Yüksek büyüme istihdam yarattı

Mayıs ayı istihdam verileri yaşadığımız y&uuml;ksek oranlı b&uuml;y&uuml;me ortamının işg&uuml;c&uuml; piyasasına olumlu etki yaptığını g&ouml;steriyor.Mayıs ayındaki y&uuml;zde 9.4 oranındaki işsizlik oranı bir ay &ouml;ncesine g&ouml;re y&uuml;zde 0.5 puan iyileşmeye işaret ediyor. Ge&ccedil;en yıl aynı d&ouml;nemdeki y&uuml;zde 11 oranındaki işsizlik oranından ise 1.6 puan daha d&uuml;ş&uuml;k.Bu gelişme işsizlik oranını olumsuz y&ouml;nde etkileyen işg&uuml;c&uuml;ne katılma ve istihdam oranındaki artışlara karşın ger&ccedil;ekleşmiş. İşg&uuml;c&uuml; piyasasına girenler ve &ccedil;alışanların sayıları artmış, buna karşı işsizlik oranı d&uuml;şm&uuml;ş.Hemen hatırlatalım: Bu durum ABD ekonomisinde tam tersi bir şekilde ortaya &ccedil;ıkıyor. ABD de işg&uuml;c&uuml;ne katılma oranı ve &ccedil;alışma yaşındaki n&uuml;fus azalırken işsizlik oranı h&acirc;l&acirc; y&uuml;zde 9 larda s&uuml;regidiyor. B&uuml;y&uuml;me istihdam yaratmıyor. OLUMLU GELİŞMELERİstihdamı sağlayan sekt&ouml;rlerin başında inşaat dahil hizmetler ve tarım sekt&ouml;r&uuml; geliyor. Grafikten de izleneceği gibi sanayi sekt&ouml;r&uuml;ndeki istihdam artışı daha yavaş.Kanımca b&uuml;y&uuml;menin bu kez istihdam dostu olmasının nedenini grafik bize g&ouml;steriyor.İ&ccedil; talep kaynaklı hızlı b&uuml;y&uuml;me tarım ve hizmetler sekt&ouml;rlerini daha fazla kişiyi istihdam etmeye zorluyor. Buna karşı dış talep zayıfsa sanayi sekt&ouml;r&uuml; istihdam artışı a&ccedil;ısından daha temkinli davranıyor. Dış talebin artışını bekliyor.Bu nedenle de b&uuml;y&uuml;menin hem i&ccedil; hem de dış talebe dayalı bir bi&ccedil;imde dengeli olması istihdam a&ccedil;ısından da arzulanan bir durum. Bu genellemenin T&uuml;rkiye i&ccedil;in ge&ccedil;erli olduğunu bir kez daha g&ouml;zl&uuml;yoruz.Kadınların işg&uuml;c&uuml;ne katılma oranının y&uuml;zde 29.8 e y&uuml;kselmesi de olumlu bir gelişme olarak karşımıza &ccedil;ıkıyor. Bu oranın 2009 yılının mayıs ayında y&uuml;zde 26.6 olduğu dikkate alındığında kadınların &ccedil;alışanlar i&ccedil;inde payının artması her a&ccedil;ıdan sağlıklı bir tabloyu ortaya &ccedil;ıkarıyor.T&uuml;m bunlara karşı işsizlik oranının y&uuml;zde 9 larda s&uuml;regitmesi, işsizlik sorununun h&acirc;l&acirc; ciddiyetini koruduğuna işaret ediyor.Sorun orta d&ouml;nemli ve kanımca cari işlemler a&ccedil;ığından da &ouml;nemli bir konumda. Cari işlemler a&ccedil;ığını ş&ouml;yle ya da b&ouml;yle &ccedil;&ouml;zebilirsiniz. Ancak işsizlik oranını y&uuml;zde 9 lardan y&uuml;zde 7 lere d&uuml;ş&uuml;rmeniz uzun zaman alır.Hele işg&uuml;c&uuml;ne katılma oranı giderek artarken ve b&uuml;y&uuml;me yavaşlarken bu s&uuml;re&ccedil; daha da g&uuml;&ccedil;leşir. *** Merkel-Sarkozy zirvesiBug&uuml;n Almanya Başbakanı Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy bir araya gelip krizi konuşacaklar.Kimse &ouml;nemli ve &ccedil;arpıcı bir karar beklemiyor. S&uuml;slenmiş kelimelerle dolu bir bildiri yayınlayacakları ise kesin.Ancak bu laflarla sorunların &ccedil;&ouml;z&uuml;lemeyeceği ve ileride ka&ccedil;ınılmaz g&ouml;r&uuml;nen bir krizin &ouml;nlenemeyeceği belli. Euro B&ouml;lgesi ne dahil &uuml;lkelerin garantisini taşıyan Eurobond gibi bir aracı &ccedil;ıkararak krize mani olmayı bile politik d&uuml;ş&uuml;ncelerle reddeden Alman ve Fransız liderlerin ne konuşacaklarını ben de merak ediyorum.