Advertisement
HSBC İLE GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR ABONE OL

USDTRY kuru 2.18-2.21 aralığında dalgalı bir seyir izliyor. Bu aralığın aşağı yönde kırılma ihtimali yukarı yönlü hareketten bir nebze de olsa daha fazla...

Dün küresel mali piyasalar karışık bir görünüm arzetti. Gelişmiş piyasalarda genel olarak olumlu bir eğilim kaydedilmekle birlikte gelişmekte olanlarda satışların daha baskın olduğunu gözlemledik. Bunun temel nedeni Kazakistan’in para biriminin devalüe etmesinin ardından Ukrayna ve Rusya para birimlerinin üzerindeki baskının da artması oldu.

Para birimleri değer kaybı ligindeki son beş günlük hareketlere baktığımızda yaklaşık %3’lük değer kaybı ile Ukrayna Hryvnia’sı ilk sırada yer alırken Rus Ruble’si ise %1.4 ile ikincile oturmuş durumda. Ukrayna’nın “Kırılgan 5’li” ülkeler sınıfına “+1” olarak eklendiğini ve ciddi anlamda ekonomik sorunlarla karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Ancak, Rusya’nın da kırılgan bir yapı arzetmeye başlaması yeni bir olgu. Rus Merkez Bankası’nın Döviz rezervlerinin son üç yılın en düşük düzeyine gerilemesinin bu algıyı tetiklediği kanaatindeyiz. Rusya’daki değer kayıpları birçok gelişmekte olan ülke parası üzerinde de satış baskısına neden oldu. Türk Lirası (TL) da bu kapsamda dünü döviz sepeti karşısında %0.6 oranında değer kaybıyla tamamladı.

Türk mali piyasalarındaki satış baskısının bir nedeni Rus Rublesi’nin tetiklediği hareket olurken diğer nedeni ise beklentilerin üzerinde gelen Aralık ayı cari işlemler açığı oldu. Yaklaşık 7.5 milyar dolarlık piyasa beklentisine karşın Aralık ayı cari işlemler açığı 8.3 milyar dolar oldu.

Beklentileri aşan açığın bir nedeni vergi ve kredi kartı kullanımı ayarlamaları nedeniyle öne çekilen ithalat talebiyken diğer nedeni ise düşük faizler nedeniyle kredi kullanımı üzerinden ithalat talebinin güçlü kalmayı sürdürmesi olarak özetleyebiliriz. Faizler ile cari işlemler açığı arasındaki ilişkiye uzun süre vurgu yapmıştık ve Ocak ayı içerisindeki birçok değerlendirme yazımızda tasarruf eğiliminin desteklenmesi adına reel faizlerin pozitif alana çekilmesi gerektiğinin altını çizmiştik (mevcut küresel konjonktürü dikkate alarak). TCMB’nin attığı radikal adım ile bu sorun en azından azaltılmış oldu. Ancak, TCMB’nin adımının geç kalmış bir karar olmasından dolayı makro ekonomik değişkenler üzerinde neden olduğu tahribatı bir süre daha gözlemleyeceğiz. Bu kapsamda, 2013 yılında cari işlemler açığı, revize edilmiş olan OVP hedeflerinin dahi üzerinde 65 milyar dolar oldu. TL’nin değer kaybından dolayı GSYH’nin ABD Doları cinsinden değerinin azalması sonucunda cari işlemler açığının GSYH’ye oranı %7.9 ile oldukça yüksek bir seviyede gerçekleşti. Bu önemli bir kırılganlık göstergesi. Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) kırılganlık endeksinde Türkiye’nin ilk sırada yer alması da ağırlıklı olarak bundan kaynaklanıyor.

İyi bir haber olarak TCMB’nin attığı adımların yakın gelecekte meyvelerini vereceğini ve Türkiye ekonomisinin kırılganlıklarının bir miktar azalacağını söyleyebiliriz.

Dün Türk mali piyasaları dalgalı ve negatif bir eğilim kaydetti. Sabah saatlerinde 2.19 civarında işlem gören USDTRY kuru gün içerisinde en yüksek 2.21’den işlem gördü. TL’deki değer kaybına paralel olarak hisse senedi ve faiz cepheleri de satıcılı bir görünüm kaydetti. BİST-100 endeksi günü %1.2 oranında düşüşle tamamlarken bono&tahvil piyasasında 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 10 baz puanlık bir artış sergiledi. Ancak, gün içindeki bu negatif görünüm gece saatlerinde yerini bambaşka bir tabloya bıraktı. USDTRY kuru gece saatlerinde elektronik işlemlerde 2.1830’a varan bir düşüş sergiledi.

Döviz piyasasındaki sert dalgalanmaların temel nedenini yatırımcıların kararsızlığı olarak değerlendiriyoruz. Negatif taraftan bakıldığı zaman bir yandan FED’in tahvil alımlarında azaltıma devam etmesi, diğer yandan ise Türkiye’nin ekonomik görünümündeki bozulma TL ve TL cinsinden yatırım araçları üzerinde satış baskısı yaratıyor. Pozitif taraftan bakıldığı zaman ise Türkiye ekonomisine yönelik uzun vadeli olumlu beklentiler ve fiyatların son bir yıl içerisinde ciddi bir düşüş kaydetmesi de düzeltme hareketinin devam edebileceğine işaret ediyor. Karşıt iki görüş arasındaki çarpışma da piyasalarda dalga boyunun artmasını beraberinde getiriyor.

