Advertisement

Ekonominin nereye gittiğini görmek isterseniz dış ticaret verilerini çok yakından takip etmelisiniz. Özellikle ithalat verileri yurtiçindeki ekonomik faaliyetleri neredeyse bire bir yansıtır. Yatırım talebi arttığında, yatırım malları ithalatı patlar. Tüketim harcamaları arttığında, tüketim malları ithalatı artış eğilimine girer. İhracat verileri biraz daha farklıdır. Söylenenin aksine, Türkiye’nin ihracatının fiyat elastikiyeti o denli büyük değildir. Buna karşılık, iç ve dış talep şartları ihracatımızın çok daha önemli parametrelerindendir. İç talep arttığında, üretim ihracattan yurtiçi satışlara dönme eğilimine girer, çünkü yurtiçi satışları daima daha kârlıdır. İhracat yaptığımız ülkelerin ekonomileri iyiye gittiğinde, bizim de ihracat performansımız artar.

REEL GELİŞMELER

İhracat ve ithalatın dolar değerleri elbette çok önemli. Sonuçta, ihracattan elde edilen döviz gelirleri ile ithalata harcadığımız dövizleri karşılaştırıp dış ticaret açığımızı finanse etmek için ne kadar dövize ihtiyacımız olduğunu buluyoruz. Dış ticaretin döviz değeri kadar, reel ithalat ve ihracat (miktar endeksi) ile ithalata ödediğimiz ortalama fiyat ve ihracattan elde ettiğimiz ortalama fiyat (birim değer endeksleri) da önemli. Türkiye İstatistik Kurumu‘nun verilerine göre, ithalat miktar endeksi geçen yılın sonbaharından bu yana ciddi biçimde artıyor. Geçen yılın ekim ayında 108 olan ithalat miktar endeksi bu yılın temmuz ayında 138’e yaklaştı. Yılın ilk yedi ayında, geçen yılın aynı dönemine göre, ithalat miktar endeksindeki artış yüzde 9’u aştı. Yılın ilk yarısındaki yüzde 3’ün üzerindeki milli gelir büyümesi reel ithalatı da artırdı. İhracat ise reel olarak kıpırdamıyor. Yılın ilk 7 ayındaki ihracat miktar endeksindeki artış yüzde 0.1’in altında. Halbuki, üretici fiyatlarıyla hesaplanan reel kurlara göre bu dönemde Türk Lirası yalnızca yüzde 0.5 değer kazanmış. Kaldı ki, aynı dönemde ihracat birim değer artışı yüzde 0.8 olmuş. İhracatta sorun, kurlarda değil, dış talepte ve canlanmaya başlayan iç talepte.

DIŞ TİCARET HADDİ

Ekonomik dengeler açısından bir diğer önemli parametre dış ticaret haddidir. Dış ticaret haddi, ihraç mallarının ortalama fiyatı ithal edilen malların ortalama fiyatına bölünerek bulunur. Dış ticaret haddinin yükselmesi ülke ekonomisi için yararlıdır, çünkü her birim ihracat gelirine karşı daha fazla birim ithalat yapabilme şansı doğar. Uzun dönemde bakıldığında, dış ticaret haddi aleyhimize gelişiyor. Grafikten de görüldüğü gibi, dış ticaret haddindeki aylık gelişmelerin ortasından bir doğru geçirdiğimizde, çok hafif de olsa yön aşağı doğru. Yani, ortalama olarak ithal malları fiyatları ihraç malları fiyatlarından daha hızlı artıyor. Son aylara baktığımızda ise farklı bir resimle karşı karşıyayız. 2011 yılının ekim ayından bu yana dış ticaret haddi lehimize gelişiyor. 2001 yılı ekim ayından bu yana olan gelişmelerden bir doğru geçirsek, yön yukarı doğru ve uzun dönemli eğilimden daha sert. 2001 yılının ekim ayında 94 olan dış ticaret haddi endeksi bu yılın temmuz ayında 100 olmuş. Bir başka deyişle. Temmuz ayındaki dış ticaret haddi 2010 yılı ortalaması düzeyinde. Dış ticaret haddinde son dönemde gözlenen eğilim dış ticaret açığının da daha düşük gerçekleşmesine yardımcı oluyor.