve G&uuml;neydoğu ya tarihinde olmayan yatırımları yaptıklarını s&ouml;yledi.Başbakan Erdoğan, 10 yıl &ouml;nce sorsaydılar, Hakkari ye havaalanı gidecek, inanırlar mıydı? Iğdır a havaalanı yapılacak deseydiler inanırlar mıydı? Şırnak a havaalanı yapılacak deseler inanırlar mıydı? Ama buyrun, bak şimdi Iğdır havaalanına kavuşuyor. Hakkari Y&uuml;ksekova da havaalanı yapılıyor ama onlar yapılmamasını istiyor, engellemeye kalktılar, devam ediyor. Şırnak ta havaalanı yapılıyor diye konuştu.Bunları engellemelere rağmen yaptıklarını ve yapacaklarını ifade eden Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: Onlar bir iş makinesi yakacak, iki tane koyacağız, iki yakacak, d&ouml;rt koyacağız ve biz bu işi bitireceğiz. Niye? &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bizim hedefimizde buralarda yaşayan kardeşlerimiz var. B&uuml;t&uuml;n benim oradaki vatandaşım, ne olursa olsun bu hizmeti almaya layıktır. Batıda ne varsa orada da onlar olacak. İstanbul a, Ankara ya, İzmir e ne yaptıysak, aynı oranda hatta ge&ccedil;mişin ihmallerini telafi etmek amacıyla fazla fazla da olsa Diyarbakır a, Van a, Muş a, Bitlis e bu yatırımları yaptık. &Ccedil;ankırı nın, &Ccedil;orum un, Kırıkkale nin, Trabzon un sorunlarını &ccedil;&ouml;zerken eş zamanlı olarak Şırnak ın, Batman ın, Tunceli nin, Mardin in, Erzurum un da sorunlarını &ccedil;&ouml;zd&uuml;k. Demokratik ve k&uuml;lt&uuml;rel haklar konusunda t&uuml;m yasak&ccedil;ı uygulamaları ellerinin tersiyle ittiklerini vurgulayan Erdoğan, Oy kaygısıyla değil, siyasi kaygılarla değil, birer kardeşleri olarak K&uuml;rt kardeşlerimize de y&uuml;reğimizi a&ccedil;tık. Biz dedik ki ge&ccedil;miş geride kalmıştır. İnkar, ret, asimilasyon geride kalmıştır dedik. AK Parti ile yeni bir s&uuml;re&ccedil; başlamıştır dedik. Biz kardeşiz dedik. Biz biriz, beraberiz dedik. Biz dedik ki Gelin kucaklaşalım. Kardeşler arasında hesaplaşma olmaz, helalleşme olur dedik. Gelin helalleşelim. Bunu da başardık. 75 milyon bu topraklar &uuml;zerinde biriz, beraberiz, kardeşiz. Bu &uuml;lke hep birlikte bizim &uuml;lkemiz, bu bayrak hep birlikte bizim bayrağımız diye konuştu.- Kimse boş h&uuml;lyalar peşinde koşmasın -Afyon dan yola &ccedil;ıkarken attıkları d&ouml;rt başlığın tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, millet kavramının bir etnik yapıyı oluşturmadığını veya ifade etmediğini s&ouml;yledi.Millet i&ccedil;erisinde &ccedil;ok değişik etnik unsurlar olduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti: Nitekim, ilk Meclis te Gazi Mustafa Kemal in de ifadesi ilgin&ccedil;tir. Meclis i g&ouml;stererek Buradaki bu mevcudunuz, Anasır-ı İslamiye yi teşkil etmektedir diyordu. Yani İslami unsurları oluşturuyor diyordu. Bakınız nereden nereye geldik. Şimdi millet kavramını değişik yerlere &ccedil;ekiyorlar. &Ccedil;ekmeyin. Bu millet tek millet. Bunun i&ccedil;in de bu &uuml;lkede ne kadar etnik unsur varsa bu tek milletin i&ccedil;inde yerini alıyor. Bu vatan bizim vatanımız. Bu vatanın i&ccedil;erisinde ameliyata, operasyona m&uuml;saade etmeyiz. Kimse &ouml;yle boş h&uuml;lyalar peşinde koşmasın. O t&uuml;r hesaplar peşinde koşmasın. O hesaplar kusura bakmayın &ccedil;ok kısa yoldan geri d&ouml;ner. Tek bayrak dedik niye? T&uuml;rk bayrağı, g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml;z o renk şehidimizin kanıdır. Hilal, bağımsızlığımızın ifadesidir, &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z&uuml;n ifadesidir. Yıldız, şehitlerimizin ifadesidir. Her yıldız bir şehittir, bunu b&ouml;yle biliniz. Bu bayrağın anlamından daha g&uuml;zeli olabilir mi? Bu bayrağa karşı alternatif aranabilir mi? Onun i&ccedil;in Akif ne diyor, Bayrakları bayrak yapan &uuml;st&uuml;ndeki kandır. Toprak eğer uğrunda &ouml;len varsa vatandır diyor. Onun i&ccedil;in de biz işte bu yola b&ouml;yle &ccedil;ıktık. Bizi diğerlerinden