Ekonomistler güçlü çıkan büyüme verisini değerlendirdi
Ekonomistler üçüncü çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.1 büyüyen GSYH verisini değerlendirdi
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, Türkiye ekonomisinin 3'üncü çeyrekte yüzde 11,1 ile 2011 yılının ilk üç çeyreğinde görülen yüzde 11'li yıllık büyüme rakamlarından sonra en yüksek GSYH artışını gösterdiğini söyledi.
Tokalı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk iki çeyreğe ait büyüme oranlarının sırasıyla yüzde 5,2'den yüzde 5,3'e ve yüzde 5,1'den yüzde 5,4'e yukarı yönlü revize edilmesiyle, 9 ayda yıllık bazda yüzde 7,4'lük büyümenin söz konusu olduğunu belirtti.
Tokalı, geçen yılın 3'üncü çeyreğinde yıllık bazda yüzde 0,8 daralan Türkiye ekonomisinin, bu yılın aynı döneminde yüzde 11,1 ile 2011 yılının ilk üç çeyreğinde görülen yüzde 11'li yıllık büyüme rakamlarından sonra en yüksek GSYH artışını gösterdiğini kaydetti.
2017'nin tamamına ilişkin büyüme tahminlerini yüzde 5,6'dan yüzde 7,5'e çıkardıklarını, 2018 beklentisini ise yüzde 4 seviyesinde koruduklarını belirten Tokalı, takvim etkilerinden arındırılmış verilerde de, yıllık bazda 3'üncü çeyrekte yüzde 9,6 ve 9 aylık dönemde yüzde 7,2'lik önemli artışların söz konusu olduğunu vurguladı.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış olarak da 2014 yılının 3'üncü çeyreğinden itibaren 8 çeyrek aralıksız büyüdükten sonra geçen yılın 3'üncü çeyreğinde daralan ekonominin, takip eden 4 çeyrektir tekrar büyüme trendinde olduğunu ifade eden Tokalı, şunları kaydetti:
"Büyüme verilerine sektörel bazda bakıldığında, sanayi üretimindeki arındırılmamış yüzde 13,7 ve arındırılmış olarak yüzde 10'luk artış rakamlarının büyüme verilerinde yüzde 14,8'lik katma değer artışı olarak yansıdığını izliyoruz. Son çeyreğe güçlü başlangıç ve kasım verilerine ilişkin olumlu sinyaller doğrultusunda, son çeyrekte de sanayinin büyüme oranının yüksek tek haneli seviyelerde olabileceğini tahmin ediyoruz. Hizmetler tarafında 3'üncü çeyrekte, inşaat ile bilgi ve iletişim öne çıkanlar arasında. Diğer taraftan, finans sektörü 2012'nin 3'üncü çeyreğinden beri ilk defa yıllık bazda daralmaya işaret ediyor."
- "Güçlü talebin kalıcılığına özel sektör ikna oldu"
QNB Finansinvest Başekonomisti Burak Kanlı da büyüme görünümüne dair pozitif sürprizlerin gelmeye devam ettiğini, söz konusu veriyle yılın genelini yüzde 6,5 ve üzeri büyüme ile kapatma olasılığının yüksek olduğunu vurguladı.
Yatırım talebi ve makine teçhizat yatırımlarında da güçlü artış gözlendiğini kaydeden Kanlı, "Bu çok önemli. Bunu, güçlü talebin kalıcılığına dair özel sektörün de ikna olduğunun göstergesi olarak yorumlayabiliriz." dedi. Kanlı, gelecek yıl çok ciddi bir yavaşlama beklemediğini ancak bu yıla göre bir yavaşlamanın da kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Gelecek yıl kredi piyasasının normalize olacağını ve tüketim talebinde bu yılki güçlü seyrin ardından bir miktar ivme kaybı yaşanabileceğini ifade eden Kanlı, "Diğer taraftan, çok güçlü kamu desteğinin yan etkilerini, daha yüksek faiz oranları şeklinde görmeye başladık. Bu yılki düşük bazın, gelecek yıl tersine dönecek olmasıyla önümüzdeki yıl için yüzde 4,5'lik büyüme oranlarını makul buluyorum." diye konuştu.
- "Yılı yüzde 6,5-7 aralığında büyüme ile kapatmamız olası"
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi ise büyüme rakamlarında yapılan revizyonlarla Türkiye ekonomisinin bu yılın ilk 3 çeyreğinde yüzde 7,4 büyüdüğünü kaydetti.
Büyüme trendinin gücüne ilişkin göstergelerin önceki çeyreğe göre yavaşlamaya işaret ettiğini belirten Bürümcekçi, "Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2017 yılı 3'üncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 9,6, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,2 arttı. Çeyrekten çeyreğe artış, ilk çeyrekte yüzde 1,6 ve önceki çeyrekte yüzde 2,2 düzeyinde olmuştu. Yani kısmi bir yavaşlamaya işaret etti." şeklinde konuştu.
Bürümcekçi, üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerinde, 3'üncü çeyrekte lokomotif olarak sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerinin öne çıktığını vurguladı.
Harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerine göre ise 3'üncü çeyrekte yurt içi tüketimin belirgin şekilde arttığını, yatırımların da önemli katkı sağladığını vurgulayan Bürümcekçi, şöyle devam etti:
"Son çeyrekte yüzde 5-6 aralığında büyüme kaydedilmesi olası göründüğünden yılı yüzde 6,5-7 aralığında bir büyüme ile kapatmamız çok olası görünmektedir. Her ne kadar yeni GSYH serileri ile milli gelir tahminlerinin sürprize açık olması işimizi zorlaştırmakta olsa da büyüme tahminimiz üzerindeki risklerin yukarı yönde kalmaya devam ettiğini düşünüyoruz."
- "Büyüme hanehalkı tüketimi odaklı devam ediyor"
İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, büyüme verisinin üçüncü çeyrekte yıllık yüzde 11,1 ile beklentilerin çok üzerinde, bir önceki çeyreğe göre de çeyreklik bazda yüzde 1,2 ile beklentilerin altında gerçekleştiğini kaydetti.
Turşucu, tarım grubundaki verilerin zayıf olduğunu, bunun dışında yıllık bazda imalat sanayi, inşaat, hizmetler ve vergi gibi kollarda iyi performanslar görüldüğünü, bu performansların hemen hepsinde geçen yılın düşük baz etkisinin bulunduğunu, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış çeyreksel verinin güçlü olmadığını söyledi.
Turşucu, şunları kaydetti:
"Burada yüzde 1,8 beklentiye karşılık yüzde 1,2 büyüme oluşurken, tarım, imalat sanayi, finans ve sigorta, gayrimenkul gibi kollarda negatif veriler görüyoruz. İmalat sanayinin çeyreksel bazda büyümeye katkısının zayıf olması ilginç. Çeyreksel veride inşaat, hizmetler kollarında iyi performans var. Özellikle inşaat sektörü ilk iki çeyreğe göre büyümeye en fazla katkıyı bu çeyrekte yaptı. Büyüme her zamanki gibi hanehalkı tüketimi odaklı devam ederken, ihracatın büyümeye pozitif katkısı devam ediyor."
AA