Advertisement

Akıllı telefon kullanımının hızla yaygınlaştığı günümüzde neredeyse hepimizin sohbetlerinden birinde geçmiştir bu cümle: “Bu kadar da olmaz. Kesin bizi dinliyorlar.”

Bir konu hakkında konuştuğumuzda telefonumuza anında onunla ilgili bir reklam gelmesi; gittiğimiz veya gitmek istediğimiz bir yerin telefonumuz veya sosyal medya hesabımızda karşımıza çıkması; bazen bir ürünün bize zorla tükettirilmek istendiği duygusuna kapılmıyor muyuz? 

“Açgözlülük, tüketim ve yetersizlik üzerine” isimli yazımda reklamların tüketim alışkanlıklarımız ve tüketim psikolojimiz üzerindeki etkilerini ele almıştım. Fakat dev teknoloji şirketleri, akıllı telefon uygulamaları veya ayarları üzerinden gölgenizi bile takip edebilecek kapasiteye eriştikleri günümüzde, tüketim kararlarımızı şekillendirmek için de yoğun çaba sarf ediyor.

The New York Times ve Associated Press’in (AP) yaptığı detaylı araştırmalara göre bazı uygulamalar, aralarında paylaştıkları bilgilerle doktordan spor salonuna, marketten kuaföre, gittiğiniz her yerde sizi takip ediyor.

Verilerin gizliliği ve güvenliği genel olarak şirketlerin kendi etik yaklaşımlarına bırakılsa da sizin de yapabileceğiniz bazı şeyler var.

Mesela gelin ufak bir test yapalım: cep telefonunuzun “Ayarlar” kısmına gidin. Burada öncelikle “Konum Servisleri” (Locations) kısmına girip açık olup olmadığına bakın. Eğer açıksa, telefonunuzun hangi uygulamalara bunu kullanarak nerede olduğunuza istedikleri an erişim sağlama yetkisi verdiğine bakın.

Bir test daha yapalım. 

Yine “Ayarlar” bölümünden “mikrofon” ve/veya “kamera” bölümlerine bakın ve kaç tane uygulamanın telefonunuzdaki bu özellikleri kullanmasına izin verdiğinizi görün.

AP tarafından 2018 yılının başlarında yapılan bir araştırmaya göre Google, telefonunuzun lokasyon ayarlarını kapatsanız bile sizi takip etmeye devam ediyor.

Google bu araştırma üzerine AP’ye yaptığı açıklamada: “Google’ın kullanıcı tecrübesini daha da iyileştirmek için konum servislerinizi kullanmasının farklı yolları var. Bu yollardan bazıları konum geçmişiniz, internet ve uygulama aktiviteleriniz ve cihazların kendilerinin verdiği konum bilgileri” cevabını veriyor.

Siber güvenlik firması Cavirin’in pazarlama başkan yardımcısı David Ginsburg, Marketwatch’a yaptığı açıklamada ortalama kullanıcının artık kontrolü elinde tutmakta zorlandığını söylüyor.

“Tipik bir telefonda ortalama 50’nin üzerinde uygulama bulunduğu için kullanıcılar artık kontrolü ellerinde tutmakta zorlanıyorlar. Her şeyi kapatabilirsiniz ama yine de bu köklü bir çözüm mü? Bu konuda atılacak ilk adım gizlilik politikalarının yeniden düzenlenmesi ve ilk şartın herhangi bir verinin (rıza olmadan) paylaşılmayacağı olmalıdır.”

Bütün bunları hep beraber ele aldığımızda klasik ekonomi teorisindeki “insanlar tüketim kararlarını verirken bilgiye tam erişimleri vardır” varsayımının geçerliliğini hızla yitirdiğini söyleyebiliriz.

Teknolojinin akıl almaz bir hızla geliştiği ve büyüdüğü günümüzde, tüketici davranışları artık yalnızca tüketici tarafından belirlenmiyor. Gerek bilgiye olan erişimin gerekse de bilginin kendisinin manipüle edilmesi günümüzde tüketim alışkanlıklarımızı radikal bir şekilde etkiliyor.

İşte bu yüzden neye ihtiyacınız olduğunu düşünürken dikkatlice vereceğiniz kararlara güvenin, telefonunuzun her tavsiyesine değil…

Not: MarketWatch’un sözkonusu haberine linkten ulaşabilirsiniz: https://www.marketwatch.com/discover?url=https%3A%2F%2Fwww.marketwatch.com%2Famp%2Fstory%2Fguid%2F51e2c1a8-fd60-11e8-be1c-2c93666a2889&link=sfmw_tw#https://www.marketwatch.com/amp/story/guid/51e2c1a8-fd60-11e8-be1c-2c93666a2889?mod=dist_amp_social