ayıran da bu ve b&ouml;yle de devam edeceğiz. Bu vatan uğrunda hepimizin toprağa d&uuml;şm&uuml;ş canları var. - Samimiyetimizi g&ouml;rd&uuml;ler onun i&ccedil;in de destekliyorlar -K&uuml;rt k&ouml;kenli vatandaşların bu oyunu bozduklarını, BDP yi bunun rahatsız ettiğini dile getiren Erdoğan, Bizim samimiyetimizi g&ouml;rd&uuml;ler onun i&ccedil;in de bizi Doğu da da G&uuml;neydoğu da kardeşlerimiz ciddi manada destekliyor. Oraya yaptığımız yatırımlarla demokratik k&uuml;lt&uuml;rel haklarla ne kadar samimi ne kadar i&ccedil;ten ne kadar hasbi olduğumuzu g&ouml;r&uuml;yorlar dedi.AK Parti nin &ouml;zellikle G&uuml;neydoğu ve Doğu daki teşkilatlarına seslenen Erdoğan, ş&ouml;yle konuştu: Ev ev dolaşacaksınız, ev ev dolaşacağız ve b&uuml;t&uuml;n bu yapılanları, b&uuml;t&uuml;n kardeşlerimize anlatacağız. BDP nin, PKK nın oy deposu olmaktan oraları &ccedil;ıkaracağız, hep beraber. Benim G&uuml;neydoğu daki, Doğu daki kardeşlerim PKK nın tehditlerine de Allah ın izniyle bir g&uuml;n gelecek dur diyecekler. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; Her g&uuml;n &ouml;lmektense bir g&uuml;n &ouml;l&uuml;r&uuml;z diyecekler ve bir kere &ouml;l&uuml;r&uuml;z. İşte AK Parti nin hedef olmasının, hedef haline getirilmek istenmesinin nedeni budur. AK Parti bu meseleyi &ccedil;&ouml;zd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in, &ccedil;&ouml;z&uuml;yor olduğu i&ccedil;in belli &ccedil;evreleri rahatsız etmiş durumdadır. Burada a&ccedil;ık a&ccedil;ık s&ouml;yl&uuml;yorum, bu meselenin &ccedil;&ouml;z&uuml;m yoluna girmesinden sadece ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;, sadece onun siyasi uzantıları rahatsız değil. Bu meselenin &ccedil;&ouml;z&uuml;l&uuml;yor olmasından, a&ccedil;ık s&ouml;yl&uuml;yorum, bazı &uuml;lkeler rahatsız, bazı &ccedil;evreler rahatsız, bazı odaklar rahatsız. Sadece silah t&uuml;ccarları değil, ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml; bir taşeron olarak kullanan, ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;ne ihale veren &uuml;lkeler, &ccedil;evreler, T&uuml;rkiye d&uuml;şmanları bundan rahatsız. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ben sezaryenle doğuma karşı olan bir Başbakanım ve bunların &ouml;zellikle planlı yapıldığını biliyorum. Bunun, bu &uuml;lke n&uuml;fusunun artmaması i&ccedil;in atılan adımlar olduğunu biliyorum. K&uuml;rtajı bir cinayet olarak g&ouml;r&uuml;yorum ve bu ifademe karşı &ccedil;ıkan bazı &ccedil;evrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum; yatıyorsunuz, kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her k&uuml;rtaj bir Uludere dir diyorum dedi.Erdoğan, partisinin ASKİ Spor Salonu nda d&uuml;zenlenen Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi nde yaptığı konuşmada, Haydi Kızlar Okula Kampanyası nı başlatarak, okula g&ouml;nderilmeyen kız &ccedil;ocukların okula g&ouml;nderilmesinin &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;tıklarını s&ouml;yledi. Mesleki eğitimle kadınların &ccedil;alışmaya, &uuml;retmeye teşvik ettiklerini, &ccedil;alışan kadınlara vergiden sigorta primine, sosyal g&uuml;venceden işsizlik sigortasına kadar bir&ccedil;ok alanda destek sağladıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, sağlık alanında da &ouml;nceliklerinin kadınlar ve &ccedil;ocuklar olduğunu, kadınlar ve &ccedil;ocuklar lehine sağlık sistemini yeniden inşa ettiklerini, kadınların ihtiya&ccedil;ları olduğunda başlarını sokabilecekleri evlerin sayısını 57 ye, kapasitesini de bin 227 ye &ccedil;ıkardıklarını s&ouml;yledi.