Çağlayan, TÜİK'in Türkiye ekonomisinin ikinci çeyrekteki büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye ekonomisinin 2011 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 8,8 oranında büyüyerek yine beklentilerin üzerinde bir büyüme gerçekleştirdiğini ifade eden Çağlayan, bunun da Türkiye ekonomisinin istikrar ve güven içinde hedeflerine devam ettiğini gösterdiğini belirtti. Çağlayan, birinci çeyreğin TÜİK tarafından yüzde 11,6 olarak revize edilmesiyle 2011 yılının ilk 6 ayındaki büyümenin yüzde 10,2 olduğunu kaydetti.
Sanayi üretim endeksi, kapasite kullanım oranları ve yılın ilk 6 ayında gerçekleşen çift haneli ihracat artışının, Türkiye ekonomisinin yoluna emin adımlarla devam ettiğini gösterdiğini ifade eden Çağlayan, 2011 yılının ikinci çeyreğinde ihracatın 2010 yılının ikinci çeyreğine göre yüzde 19, 2010 yılının ilk yarısına göre de yüzde 20 büyüdüğüne dikkati çekti. Çağlayan, 6 aylık büyüme rakamının çift haneli olmasında ihracatın katkısının önemli olduğunu kaydetti.
GSYİH'nin yarısından fazlasını oluşturan imalat sanayi, ulaştırma ve ticaret sektörlerindeki gelişmenin, Türkiye ekonomisinin büyümesinin lokomotifi olduğunu ifade eden Çağlayan, bu sektörlerde büyüme hızlarının yüzde 8, yüzde 11,7 ve yüzde 13 olarak geçekleştiğini belirtti.
Bakan Çağlayan, 2011 yılının ikinci çeyreğinde gerçekleşen büyümenin hemen hemen bütün sektörlerde son 10 yılın ortalamasının üzerinde olduğunu bildirdi.
Çağlayan, 2011 yılının ikinci çeyreğinde verileri açıklanan ülkeler içinde Çin'in yüzde 9,5, Hindistan'ın yüzde 7,7, Tayvan'ın yüzde 5, Güney Kore ve Rusya'nın yüzde 3,4, Brezilya'nın yüzde 3,1, Tayland'ın yüzde 2,6 büyüme gerçekleştirdiğini, bütün ülkelerin, Çin hariç Türkiye'nin gerisinde kaldığını kaydetti.
Kalan 6 ayda ortalama yüzde 4 civarında bir büyüme olması halinde bile Türkiye ekonomisinin yüzde 7-8 arasında büyüyeceğini ifade eden çağlayan, ''Bütün dünya ülkelerinin büyüme hızları gerilerken ve ikinci bir resesyon ihtimalinden söz edilirken Türkiye parlak performansı ile dünyadan ayrışmaktadır. Bu da Türkiye ekonomisinin dinamizminin kanıtıdır'' değerlendirmesinde bulundu.
-CARİ AÇIK YIL SONUNA DOĞRU DARALMAYA DEVAM EDECEK-
Haziran 2011'de 7,6 milyar dolar olan cari açığın, Temmuz ayında 5,3 milyar dolara gerilediğini belirten Çağlayan, açıklamasında şunları kaydetti:
''Her ne kadar geçen yılın üzerinde seyrediyor olsa da cari açık, hükümetimizin uyguladığı kararlı politikalar ve Merkez Bankası'nın aldığı önlemler ile gerilemeye başlamıştır. Baştan beri cari açığı önemli bir konu olarak kabul etmekle birlikte Türkiye ekonomisi için önemli bir risk teşkil etmediğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu çerçevede, cari açıkla mücadelede uyguladığımız stratejiler ile bu sorunu orta ve uzun vadede kalıcı olarak çözme yönündeki çalışmalarımız devam etmektedir.
Bugün Merkez Bankası'nın reeskont kredi limitlerini 3 milyar dolara çıkarması ve kredilerin kapatma sürelerini uzatması, ayrıca kredilere uygulanan faizlerin libor 0,5 gibi uygun koşullara getirmiş olması ihracatımız ve sanayicilerimiz açısından son derece önemli bir gelişmedir. Görüldüğü gibi hükümetimiz ve ilgili kurumlarımız Türkiye'nin büyümesi ve gelişmesi için gerekli önlemleri almakta, bu da ekonomimizi daha güvenli kılmaktadır.