Avrupa'nın altınları

Euro B&ouml;lgesi nin bor&ccedil; sorunu malum. &Ouml;zellikle Alman yetkililerin &uuml;lke ve banka kurtarma işlemlerine soğuk bakmaları işi giderek &ccedil;ıkmaza soktu.Oysa Avrupa nın mevcut zenginlikleri ve kaynaklarının, karşılaştığı sorunların &uuml;stesinden gelebilecek nitelikte olduğuna kuşku yok. Bunlardan biri de ellerinde bulunan altın rezervi.Altın fiyatları b&ouml;ylesine y&uuml;kseklere tırmanırken ve altın Avrupalı siyaset&ccedil;iler i&ccedil;in vergi m&uuml;kellefinin parası olarak nitelendirilemeyecek bir kaynak niteliği taşırken, bunların yeterince kullanılmamasının nedenlerini anlamak g&uuml;&ccedil;.Tarihsel olarak Avrupa nın merkez bankaları altın varlıklarını uzun yıllardır rezerv olarak ellerinde tutmuşlardır. Halen de d&uuml;nyanın en fazla altın rezervine sahip 10 kurumundan 4 tanesi Euro B&ouml;lgesi nde bulunmakta. D&uuml;nyadaki toplam altın rezervlerinin y&uuml;zde 60 ına yakın kısmına Avrupa merkez bankaları sahip.En son verilere g&ouml;re Avrupa Merkez Bankası ve Euro B&ouml;lgesi ndeki 17 merkez bankasının elinde bulunan altın toplamı 10.800 ton. Altının ons fiyatını 1700 dolardan hesapladığımızda, 400 milyar Euro luk bir değer ortaya &ccedil;ıkıyor. K&uuml;&ccedil;&uuml;msenecek bir tutar değil. En b&uuml;y&uuml;k altın rezervlerine sırasıyla Almanya, İtalya ve Fransa sahip. Parasal değer olarak Almanya 130 milyar, İtalya ve Fransa ise her biri 95 milyar Euro luk altın rezervlerine sahip. Sorunlu &uuml;lkeler olan Yunanistan, Portekiz ve İrlanda nın da Euro B&ouml;lgesi nin toplam rezervinin y&uuml;zde 7 si gibi ufak tefek miktarları ellerinde tuttukları da verilerden anlaşılıyor. ALTINDAN YARARLANMAKPeki b&ouml;ylesi bir kaynağa sahip Avrupa bundan neden faydalanamıyor?Burada sadece altınları satarak kaynak elde etmekten bahsetmiyorum. Finans piyasalarında farklı bir&ccedil;ok ara&ccedil; var. Bunları kullanmak olası.Ayrıca b&ouml;ylesi b&uuml;y&uuml;k miktarda altını piyasalarda istenildiği zamanda ve bir kerede satmak g&uuml;&ccedil;t&uuml;r. Piyasa oyuncuları bu kadar altını almak i&ccedil;in yeterli likidite ya da krediye sahip olsalar bile b&ouml;yle bir durumda fiyatları hemen d&uuml;ş&uuml;r&uuml;rler. Altın piyasası bir anda karışır. K&uuml;&ccedil;&uuml;k miktarlarda yapılacak satışlar ise amaca hizmet etmez. &Ccedil;abuk ve zamanında satış yaparak bor&ccedil; sorununa &ccedil;are aramak gerekir.Avrupa nın altınlarını değerlendirecek farklı mekanizmalardan bazıları şunlar olabilir:■ Alıcılarla ikili g&ouml;r&uuml;şmeler sonucu satış yapılabilir.■ Altın rezervleri teminat g&ouml;sterilip piyasalardan fon sağlanabilir.■ Avrupa Finansal İstikrar Fonu na bu altınları kullanma yetkisi verilebilir.■ Altına bağlı tahvil &ccedil;ıkarılabilir.Bu se&ccedil;eneklerin listesini uzatmak m&uuml;mk&uuml;n. Ancak ilk etapta gerekli olan şey, Avrupalı liderlerin bu konuda karar vermesi.Esas sorun da bu. *** K&uuml;reselleşen d&uuml;nyada spor ve etikK&uuml;reselleşme s&uuml;reci derinleştik&ccedil;e bu hıza ayak uydurmakta g&uuml;&ccedil;l&uuml;k &ccedil;eken konular birer birer ortaya &ccedil;ıkıyor.Bunlardan biri de etik ya da ahlaki kurallar. Ne yazık ki bu noktada k&uuml;reselleşme &ccedil;ok yavaş y&uuml;r&uuml;yor. H&acirc;l&acirc; yerel d&uuml;ş&uuml;n&uuml;p hareket ediliyor.&Ouml;rneğin, futbol gibi bir&ccedil;ok spor dalı &ccedil;ok &ouml;nceden globalleşti. Ancak sporun etik kuralları aynı d&uuml;zeye ulaşamadı. &Ccedil;oğu yerel kaldı.Son Fenerbah&ccedil;e olayında bunu g&ouml;zledik. Etiği bir kenara bırakarak yerel yasa ve kurallarla işi taca atarak &ccedil;&ouml;zmeye kalkan T&uuml;rkiye Futbol Federasyonu, UEFA nın sert ikazıyla karar almak zorunda kaldı.Bunu baştan d&uuml;ş&uuml;n&uuml;p ona g&ouml;re hareket etseydi, bu kadar ağır itibar kaybı gibi bir sorunla karşı karşıya kalmazdık.