Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

İSTANBUL (A.A) - 16.02.2011 - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetler, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde inşaat alanında yeni pazarlar açıldığını belirterek, ''Buralardaki pazar potansiyelini en iyi kullanabilecek ülkeyiz. Diğer bir ifadeyle, Türkiye ve çevre ülkeler şantiye halinde olacak'' dedi.

Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB ve sektörel derneklerin Deloitte Türkiye'ye hazırlattığı ''Türkiye İnşaat Malzemeleri Sektör Görünüm Raporu''nun tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, TOBB olarak inşaat sektörünü hem bugünleri hem de yarınları için önemsediklerini ifade etti.

Hisarcıklıoğlu, ''Bugün için önemli, zira küresel krizin etkilerini bertaraf etme noktasında inşaat sektörünün büyük payı var. Hatırlarsanız, 2009 yılında yapı malzemeleri sektörünün tüm dernekleri, önde gelen 100 firması ve 15 bin bayinin katıldığı 'Evini Yenile Türkiye' kampanyasıyla reel sektörü, mali sektörü ve tüketicileri buluşturmuştuk. O zaman bir iddiamız vardı; Türkiye, yurt içi tüketim gücünü kullanarak küresel krizin etkilerini azaltabilirdi. Gerçekten de öyle oldu. 2010'un ilk 9 ayındaki yüzde 8,9'luk ekonomik büyümenin itici gücü iç tüketim oldu'' diye konuştu.

Bu dönemde inşaat sektörünün yüzde 18,4 büyüyerek lokomotif görevi üstlendiğini, inşaat sektöründeki tüm harcamaların toplamının 68 milyar liraya ulaştığını, 2010 tahmininin 90 milyar lira olduğunu bildiren Hisarcıklıoğlu, ''Şimdi ikinci hedefimize odaklanıyoruz; daha güçlü bir ekonomik gelecek için inşaat sektörümüzü hazırlamak istiyoruz. Bu rapor, inşaat malzemeleri sektörümüz için bir yol haritası olacaktır'' dedi.

İnşaat sektörünün önünde iki fırsat kapısı aralandığını, birinci fırsat kapısının yurt içinde olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Türkiye'nin önümüzdeki 3 yılda ortalama yüzde 5 büyümesi tahmin edilirken, inşaat sektöründeki büyümenin yüzde 8'in üzerinde olmasını bekliyoruz. Asya-Pasifik bölgesinden sonra inşaat sektörünün en hızlı büyümesinin beklendiği ülke Türkiye'dir. Türkiye'de artan kentsel dönüşüm projeleri, kalitenin öne çıkması, altyapı inşaatlarındaki büyüme, harcanabilir gelir seviyesinin yükselmesi, büyüyen ekonomiye ve yabancı yatırımlara bağlı olarak artan ofis ve üretim tesisi talebi ve enerji yatırımları iç pazarı büyütecektir. Mevcut konut stokumuzun yüzde 48'inin 30 yaş ve üzerinde olduğu da düşünüldüğünde, hem depreme karşı dayanıklı hem de günümüz şartlarına uygun daha kaliteli konut talebi artmaya devam edecektir.

İkinci fırsat kapısı çevre coğrafyalarda açılıyor. Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetler, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde inşaat alanında yeni pazarlar açılıyor. Buralardaki pazar potansiyelini en iyi kullanabilecek ülkeyiz. Diğer bir ifadeyle, Türkiye ve çevre ülkeler şantiye halinde olacak. TOBB olarak bu süreci önceden de gözlemliyorduk. Ortaya konan rapor bizi teyit etti.''



-''TÜRK MÜTEAHHİTLERİ HER YERDE ARTAN BİR ŞEKİLDE İŞ YAPABİLİYOR''-



Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk müteahhitlerinin halen eksi 20 derecedeki Sibirya'dan, artı 50 derecedeki Arabistan çölüne kadar her yerde artan bir şekilde iş yapabildiğini, inşaat malzemeleri üreticilerinin bu pazarlarda yer alabilmesi için sadece pazarlama değil, bu ülkelerde üretim tesisi kurma çalışmaları yapmasında da fayda bulunduğunu ifade etti.

Doğu Avrupa, Rusya, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinin yeniden inşa edildiğini belirten Hisarcıklıoğlu, ''Bu inşaatların yaşam kalitesinin anahtarı Türk inşaat malzemeleri üreticilerindedir. Bizler bunun farkında olup bu bölgelerde daha aktif olmalıyız'' şeklinde konuştu.