Şartlı eğitim, şartlı sağlık, şartlı gebelik yardımlarını 1 milyon anneye ulaştırdıklarını anlatan Erdoğan, 3 milyar liraya yakın yardımı bizzat annelerin hesabına yatırdıklarını bildirdi. Sosyal politikalar noktasında kadınlarla birlikte tarih yazdık diyen Başbakan Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: D&uuml;n uluslararası, Birleşmiş Milletler in bir toplantısında bir ifade kullandım, yine kullanıyorum. Ben sezaryenle doğuma karşı olan bir Başbakanım ve bunların planlı yapıldığından, &ouml;zellikle planlı yapıldığını biliyorum. Bunun bu &uuml;lke n&uuml;fusunun artmaması i&ccedil;in atılan adımlar olduğunu biliyorum. Bunun bir taraftan da kendilerine mali kaynak teşkil etmesi i&ccedil;in atılan adımlar olduğunu biliyorum ve bununla bu &uuml;lkenin n&uuml;fusu bir yerde donduruluyor. K&uuml;rtajı bir cinayet olarak g&ouml;r&uuml;yorum, k&uuml;rtajı bir cinayet olarak g&ouml;r&uuml;yorum ve bu ifademe karşı &ccedil;ıkan bazı &ccedil;evrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum; yatıyorsunuz, kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her k&uuml;rtaj bir Uludere dir diyorum.Anne karnında bir yavruyu &ouml;ld&uuml;rmenin doğumdan sonra &ouml;ld&uuml;rmeyle ne farkı var? Soruyorum size. Bunun m&uuml;cadelesini hep birlikte vermeye mecburuz. Bu milleti d&uuml;nya sahnesinden silmek i&ccedil;in sinsice bir plan olduğunu biliyoruz. Bu milletin &ccedil;oğalması i&ccedil;in asla bu oyunlara prim vermemeliyiz. Biz, siyasi rant peşinde değiliz. Bizim tek hesabımız var, bu millet muhasır medeniyetler seviyesinin &uuml;zerine &ccedil;ıkacak, &ccedil;ıkmalıdır. Bunun i&ccedil;in de gen&ccedil;, dinamik n&uuml;fusa ihtiyacımız var. Bilesiniz ki insan ekonominin temelidir, insan varsa sermaye, emek var, insan varsa t&uuml;ketim, &uuml;retim var. İnsan yoksa bunların hi&ccedil;biri yok. Onun i&ccedil;in &ccedil;ok gayret edeceğiz, gen&ccedil; n&uuml;fusu artırmanın gayreti i&ccedil;erisinde olacağız. Aksi takdirde 2037 de ihtiyar bir n&uuml;fusla gerileme d&ouml;nemine başlarız. - Yolsuzluların olduğu bir iktidarda bunlar olabilir mi? Başbakan Erdoğan, T&uuml;rkiye nin şu anda tırmanan bir &uuml;lke olarak d&uuml;nyada &ouml;rnek g&ouml;sterildiğini ve bu y&uuml;kselişin 2023 te T&uuml;rkiye yi d&uuml;nyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokacağını belirterek, yeni bir uygulama başlattıklarını, eşi vefat eden kadınlara her iki ayda bir 500 lira karşılıksız yardım yaptıklarını kaydetti. Erdoğan, bu uygulamadan 114 bin kadının yararlandığını, 80 bin kadının da incelemesinin devam ettiğini s&ouml;yledi. Ana muhalefet partisinin lideri, lider demeyelim genel başkanı, ikide bir &ccedil;ıkıyor yolsuzluklardan bahsediyor, sevsinler seni d&uuml;r&uuml;st adam diyen Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: Yolsuzluların olduğu bir iktidarda bunlar olabilir mi? Kalkacaksın bu kadar insana iki ayda bir bu maaşı vereceksin, 7 milyon 200 bin yavrumuza s&uuml;t dağıtacaksın, 15 bin 600 kilometre duble yolu 9 yıla sığdıracaksın, kalkacaksın 170 bin derslik yapacaksın ve kalkacaksın bu &uuml;lkeyi havaalanlarıyla donatacaksın, 46 noktaya ulaşım sağlayacaksın. Bu d&ouml;nemde 81 vilayetin hepsine &uuml;niversite kuracaksın, şu anda 166 tane &uuml;niversitemiz var. Geldiğimizde bu sayı 76, şimdi 166. - Muhalefet hep kadın hakları dedi, ama bu &uuml;lkenin kadınlarını hep ağlattı - Başbakan Erdoğan, AK Parti nin bug&uuml;ne kadar dile getirdiği konularda istismara m&uuml;saade etmediğini ve bundan sonra da etmeyeceğini belirterek, şunları kaydetti: On yıllar boyunca muhalefet hep, kadın hakları dedi, hak m&uuml;cadelesi dedi. Ancak bu &uuml;lkenin kadınlarını, annelerini hep ağlattılar. Kızlar okusun dediler, ne yazık ki &uuml;niversite kapısından kızlarımızı &ccedil;evirdiler. Demokrasi dediler, &ouml;zg&uuml;rl&uuml;k dediler, ama yasakları kısıtlamaları savundular. Kadın dediler ama kadını tahkir ettiler, kadına kameralar &ouml;n&uuml;nde şiddeti reva g&ouml;rd&uuml;ler. Biz yasakları tek tek kaldırdık&ccedil;a, Anayasa Mahkemesi &ouml;n&uuml;nde, Danıştay &ouml;n&uuml;nde sıraya girip, yasakların devamını istediler. Kim? CHP. Hi&ccedil; kimse