Advertisement
HABERLER ABONE OL

Bakan Bilgin, Çalışma Ekonomisi Araştırma Topluluğu'nun 35. yıl prorgamında yaptığı konuşmada ücretlilere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, "Temmuz ayında bütün çalışanların yüzünü güldürecek, enflasyona karşı devletim benim yanımda dedirtecek bir düzenlemeyi, Türkiye gerçekleştirecek durumdadır." ifadelerini kullandı.

Bilgin, Temmuz döneminde çalışan ve emekli maaşlarına ilişkin yürütülen çalışmalar hakkında şunları kaydetti:

"Şunu da görmemiz ve bilincinde olmamız gerekiyor, o da şu; Türkiye ekonomik dalgalanmalara, enflasyonlara rağmen bu büyümeyi sürdürüyor. O halde enflasyonun tahribatına karşı çalışanları ve emeği korumak bizim vazifemiz. Zaten bunu kamuoyuna Cumhurbaşkanımız, defalarca tebliğ ettiler, biz emeği, çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz, yani önümüzde Temmuz dönemi var. Sadece kamu emeklileri ile kamu çalışanlarıyla değil özel sektör emeklileri, eski Bağ-Kur'lular, çeşitli kurumlarda bulunan emekliler de dahil hepsini kapsayan sadece enflasyon farkını değil onların sosyal konumlarını destekleyecek bir çalışmayı sürdürüyoruz. Yani Temmuz ayında, bütün çalışanların yüzünü güldürecek hiç olmazsa 'enflasyona karşı benim devletim benim yanımda' dedirttirecek bir düzenlemeyi de Türkiye gerçekleştirecek durumdadır. Enflasyonist dönemlerde insanların karamsar olması, fiyatların baskısı karşısında yaşadıkları sorunlar önemlidir ama daha önemlisi şudur, bunları aşacağımıza dair inancımız, bunları aşacağımıza dair elimizdeki verilerdir. Bu veriler de Türkiye'nin üretim gücünden kaynaklanmaktadır."

Ipsos tarafından gerçekleştirilen Antikriz Raporu’ndan derlenen verilerle bu hafta; emlak piyasası mercek altında alındı.

Derlenen verilere göre, açıklanan enflasyon oranında kira artış oranlarına rağmen ev sahiplerinin yüzde 35’i kiracılarından bu oranın üzerinde bir artış talebinde bulundu. Bu oran kontrat güncellemesi zamanı gelenlerde yüzde 51 oldu. Ve resmi kira artışı üzerinde bir taleple karşılana kiracıların yüzde 73’ü bu oranı kabul etmek zorunda kaldı.

Yarışı artış yapmakta zorlandı

Kiracıların yüzde 51’inin son bir sene içinde kiralarına yapılan artış, gelirlerindeki artıştan daha yüksek. Gelirlerindeki artışın kira artışından daha yüksek olduğunu söyleyenlerin oranı ise sadece yüzde 14. Her 10 kiracıdan dördü kira ve gelirlerindeki artışın aynı oranda olduğunu söylüyor.

Bütçesine uygun ev bulamayacakların oranı yüzde 86

Kiracıların yüzde 86’sı taşınmak durumunda kalsalar aynı semtte ihtiyaçlarına ve bütçelerine uygun bir ev bulamayacakları görüşünde. Bu konuda zorlamayacağını düşünenlerin oranı sadece yüzde 14.

Kiracıların yüzde 48’i oturdukları semtten memnun. Diğer taraftan her 4 kiracıdan biri oturduğu semtten de memnun değil. Oturduğu semtten memnun olduğu halde oturduğu apartmandan memun olmayan kiracıların oranı yüzde 41.

Her 10 kişiden üçü kiracı

Günümüzde araştırmamıza katılan bireylerin yüzde 36’sı kendi evlerinde oturduğunu belirtirken, kiracı olarak oturduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 33. Ve kirada oturan bireylerin yüzde 69’u oturdukları eve son 5 sene içinde taşındığını belirtilen, yüzde 31 5 seneden daha uzun süredir oturdukları evde kiracı olduğunu söylüyor.

10 kiracıdan üçü, beş yıldan eski kiracı

Ipsos Türkiye CEO’su Sidar GEDİK verilerle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; Yüksek enflasyon, hayat pahalılığı tüketim tercihlerinde doğal değişimler yaratıyor. Son dönemde gerek konut fiyatlarındaki, gerekse kira bedellerindeki artışlar dikkat çekici. 1-10 Haziran tarihleri arasında konuya dair bir araştırma yaptık. Araştırmamızın katılımcılarının üçte biri kiracı olduğunu belirttiler. Her on kiracıdan üçü, beş yıldan eski kiracı. Her iki kiracıdan birinin ödediği kiradaki artış gelirindeki artıştan fazla. Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen resmi oranın üzerinde kira artış talebi ile karşılaşan kiracıların dörtte üçü bunu kabul ediyor. Temel nedenlerden biri ise her on kiracıdan dokuzunun taşınmak zorunda kalsa mevcutta oturduğu semtte bütçesine göre başka bir kiralık ev bulamayacağını düşünmesi.