Advertisement

Size, içinden Türkiye geçen bir Afrika yazısı yazacağım. Türkiye ekonomisinin kolon ve kirişlerinin ne denli sağlam olduğunu ispata yarayacak bir yazı olacak bu aynı zamanda.

Kimi zaman, Türkiye'nin içinde bulunduğu konjonktürel vaziyetlere bakıp, "ne olacak bu durum" diye soruyorsanız, biliniz ki, "durum" iyi, "vaziyet" orta...

Türkiye, yeniden İstanbul seçimlerine hazırlanırken, Afrika'nın ücra köşelerinde sessiz sedasız bir Türk yapımı (hadi Made in Turkey diyelim) bir teknoloji devrimi gerçekleşiyordu.

Özetliyorum: Koç Grubu, 2011 yılında Güney Afrika Cumhuriyeti'nin beyaz eşyada pazar lideri firması Defy Ltd'yi satın almıştı. Defy, Koç Grubu ile birlikte adına yaraşır bir "meydan okuma" gerçekleştirdi geçtiğimiz günlerde... Arçelik'in Güney Afrika-Durban'da bulunan beyaz eşya üretim üssü 23 Nisan günü, Afrika için bir ilk'e imza attı. Afrika'nın sahraaltı bölgesinin "ilk", "tam otomatik", "çamaşır makinası" piyasaya sürüldü. Mağrib diye geçen Libya, Fas, Tunus, Cezayir ve Mısır'ı dışarda tutarsanız, geri kalan tüm Afrika pazarının ilk tam otomatik çamaşır makinası üretimi bir Türk firması tarafından gerçekleştirildi. Bugüne dek, Sahraaltı Afrika'ya ithalat yoluyla giren tam otomatik çamaşır makinaları, bundan böyle Afrika'da bir Türk firması tarafından üretilecek.  Koç Grubu(Defy) tarafından ilk aşamada 100 bin adet/yıl üretim gerçekleştirilecek. Sonraki yıllarda üretim 300 bin adet/yıl olarak ilerleyecek.

Angola'dan, Cibuti'ye, Gambiya'dan Gine'ye, Kamerun'dan Kenya'ya, Komor Adaları'ndan Mauritus'a, Mali'ye, Mozambik'e, Namibya'ya 40 dolayında Afrika ülkesinin hanelerine Türk malı bir tam otomatik çamaşır makinası girecek.

Bu yatırımla, halen 34 Afrika ülkesine yılda 1.5 milyon adet beyaz eşya satan Arçelik, kapsama alanını 40 ülkeye çıkaracak, ilaveten Hindistan ve Latin Amerika pazarlarına da Güney Afrika(Durban) fabrikasındaki üretim sayesinde girecek. Arçelik'in halen %40 olan Güney Afrika beyaz eşya pazar payı da artmış olacak.

Bu yatırımla birlikte Arçelik ciro bazında Avrupa'nın en büyük 3. beyaz eşya üreticisi ünvanını pekiştirecek ve ikincilik yolunda ilerleyecek. Arçelik halen; Türkiye, Romanya, Çin, Rusya, Tayland, Pakistan, Hindistan ve Bangladeş'le sınırlı olan 8 ülkeyi 9'a, üretim üssü sayısını da 21'e çıkarmış olacak.

Dünya Fikri Haklar Örgütü(WIPO) nezdinde Türkiye'den yapılan her 3 patent başvurusundan 1'inin sahibi Koç Grubu, Durban yatırımı ile Global Beyaz Eşya Ligi'nde ilk 10 içindeki yerini de sağlamlaştırmış olacak.

"Türkiye ekonomisi nasıl oluyor da, büyük fırtınalardan sıyrılabiliyor" diye düşünüyorsanız, bu yüzdendir. Vestel, Beko, Arçelik'i yurtdışında dikkatle takip ediniz lütfen.

Afrika'da nüfuz etmediği nokta bırakmayan Çin'in ağır baskısına rağmen, Türk Beyaz Eşya sektörü Türkiye ve AB dışındaki 3. pazarlarda da dev adımlarla ilerliyor. 

Afrika'nın "ilk tam otomatik çamaşır makinası"nı üreten Arçelik, bu arada bir başka önemli teknolojik hamleyi de beraberinde sürdürüyor. Elektrik şebekesinin yaygın olmadığı bölgelerde "solar(güneş) enerji" ile çalışan "soğutucu" ve "dondurucu" üretimi de yapan Koç Grubu, Afrika'yı serinletiyor. Sırada bir başka teknolojik hamle var ama lansmanı Ekim sonunda yapılacağı ve henüz deneysel aşamada bulunduğu için şimdilik bizde mahfuz kalsın.

Yazının başına dönüyorum: "Türkiye ekonomisinin kolonları ve kirişleri sağlam" demiştik. Bu kolon ve kirişleri sağlam tutan unsurların önemli bir bölümü yurtdışından Türkiye'ye yapılan kâr transferleri sayesindedir. Türk Beyaz Eşya Sektörü, Yurtdışı Türk Müteahhitlik Sektörü ve Global tur operatörleri ile yarışan Türk Turizm Acentaları bizi içerde sağlam ve diri tutuyor. Yeter ki, aynı verimliliği içerde de sergileyebilelim.