ASELSAN'ın sipariş listesi büyüdü
ASELSAN'ın elinde 2015 sonunda 4,3 milyar dolarlık sipariş bulunurken, geçen yılın sonunda bu rakam 6,2 milyar dolara ulaştı
Türkiye'nin savunma sanayisindeki amiral gemilerinden ASELSAN, geçen yıl sipariş defterine yurt içinde ve dışında yeni işler ekledi. ASELSAN'ın elindeki işlerin ekonomik büyüklüğü 2016'da bir önceki yıla göre yüzde 44 artarken, 6,2 milyar dolarlık sipariş büyüklüğüne ulaşıldı.
Şirketin 2016 çalışmalarını kapsayan Yönetı̇m Kurulu Faalı̇yet Raporu, ASELSAN'ın savunma sanayisinde üstlendiği sorumluluğu ve ulaştığı ekonomik büyüklüğü ortaya koydu.
Son açıklanan verilere göre, 2015 yılında en çok savunma harcaması yapan 5 ülke ABD, Çin, Suudi Arabistan, Rusya ve Birleşik Krallık olarak sıralandı. Son beş yılda ABD’nin savunmaya ayırdığı kaynaklar azalırken Çin, Rusya, Suudi Arabistan ve bölge olarak da Asya-Okyanusya’da savunmaya ayrılan kaynaklarda artış yaşandı.
Türkiye’nin yıllık savunma harcaması, kur etkisi nedeniyle aynı dönemde 17,1 milyar dolardan 15,3 milyar dolara geriledi. Yurt içindeki bu küçülmeye rağmen, yıllar itibarıyla şirketin aldığı yeni proje sayısı arttı.
Sektörün doğası gereği savunma projeleri yıllara yaygın projelerden oluşuyor. Ayrıca bir sistem projesinin başlangıcından teslimatına kadar geçen süre ortalama 4-5 yılı buluyor.
Şirketin uzun vadeli planlarla hareket eden ve bu doğrultuda imza altına alınmış sözleşmeli yıllara yaygın proje tutarı geçen yıl 2015'e göre yüzde 44 arttı. ASELSAN'ın elinde 2015 sonunda 4,3 milyar dolarlık sipariş bulunurken, geçen yılın sonunda bu rakam 6,2 milyar dolara ulaştı. Bu siparişler 2025 yılına kadar uzanan bir dönemi kapsıyor.
Gelirler yüzde 36 arttı
Şirket çalışmaları, "Haberleşme ve bilgi teknolojileri", "Savunma sistem teknolojileri", "Radar ve elektronik harp sistemleri", "Mikroelektronik güdüm ve elektro-optik" ve "Ulaşım, güvenlik, enerji ve otomasyon" temel faaliyet alanlarında sürdürülüyor.
Şirket proje gelirleri, ilgili satış sözleşmesinin içerdiği şartlara göre, siparişe dayalı üretim, seri üretim mamul satışı, hizmet, ticari mallar ve hak ediş sözleşmeli satışları içeriyor. Satış koşulları sözleşme özelinde değişiklik gösteriyor.
ASELSAN geçen yıl faaliyet alanlarında toplam 3 milyar 768 milyon 116 bin liralık satışa imza attı. Bu satışların 3 milyar 282 milyon 712 bin lirası yurt içi, 485 milyon 404 bin lirası ise yurt dışı satış olarak gerçekleştirildi.
2015 yılındaki 2 milyar 780 milyon liralık satış rakamı dikkate alındığında bu alandaki artış miktarı yaklaşık yüzde 36'yı buldu.
Konsolide kur farkından arındırılmış Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kar ise geçen yıl yüzde 19 arttı.
Çok yönlü büyüme stratejisi
Hedef bölge/ülkeler belirlenerek ve bu pazarlara odaklanılarak yoğun pazarlama faaliyetleri yürütülmesi, doğrudan satışın yanı sıra hedef ülkelerde ortak üretim, teknoloji transferi, platform üreticisi uluslararası firmalar ile üçüncü ülkelere satışlara yönelik stratejik açılımlar, sürdürülebilir büyüme hedefinin önemli unsurlarını oluşturuyor.
Yüksek teknoloji gerektiren sivil elektronik alanlarında faaliyet göstermek üzere şekillenen yapılanma da bu hedefle paralellik taşıyor.
Daha fazla alt yüklenici
Şirketin ana müşterisini, başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları oluşturuyor. Bu durum, şirketin faaliyetlerinin genel olarak kamu talepleri doğrultusunda yönlendirilmesini beraberinde getiriyor. Yurt dışı satışların artırılmasına ve mevcut bilgi birikiminin sivil sektörlere de taşınmasına yönelik yapılan çalışmalarla bu konudaki riskin azaltılması amaçlanıyor.
Çok sayıda yerli ve yabancı tedarikçi ve alt yüklenici ile çalışan ASELSAN için malzeme kalitesi ve tedarik sürekliliğinin sağlanması büyük önem taşıyor. Tedarikçi ve alt yüklenicilerin istenilen teknik yeterliliğe, uzmanlığa ve performansa ulaşamamasından kaynaklanan riskin azaltılması amacıyla güçlü bir yan sanayi alt yapısına sahip olma konusuna büyük önem veriliyor. Bu kapsamda, çalışılan alt yüklenici firma sayısının artırılması sağlandı.
Şirket bünyesinde, özellikle birlikte çalışılan, ihracat yapılan ülkelerin politik, ekonomik durumu ve bunların olası etkilerini takip ederken, küresel gelişmelere ilişkin projeksiyonlar yapılıyor. Bu doğrultuda mevcut ve olası gelişmelerin etkilerini en aza indirecek stratejiler ve finansal tedbirler sürekli olarak değerlendiriliyor ve uygulanıyor.