Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Önde gelen merkez bankaları 7 yıl boyunca faizi sıfıra yakın tutarak ve tahvil alım programlarıyla finansal piyasaları güçlendirdikten sonra, yeni yılın yaklaşması ile birlikte, daha az sakinleştirici bir konumda olacaklar.

Fed faiz artırımlarına başladı ve İngiltere Merkez Bankası da sırada olabilir. Bu durum da likiditeyi düşürmekle kalmıyor, bir politika kazasından korkan yatırımcıların da gerilmesine neden oluyor. Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Japonya Merkez Bankası teşvikleri piyasaların beklentilerinin altında kalırken, tekrar hayal kırıklığı yaratabilir.

1990'dan bu yana para politikalarında ilk uluslararası ayrışma da belirsizliği artırıyor ve tahvil alım gibi geleneksel olmayan araçların ne kadar güçlü olduğu konusunda kuşkulara neden oluyor.

Londra merkezli hedge fon SLJ Macro Partners kurusu Stephen Jen, "Politika çarpıklıkları azalırken veya yok olurken, yerçekimi, varlık fiyatlarında tekrar devreye girebilir" dedi.

Önümüzdeki yıl olacaklardan bir örnek görmek istersek, 3 Aralık günü olanlara bakabiliriz. Yatırımcılar, Draghi'nin şahin açıklamalarından yola çıkarak AMB'nin geri alımı genişletmesini yeterli bulmamıştı. Euro da karar sonrasında 2009'dan bu yana en büyük günlük kazancını yaşamıştı. Almanya 10 yıl vadeli tahvil faizleriyse son 4 yılın en büyük yükselişini kaydetmişti.