Advertisement

Merkez Bankası Danışmanlarından Zafer Yükseler'in hazırladığı Hızlı Tüketilen Ürünler Fiyat Endeksi'nin (HTFE) 19. sayısı eylül ayında yayımlandı. Fiyatlar bir önceki aya göre yüzde 1.9 artış göstermiş. TÜFE'nin neredeyse iki katı. Böylesine farklılık gösteren bu özel endekse biraz daha yakından bakmak yararlı olacak.
Bilindiği gibi Merkez Bankası enflasyon hedeflemesi yaparken tüketici fiyatları endeksini esas alıyor. TÜFE özünde bir mal ve hizmetler sepeti. Hanelerin tüketim kalıpları üzerinden yapılan çalışmalara dayanılarak hazırlanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yapılan anketlere bağlı olarak, her yıl sepetin içindeki malları güncelliyor ve ağırlıklarını değiştiriyor.
Ancak birçok insan, açıklanan tüketici enflasyonunun kendi tüketim kalıbını yansıtmadığını ileri sürerek TÜİK'in verilerini sorguluyor. Bunun bir nedeni gelirleri ve tüketim kalıpları farklı olan hanehalklarının TÜFE sepetinin kendilerini yeteri kadar temsil etmediğini düşünmeleridir. "Tüketim kalıplarındaki farklılığa ilave olarak, TÜFE kapsamında yer alan bazı mal ve hizmetlerin belirli bir hanenin aylık ve yıllık tüketim harcamaları ile ilişkisinin zayıf olması da enflasyon oranlarının tartışılmasına neden olmaktadır. Özellikle bu durum, her ay veya yıl tüketimi söz konusu olmayan bazı dayanıklı ve yarı dayanıklı mallar ile hizmetlerden kaynaklanmaktadır."

VATANDAŞIN ENDEKSİ

Zafer Yükseler, hazırladığı endekste bunu dikkate alarak otomobil, televizyon, bilgisayar, koltuk ve yemek odası takımı gibi maddeleri dışarda tutmuş. Yanı sıra, ortalama bir ailenin aylık tüketimi içinde yer alması çok sık görülmeyen bazı yarı dayanıklı ve dayanıklı malları ve hizmetleri de HTFE'ye katmamış. Bunlara örnek olarak; milyonlarca insanı hiç ilgilendirmeyen yurtiçi tatil turunu; üç dört senede bir yapılan badana ve boya malzemelerini; en az on senede bir değiştirilen yer ve duvar döşemesini; sadece taşınırken ödenen doğalgaz abonman ücretini gösterebiliriz.
Bu nedenle HTFE, TÜFE'de yer alan 444 maddenin 150'sini kapsıyor. Ağırlığı da TÜFE'nin yüzde 58'ine karşılık geliyor. Yani sıradan bir endeks değil ve vatandaşın aylık tüketim kalıplarını daha iyi temsil ediyor. Bir anlamda onun enflasyon göstergesi denebilir. Aşağıdaki grafikte iki endeksin 2006 yılından bu yana gelişmeleri görülüyor. Değişimlerdeki paralellik oldukça dikkat çekici.

PARA POLİTİKASI ARACI OLABİLİR Mİ?

Merkez bankalarının zaman zaman özel kapsamlı endeksleri hedefledikleri malum. TCMB bir ara işlenmemiş gıdayı, enerjiyi, alkollü içecekleri, tütün ürünlerini ve altını dışarıda tutan H-Endeksi ile işlenmemiş gıdayı dışarda tutan I-Endeksi'ni daha iyi bir gösterge olarak öne çıkarıyordu. Ancak, özellikle işlenmemiş gıda ve tütün sabit gelirli henahalkının en çok tükettiği ürünlerin başında geldiği için, çekirdek endekslerin beklentiler üzerinde ne kadar etki yaratabileceğini iyi düşünmek gerekiyor.
Enflasyon hedeflemesinde amaç vatandaşın beklentileri ve fiyatlama kararlarını etkilemek. Dolayısıyla hanehalkının hızla tükettiği mal ve hizmetleri kapsayan bir endeks olan HTFE'nin (veya benzerinin) kullanılmasının faydalı olacağını söyleyebiliriz.