kusura bakmasın, artık benim hanım kardeşimi, kız kardeşimi hi&ccedil; kimse, ama hi&ccedil; kimse &uuml;niversite kapısından geri &ccedil;eviremez. Artık bu gayretlerin i&ccedil;erisine girenler olursa anlayın ki bu şizofrenik bir vakadır. Bu &uuml;lkede faşizan baskılar AK Parti ile AK Parti nin ger&ccedil;ekleştirdiği demokratik reformlarla geri gelmemek &uuml;zere kaldırılmıştır. Hi&ccedil; kimse, ama hi&ccedil; kimse bu &uuml;lkenin evlatları arasında ayrımcılık yapamaz, buna hakkı yoktur, haddi de yoktur. Bug&uuml;n kongre dolayısıyla geniş anlamda hasbihalde bulunduklarını, dertleştiklerini, ortak dertleri istişare ettiklerini ifade eden Erdoğan, Burada T&uuml;rkiye nin kanayan yarasını, ortak acısını t&uuml;m samimiyetimizle, kalbimizle, y&uuml;reğimizle konuşacak, her zaman olduğu gibi g&ouml;n&uuml;l diliyle bu meseleye yaklaşacağız dedi.- AK Parti bu meseleye y&uuml;reğini koydu, g&ouml;vdesini koydu -Bir s&uuml;redir ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml;n &ouml;zellikle g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerini ve AK Parti yi hedef aldığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, konuşmasını ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: Bakınız 12 Haziran se&ccedil;imleri &ouml;ncesinde Kastamonu da konvoyumuza al&ccedil;ak&ccedil;a saldırdılar. Hakkari de, Adana da, Diyarbakır da, Mersin de bir&ccedil;ok il ve il&ccedil;e teşkilatlarımıza, se&ccedil;im b&uuml;rolarımıza saldırdılar. AK Parti milletvekillerine, hanım milletvekillerine şiddet uygulamaya &ccedil;alıştılar, AK Parti teşkilatlarında g&ouml;rev alan kardeşlerimizi, onların yakınlarını hedef aldılar, gerek ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml; gerekse uzantıları, a&ccedil;ıklamalarında bildirilerinde AK Parti yi hedef g&ouml;sterdiler. Diyarbakır da partimizin il&ccedil;e başkanının ka&ccedil;ırılması &uuml;zerine, BDP li bayan milletvekili şunları s&ouml;yl&uuml;yor, diyor ki; bu t&uuml;r şeyler savaş s&uuml;re&ccedil;lerinde olabiliyor . Bu, Parlamento nun &ccedil;atısı altında bir bayan milletvekili, ismini vermeye gerek yok. Yani partimizin bir il&ccedil;e başkanına y&ouml;nelen bu ter&ouml;r eylemini adete savunuyor, destekliyor. Aynı BDP milletvekili ge&ccedil;tiğimiz yıl, Hakkari de 24 askerimizin şehit edilmesinin ardından, savaşta her iki tarafta insanlar yaşamını yitirebilir diyerek, benzer bir tavır ortaya koymuştu. Bu ne bi&ccedil;im yaklaşımdır, yani asker şehit edilince, polis şehit edilince normaldir, AK Partili y&ouml;netici ka&ccedil;ırılınca, şehit edilince normaldir, ama BDP yanlısı, PKK &ouml;nderi &ouml;ld&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; zaman anormaldir. Bunlara destek &ccedil;ıkan medyaya da sesleniyorum; siz bu &uuml;lkede neyin avukatlığına soyunduğunuzun farkında mısınız? Siz, bu &uuml;lkede sizin can g&uuml;venliğinizi sağlayan polis, asker şehit ediliyor da onları savunmuyorsunuz, ama onları şehit edenleri belli bir kılıf i&ccedil;erisinde savunuyorsunuz. Ter&ouml;rle m&uuml;cadele s&uuml;recinde g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerimizin yaptıkları hatalar i&ccedil;in d&uuml;nyayı ayağa kaldıranlar, ter&ouml;ristlerin askerimize, masum sivillere, AK Partililere karşı giriştikleri saldırıları normal olarak g&ouml;r&uuml;yorlar. Bunun &uuml;zerinde ben t&uuml;m kardeşlerimin d&uuml;ş&uuml;nmesini istiyorum. Bu nokta &uuml;zerinde hassasiyetle durmanızı istiyorum. Sadece sizlerin değil, aziz milletimizi, bizi ekranları başında izleyenlerin bunu d&uuml;ş&uuml;nmelerini, bunun &uuml;zerinde durmalarını istiyorum. Neden AK Parti, neden AK Parti teşkilatı, mensupları, AK Parti politikaları hedef alınıyor. Bu sorunun cevabı &ccedil;ok ama &ccedil;ok basit, &ccedil;&uuml;nk&uuml; AK Parti bu meseleye y&uuml;reğini koydu, g&ouml;vdesini koydu onun