Hisarcıklıoğlu, inşaat malzemeleri sektörlerinin dış ticarette fazla verdiğini, yani cari açık sorununa ''çare olabildiğini'', yurt içi üretimlerinin önemli bir kısmını ihraç ettiğini, çimento sektöründeki üretimin yüzde 28'inin, uzun demir üretiminin yüzde 57'sinin ihraç edildiğini anlattı.



-''TÜRKİYE YERİNİ DAHA DA SAĞLAMLAŞTIRMA FIRSATI İLE KARŞI KARŞIYADIR''-



TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, ''Sadece ticarette değil, üretimde de önemli bir kapasiteye sahibiz. Çimento üretiminde dünyada yedinci, bu coğrafyada ise birinciyiz. Seramikte Avrupa'da üçüncü, bu coğrafyada ikinciyiz. Yine bu coğrafyada dekoratif boyada ikinciyiz, demir-çelik üretiminde üçüncüyüz'' dedi.

Türkiye'nin, bu bölgede pek çok inşaat alt sektöründeki üretim kapasitesiyle üretim üssü olma özelliği taşıdığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:

''Avrupa'da krizin etkileri ve kaybedilen rekabet gücü sonucu bölgedeki üretimin bir bölümü diğer coğrafyalara kayarken, Türkiye yerini daha da sağlamlaştırma fırsatı ile karşı karşıyadır. Doğru stratejilerle halen 19 milyar dolar civarında olan inşaat malzemeleri sektörlerindeki toplam ihracat hacmimizi 3 yıl içinde ikiye katlayıp 40 milyar dolara çıkartabiliriz. Mesela hemen yanımızdaki Ortadoğu pazarındaki payımız bile halen ancak yüzde 13,3 seviyesindedir.

Bu noktada aklınıza gelecek bir soruya açıklık getirmek isterim. 'Tunus ve Mısır'da başlayan geniş halk hareketlerinin olumsuz etkisi olmayacak mı?' diye sorabilirsiniz. Biz ticaret ve yatırımlara, gelişmelerin sıcaklığına takılıp kalmadan uzun vadeli bakıyoruz. Tunus ve Mısır başta olmak üzere bu coğrafyadaki ülkelerde halkın isteklerine daha fazla duyarlı, daha şeffaf, hesap verebilir ve demokratik yönetim tarzına daha yakın idarelerin kurulması o ülkelerin hayat standartlarını yükseltecektir. İnsanlar geleceğe daha fazla güven duyacaktır. Bu sayede ticaret ve yatırımlar açısından daha verimli işbirliği fırsatları doğacaktır.''



-''100 MİLYAR DOLARLIK BİR HEDEF BELİRLEDİK''-



Cumhuriyet'in 100. kuruluş yılı olan 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefi kapsamında 100 milyar dolarlık bir hedef belirlediklerini bildiren Hisarcıklıoğlu, ''Biz bunu başarırız, zira inşaat malzemelerinde 2001 senesindeki 3 milyar dolar olan ihracatı 9 yılda 6 katına çıkartmayı başardık. Dünya genelinde 21. sıradan 8. sıraya yükseldik. Ama geldiğimiz bu seviye bile potansiyelimizin çok altındadır. İnşaat malzemelerinde dünya ihracat hacmi 470 milyar dolara ulaşmıştır. Bu hacim içinde bizim payımız sadece yüzde 3'tür'' şeklinde konuştu.

Dünyanın en büyük inşaat malzemeleri ithalatçılarının (ABD, Almanya, İngiltere, Fransa ve Kanada) yaptıkları ithalat içinde Türkiye'nin ihracatının payının 2,3 milyar dolar ile yüzde 1,1 olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, bu durumun yeni stratejilere ihtiyaç bulunduğunu gösterdiğini kaydetti.

Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye'nin bu yeni döneme hazırlıklı olması için üretim odaklı olmak yerine teknoloji odaklı olması, üretim maliyeti içinde önemli bir yer tutan enerji maliyetlerini düşürmesi, insan kaynağını geliştirmesi, lojistik altyapısını güçlendirmesi ve tabii ki, 'Evini Yenile Türkiye' kampanyasında ve bu raporda ortaya koyduğumuz sektörel işbirliklerini artırmasına ihtiyaç vardır'' dedi.

İnşaat malzemeleri sektörlerinin son 10 yılda ''müthiş'' bir atılım gerçekleştirdiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, çok daha ''parlak'' bir geleceğin kendilerini beklediğini ifade etti.