Bununla birlikte, trader niteliğindeki oyuncuların da bu eğilimde belirleyici olduğunu tahmin ediyoruz. Kurumsal yatırımcıların döviz talepleri genelllikle günün ilk yarısında gerçekleşiyor. Bu öngörü paralelinde sabah saatlerinde USDTRY kurunda uzun pozisyon taşımak, günün geri kalan kısmında ise kısa pozisyona girmek anlamlı olabiliyor. Bu düzlem içerisinde kurumsal yatırımcılara yönelik tavsiye, döviz ihtiyaçlarını spot piyasadan aktif olarak gerçekleştirmek yerine düşük seviyelerden alış emirleri vererek pasif bir davranış izlemeleri şeklinde olabilir.

Yurtdışı piyasalardan kafa karıştırıcı sinyaller gelmeye devam ediyor. Dün ABD’de açıklanan haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve perakende satış rakamları beklentilere göre daha olumsuz geldiler. Bu zayıflık kış koşullarına bağlanıyor (kar fırtınası nedeniyle FED Başkanı Yellen’in bugünkü konuşması iptal edildi). Zayıf Ameirkan verilerin EURUSD paritesinin yönünü yeninden yukarıya çevirmesine yardımcı oldu. Bu sabah saatlerinde Almanya’dan gelen GSYH büyümesinin beklentilerin üzerinde kalması ile EURUSD paritesi 1.37’li rakamlara yükseldi. Uzun süredir zayıf bir görünüm kaydeden altın fiyatları da son günlerde hem güvenli liman hem de alternatif yatırım aracı özelliği yansıtarak yükseliş kaydetti. XAUUSD paritesi uzun bir aradan sonra 1300 dolar/ons seviyesine yükseldi.

Avrupa’da tüm dikkatler dün İtalya üzerindeydi. Hükümetin düşebileceği riski yüksekken Letta’nın görevi parti içinden Renzi’ye bırakması ile bu sorun açıldı. İtalya’da siyasi riskin zirve yaptığı bir ortamda kısa vadeli tahvil ihracında tarihin en düşük borçlanma oranının yakalanması ise oldukça ironik bir durum. Bu sabah Asya’da Japonya dışındaki tüm piyasalarda yeşil bir tablo görüyoruz. Japonya’da Yen’in güç kazanması ile hisse senedi endeksinde %1.5’lik bir düşüş görüyoruz. Diğer bölge endekslerinde %0.5 civarında bir artış görüyoruz. Amerikan vadelileri sınırlı miktarda kayıplarla işlem görürken Avrupa Borsalarının güne yatay bir seyirle başlaması bekleniyor.

Bugün gündemde ABD’den sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve Michigan tüketici güven endeksi ile Euro Bölgesi GSYH büyümesi yer alıyor. Türkiye cephesinde önemli bir makro gündem olmasa da FATF cephesinden gelecek açıklamalara dikkat etmekte yarar olabilir. USDTRY kuru son günlerde
2.18-2.21 bandında oldukça dalgalı bir seyir arzediyor. Bu aralığın hangi yönde kırılacak olması, kısa vadeli görünüm hakkında belirleyici olacaktır.

Aşağı yönlü bir hareket ihtimalinin, yukarı yönlüden bir nebze daha yüksek olduğu kanaatindeyiz.


Uyarı Notu:
----------------------------------------------------------------------------------
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir.

Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. HSBC bu dokümanda yer alan menkul kıymetler, finansal enstrümanlar veya benzeri bir yatırım enstrümanının kendi adına ve hesabına ticari amaçla alım/satımını yapabilir; son 36 ay içerisinde bu enstrümanları satın almayı taahhüt etmiş olabilir; veya yöneticiler ile çalışanlarla birlikte alış ya da satış yönünde bir pozisyon almış bulunabilir. Bu dokümanda yer alan menkul kıymetler veya finansal enstrümanların tamamı veya bir kısmının alış/satışından doğan komisyon veya masraflar HSBC tarafından veya onun adına görevli şahıslar tarafından alınabilir.

HSBC bu dokümanı, güvenilir olduğunu düşündüğü fakat bağımsız olarak doğrulanmamış kaynaklardan alınan bilgilere dayandırmaktadır.  İfade edilen fikirler ve tahminler istendiği anda bildirim yapılmaksızın değiştirilebilir. Sunulan göstergesel alım/satım bilgilerini, gerçekte HSBC'nin alım/satım yaptığı/yapabileceği alım/satım bilgileri olarak yorumlanmamalıdır. Sunulan tüm tablo ve grafikler halka açık kaynaklardan ya da kurumumuzca hazırlanmış tablolardan alınmıştır. Bu dokümanda yer alan rakamlar geçmiş performansla ya da modellenmiş geçmiş performansla ilişkili olabilir. Geçmiş performans gelecek performansın güvenilir bir göstergesi değildir.

Bu dokümanın tamamen veya kısmen çoğaltılması ya da içeriğinin HSBC'nin önceden izni olmaksızın ifşa edilmesi  kesinlikle yasaktır.

Bu doküman, dağıtımının hukuka ve ilgili mevzuata aykırı olan herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi veya kuruma dağıtılmak ya da bunlar tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulmamıştır.Bu dokümanda atıfta bulunulan ürünler, yatırımlar ve işlemlerle ilgili bağımsız bir değerlendirmede bulunmak ya da araştırma yapmak tamamen kullanıcının sorumluluğunda olup, bu dokümandaki herhangi bir bilginin yatırım tavsiyesi teşkil ettiği düşünülmemelidir. HSBC size yasal, vergiyle ilgili ya da diğer uzman tavsiyeler sağlamaktan sorumlu değildir. HSBC ya da herhangi bir HSBC görevlisi, yöneticisi, çalışanı ya da acentesi işbu dokümanın tamamen ya da kısmen kullanılmasından doğan herhangi bir kayıp ya da zararla ilgili yükümlülük kabul etmez.