i&ccedil;in. - Bizim kitabımızda K&uuml;rt kardeşlerimizi inkar yok -Başbakan Erdoğan, T&uuml;rkiye yi ter&ouml;rden kurtarmak i&ccedil;in &ccedil;ok kararlı bir duruş sergilediklerini, geri adım atmadıklarını, atmayacaklarını dile getirerek, AK Parti Programında Doğu ve G&uuml;neydoğu Meselesi başlığı altında sorunu da &ccedil;&ouml;z&uuml;m yollarını da son derece sağlıklı bir şekilde ortaya koyduklarını s&ouml;yledi.Diyarbakır da 2005 yılında yaptığı bir konuşmada meseleyi &ccedil;&ouml;zeceklerine dair millete s&ouml;z verdiklerini anımsatan Başbakan Erdoğan, 2007, 2009 se&ccedil;imlerinde, 12 Eyl&uuml;l halk oylaması ve son olarak da 12 Haziran se&ccedil;imlerinde milletin kendilerine bu meseleyi &ccedil;&ouml;z yetkisi verdiğini, kendilerinin de b&uuml;t&uuml;n samimiyetleriyle ve boyutlarıyla meselenin &uuml;zerine gittiklerini vurguladı.Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: İnkar, ret ve asimilasyon politikalarını reddettiğimizi a&ccedil;ık a&ccedil;ık belirttik. Bizim kitabımızda K&uuml;rt kardeşlerimizi inkar yok, onları reddetmek yok, bizim kitabımızda K&uuml;rt kardeşimizi asimile etme gibi bir anlayış yok. Biz K&uuml;rd&uuml;yle, T&uuml;rk&uuml;yle, Lazıyla, &Ccedil;erkeziyle, G&uuml;rc&uuml;s&uuml;yle, Abazasıyla, Romanıyla, Boşnağıyla, Arnavutuyla bu &uuml;lkede biriz beraberiz ve biz, yaradılanı yaradandan &ouml;t&uuml;r&uuml; seviyoruz. Zaten bunları rahatsız eden bu. Hi&ccedil; bir zaman PKK sorunu ile K&uuml;rt sorununu birbirine karıştırmayın. PKK sorunu başka bir olay, K&uuml;rt sorunu başka bir olay. Onun i&ccedil;in ben artık diyorum ki; K&uuml;rt sorunu bitmiştir, artık benim K&uuml;rt vatandaşlarımın sorunları vardır. O sorunu da biz zaten her ge&ccedil;en g&uuml;n bitiriyoruz, onun i&ccedil;in ortaya bir proje koyduk, bu projenin adı da Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi dir. Tarihinde olmayan yatırımları biz Doğu ya da G&uuml;neydoğu ya da yaptık. Eski rakamla 25 katrilyon civarında yatırımı biz G&uuml;neydoğu ve Doğu ya yaptık. Allah aşkına 10 yıl &ouml;nce sorsalardı, Hakkari ye havaalanı gidecek, inanırlar mıydı? - Sakarya ben sizi biliyorum. Siz, Anadolu nun saf &ccedil;ocuğusunuz -Konuşması sırasında zaman zaman tezah&uuml;rat yapan Sakarya, Erzurum ve Siirt teşkilatlarındaki kadınlara seslenen Başbakan Erdoğan, Sakarya ben sizi biliyorum. Siz, saf &ccedil;ocuğusunuz Anadolu nun biliyorum. Masum Anadolu nun saf &ccedil;ocuğu olduğunuzu biliyorum, &ccedil;ırpındığınızı, yırtındığınızı anlıyorum. Onun i&ccedil;in oturma ayağa kalk diyorum. Erzurum, dadaşlar sizi de biliyorum. Dadaşın kadınının da ne kadar g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir g&ouml;steri i&ccedil;erisinde olduğunu biliyoruz. Siirt, sizi de anlıyorum, sizler eniştenizi yalnız bırakmadınız, beraber y&uuml;r&uuml;d&uuml;k bu yollarda o y&uuml;zden size ş&uuml;kranlarımı iletiyorum diye konuştu.Konuşmasında Vanlı kadınlara seslenen ve Van da inşa edilen konutları Ağustos ayında sahiplerine teslim edeceklerini bildiren Erdoğan, Van, ağlamıyoruz değil mi? Depremin g&ouml;zyaşlarını sildik değil mi? Er&ccedil;iş te de sildik değil mi? İnşallah yeni Van ı inşa ediyoruz, &ccedil;ok daha farklı şekilde Van ı inşa ediyoruz, Van geleceğe &ccedil;ok daha farkla, umutla bakacak. Kısa bir zaman sonra Van a ziyarete geliyoruz, sizlerle beraber olacağız dedi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bu topraklar &uuml;zerinde ne ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml;n ne de onun uzantılarının, sempatizanlarının, kuklalarının operasyon yapmasına asla m&uuml;saade etmeyeceğiz. &Ccedil;&ouml;z&uuml;mden vazge&ccedil;meyecek, &ccedil;&ouml;z&uuml;m i&ccedil;in m&uuml;cadeleden bir adım bile geri adım atmayacağız dedi.Erdoğan, ASKİ Spor Salonu nda d&uuml;zenlenen AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi ndeki konuşmasında, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ni başlatırken Anneler ağlamasın , Anneliğin siyaseti, anneliğin ideolojisi yoktur dediklerini hatırlattı.Kayseri Pınarbaşı nda d&uuml;n gencecik bir polisin şehit olduğunu belirten Erdoğan, Allah rahmet eylesin. Ailesinin, yakınlarının, Emniyet teşkilatımızın, milletimizin başı sağ olsun. &Ccedil;ok sayıda kardeşimiz yaralandı, her şeyden habersiz sokakta oyun oynayan &ccedil;ocuklarımız yaralandı. Allah onlara da inşallah acil şifalar nasip etsin şeklinde konuştu.Başbakan Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: Uludere yi konuşanlar, burayı niye bug&uuml;n gazete sayfalarına d&ouml;kmediniz, niye bunları yazmadınız, yazmıyorsunuz? İşte buyurun, canlı bombalarla geldiler, orada polis karakolu ve lojmanların &ouml;n&uuml;nde bunu patlattılar, 50 kilo patlayıcıyla. Niye bunları yazmıyorsunuz, niye bunları konuşmuyorsunuz? İster konuşun, ister konuşmayın ama AK Parti sizin o yazılarınızın, sizin o k&ouml;şelerinizde akıttığınız m&uuml;rekkebin anlamını &ccedil;ok iyi biliyor. Ve buna karşı da m&uuml;cadelemizi sonuna kadar s&uuml;rd&uuml;receğiz. Pınarbaşı nda şehit olan Ahmet Ceben in ağabeyinin de daha &ouml;nce şehit olduğunu &ouml;ğrenmenin, &uuml;z&uuml;nt&uuml;lerini kat kat artırdığını dile getiren Erdoğan, Bir anne d&uuml;ş&uuml;n&uuml;n ki iki oğlunu da bu vatan i&ccedil;in şehit vermiş. Değerli anneler, siz bu acıyı bilirsiniz. Siz evlat acısının nasıl bir şey olduğunu anne olarak, anne y&uuml;reği taşıyan, ayağının altına cennet serilmiş varlıklar olarak &ccedil;ok ama &ccedil;ok iyi bilirsiniz. Ocağına ateş d&uuml;şen ailelerin y&uuml;rek acısını sizler &ccedil;ok ama &ccedil;ok iyi anlarsınız dedi.-Başbakan Erdoğan ı duygulandıran mektup-Bir annenin, şehit oğluna yazdığı mektuptan &ccedil;ok duygulandığını anlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: Bir anne şehit oğluna mektup yazıyor. O mektubu gidiyor, şehit evladının mezar taşına yapıştırıyor. &Ccedil;ok ilgin&ccedil;. Anneler G&uuml;n&uuml; sensiz ge&ccedil;se de orada seni benden alamadılar &Ouml;zhan. Sen hep i&ccedil;imdesin, sen hep g&ouml;z&uuml;mdesin, sen hep &ouml;z&uuml;mdesin, sen hep bayrağımda, ay yıldızımsın. Dahası var mı? Her &ouml;zel g&uuml;nde sen hep baş tacımsın. Sen sevincimde &ccedil;ığlığım, h&uuml;zn&uuml;mde g&ouml;zyaşımsın. D&ouml;rd&uuml;nc&uuml; Anneler G&uuml;n&uuml; n&uuml; de sensiz kutluyorum. Sen bana gelemedin ama ben sana geldim yavrum. Bana sevin&ccedil;le yolladığın resimlerine bakarak okşayıp &ouml;p&uuml;yorum. Mutlaka beni g&ouml;r&uuml;yor ve duyuyorsun. Sen &ccedil;ok hisli bir &ccedil;ocuksun. Anneler yanılmazlar &Ouml;zhanım. Bana 21 yıl dolu dolu annem diyerek beni &ouml;d&uuml;llendirdiğin i&ccedil;in sana binlerce teşekk&uuml;r ederim. Oğlum, komandom, seni unutmadım asla. İşte anne bu, anne duygusu bu. Bundan &ouml;tesi var mı? Bu s&ouml;zlerin &uuml;st&uuml;ne daha ne s&ouml;ylenebilir? Bu anaya bu acıyı yaşatmaya kimin ne hakkı var? Bir anneye bu acıyı yaşatan, bu ağıdı yaktıran, bu mektubu yazdıran o kalleşlerin, o al&ccedil;akların ruhu olabilir mi, kalbi olabilir mi, beyni olabilir mi? - Seni annene g&ouml;t&uuml;receğiz diye ikna ettiler -G&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerinin, bir ter&ouml;risti Seni annene g&ouml;t&uuml;receğiz diye ikna ettiğini anlatan Erdoğan, Mağaradan zavallı bir &ccedil;ocuk &ccedil;ıktı. 5 yıldır annemi g&ouml;rm&uuml;yorum dedi. B&ouml;yle zalimlik d&uuml;nyanın neresinde var. Bir mağarada &ouml;rg&uuml;tten ka&ccedil;an 5 ter&ouml;rist kadına haftalarca işkence yaptılar. Ardından &ouml;ld&uuml;rd&uuml;ler ve g&ouml;md&uuml;ler. Bir sene boyunca annelerine, babalarına haber vermediler. İranlı bir başka ter&ouml;rist kadın bunların ailelerine haber verince katliam ortaya &ccedil;ıktı. Olay ortaya &ccedil;ıkınca alay edercesine Bu kızlar gazdan zehirlenip &ouml;ld&uuml;ler diye a&ccedil;ıklama yaptılar diye konuştu.Birka&ccedil; g&uuml;n &ouml;nce ter&ouml;ristlerin telsiz konuşmalarının yayınlandığına işaret eden Erdoğan, Kandil den talimat geliyor, Yaralıları bırakın diyorlar, İnfaz edin diyorlar. Kendi arkadaşları i&ccedil;in bunları s&ouml;yleyecek kadar, bunları yapacak kadar al&ccedil;aklar, hainler, insanlıktan nasipsizler değerlendirmesinde bulundu. Başbakan Erdoğan, Burada tekrar ediyorum, anneliğin ideolojisi yoktur, anneliğin siyaseti yoktur. Annelik, şehitlik derecesinde mertebelerin en y&uuml;cesi, en kutsalı, en m&uuml;bareğidir. Anneliğin ırkı da yoktur. Ama bu &uuml;lkede kadına anne demeyi hazmedemeyenler de vardır. Bunu da biliyorsunuz dedi.- Operasyon yapmalarına asla m&uuml;saade etmeyeceğiz - Ne şekilde istismar ederlerse etsinler, ne şekilde yaparlarsa yapsınlar bizim kardeşliğimizi, birliğimizi, b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z&uuml; asla ve asla bozamazlar diyen Başbakan Erdoğan, bu topraklar &uuml;zerinde ne ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml;n ne de onun uzantılarının, sempatizanlarının, kuklalarının operasyon yapmasına asla m&uuml;saade etmeyeceklerini vurguladı. Erdoğan, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: &Ccedil;&ouml;z&uuml;mden vazge&ccedil;meyeceğiz, &ccedil;&ouml;z&uuml;m i&ccedil;in m&uuml;cadeleden bir adım bile geri adım atmayacağız. Bakın a&ccedil;ık a&ccedil;ık s&ouml;yl&uuml;yorum, biz bu yola milletimizle &ccedil;ıktık, sizlerle &ccedil;ıktık. Biz bu yolda milletimizle beraber y&uuml;r&uuml;yoruz, varsın bir kısım medya bizimle olmasın, varsın siyaset&ccedil;iler istismar siyaseti yapsın, hi&ccedil;bir tehdide, hi&ccedil;bir tahrike, hi&ccedil;bir provokasyona yurt i&ccedil;inde ya da yurt dışında y&uuml;r&uuml;t&uuml;len hi&ccedil;bir kampanyaya boyun eğmeden biz bu milli birlik ve kardeşlik s&uuml;recini sonuna kadar g&ouml;t&uuml;receğiz. &Ccedil;ok ağır konuşuyorum, bu &uuml;lkede maalesef uluslararası &ccedil;eteliğin taşeronluğunu yapanlar var. Bu &uuml;lkede en masum, en acı, en trajik olayları bile istismar edecek kadar g&ouml;z&uuml; d&ouml;nm&uuml;ş, y&uuml;reği kararmış siyaset&ccedil;iler var. Bu &uuml;lkede şehit cenazeleri &uuml;zerinden rant devşirmeye niyetlenecek, kadar aklını, vicdanını yitirmiş siyaset&ccedil;iler var. K&uuml;rt meselesini bu boyutlara taşıyan CHP dir. Yasakla, inkarla, ihmalle Doğu ya, G&uuml;ney Doğu ya on yıllar boyunca &uuml;vey evlat muamelesi yapanlar CHP dir. Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi nin &ouml;n&uuml;nde adeta bir duvar gibi duran yine CHP dir. Bug&uuml;n &ccedil;ıkmışlar, acı bir olayı, trajik bir olayı istismar ederek buradan rant devşirmeye &ccedil;alışıyorlar. -Bir tek T&uuml;rk bayrağı a&ccedil;madan miting yaptılar-CHP nin 12 Eyl&uuml;l halk oylaması &ouml;ncesi BDP ile aynı safı tuttuğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, 12 Haziran &ouml;ncesi Hakkari ye gittiler. Bir tek T&uuml;rk bayrağı a&ccedil;madan miting yaptılar. Ka&ccedil;ıncı parti oldular buna rağmen d&ouml;rd&uuml;nc&uuml; parti oldular Hakkari de. İşte şimdi de BDP ile birlikte ortaklaşa aynı safta istismar siyaseti y&uuml;r&uuml;t&uuml;yorlar. Benim milletim kimin ne olduğunu &ccedil;ok iyi biliyor. Benim K&uuml;rt kardeşim, artık BDP nin de CHP nin de i&ccedil; y&uuml;z&uuml;n&uuml;, asıl niyetini, kanlı siyasetini g&ouml;r&uuml;yor ve anlıyor. Biz bu istismar siyasetine boyun eğmeyeceğiz. Biz &uuml;lkemiz &uuml;zerinde hi&ccedil; kimsenin operasyon, ameliyat yapmasına m&uuml;saade etmeyeceğiz dedi.AK Parti nin, AK Parti iktidarının K&uuml;rt meselesi ve ter&ouml;rle m&uuml;cadele konusundaki &ccedil;izgisinin değişmediğini ve değişmeyeceğini bildiren Başbakan Erdoğan, 14 Ağustos 2001 de ne dedilerse, o g&uuml;nden bu g&uuml;ne ne yaptılarsa bundan sonra da aynı &ccedil;izgide devam edeceklerini vurguladı. Demokratik adımları atmayı, kardeşliği pekiştirmek i&ccedil;in aynı azimle y&uuml;r&uuml;meyi, hız kesmeden yatırımları s&uuml;rd&uuml;receklerini anlatan Erdoğan, hukukun dışına asla &ccedil;ıkmadan ter&ouml;rle kararlı şekilde m&uuml;cadele edeceklerini kaydetti. Sınırda n&ouml;bet bekleyen, operasyonlarda g&ouml;ğs&uuml;n&uuml; siper eden, &uuml;lkesi vatanı i&ccedil;in cansiparane m&uuml;cadele veren g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerine, istihbarat birimlerine millet adına teşekk&uuml;r eden Erdoğan, g&ouml;z&uuml; yolda oğullarını, eşlerini, babalarını, nişanlılarını bekleyen vatandaşlara da sabır diledi. Erdoğan, Dualarınızı eksik etmeyin, sizin desteğiniz arkamızda olduğu s&uuml;rece bilin ki emanetinizi gururla, cesaretle taşıyacak. Biz bu işi nihayete erdireceğiz dedi.- Partimiz yine en g&uuml;&ccedil;l&uuml; parti, yine CHP yerini korumaya &ccedil;alışıyor -&Ouml;nlerinde &ouml;nemli bir se&ccedil;im olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, İnşallah &ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki yerel se&ccedil;imlere de tıpkı 3 Kasım se&ccedil;imleri &ouml;ncesi olduğu gibi yine heyecanla, coşkuyla, umutla gireceğiz. Kibre, gurura, b&ouml;b&uuml;rlenmeye, tepeden bakmaya asla mahal vermeyeceğiz. Rehavete asla m&uuml;saade etmeyeceğiz. İlk g&uuml;n&uuml;n heyecanıyla y&uuml;r&uuml;yeceğiz bu yolda dedi.Partisinin kamuoyu araştırmalarıyla s&uuml;reci bilimsel olarak takip ettiğini belirten Başbakan Erdoğan, ş&ouml;yle konuştu: Partimiz yine en g&uuml;&ccedil;l&uuml; parti, yine CHP yerini korumaya &ccedil;alışıyor. MHP aynı şekilde &ouml;yle, diğeri aynı şekilde. Biz milletimizle kucaklaşmaya milletimizle muhabbete devam edeceğiz. Sizden tek ricam şu; Durmak yok, yola devam. Nifakı, fitneyi, fesadı asla ve asla yanımıza yaklaştırmayacağız. Ben demeyeceğiz, biz diyeceğiz. Enaniyeti, kıskan&ccedil;lığı, hırsı ayaklarımızın altında &ccedil;iğneyeceğiz. Bir kez daha emekleriniz katkılarınız, destekleriniz i&ccedil;in teşekk&uuml;r ediyorum. -Beraber y&uuml;r&uuml;d&uuml;k biz bu yollarda- Konuşmasının sonunda salondakileri ayağa kalkmaya davet eden Başbakan Erdoğan, Beraber y&uuml;r&uuml;d&uuml;k biz bu yollarda şarkısının s&ouml;zlerini &ouml;nce kendisi s&ouml;yledi, sonra da salondakilere tekrarlattı.AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı G&uuml;ldal Akşit, Başbakan Erdoğan a, Osmanlı d&ouml;neminden kalma dışı g&uuml;m&uuml;ş işleme k&ouml;stekli bir saat, eşi Emine Erdoğan a ise y&uuml;z&uuml;k hediye etti. Başbakan Erdoğan, hediyeden dolayı Kadın Kolları &uuml;yelerine teşekk&uuml;r etti.Kongereye, Başbakan Erdoğan ın kızı S&uuml;meyye Erdoğan, Başbakan yardımcıları Ali Babacan, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, &Ccedil;evre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Aile ve Sosyal Politikalara Bakanı Fatma Şahin, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Eğitim Bakanı &Ouml;mer Din&ccedil;er, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Gen&ccedil;lik ve Spor Bakanı Suat Kılı&ccedil;, G&uuml;mr&uuml;k ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, AK Parti Genel Başkan yardımcıları, milletvekilleri, İstanbul B&uuml;y&uuml;kşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Ankara B&uuml;y&uuml;kşehir Belediye Başkanı Melih G&ouml;k&ccedil;ek ve yabancı kadın parlamenterler katıldı.Başbakan Erdoğan, salondan ayrılırken de dışarıda kendisini bekleyen partilileri yanlarına gidip selamlayarak, taleplerini dinledi. Başbakan Erdoğan, bir partilinin &ccedil;ocuğunu kucağına alıp sevdi.

Erdoğan: Kürtajı cinayet olarak görüyorum

Başbakan Erdoğan, "Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum ve her kürtaj bir Uludere'dir diyorum" dedi

Öne Çıkanlar