Koronavirüsten sonra piyasalardaki sert satışlar dikkatlerin yeniden Merkez Bankalarına çevrilmesine neden oldu. Fed Başkanı Powell dört satırlık açıklamayla cuma günü ilk hamleyi yaptı, onları bugün Japonya, İngiltere ve Endonezya takip etti, belki yarın da Avustralya. Bu çalkantı yaşanırken geçen hafta TCMB bankaların swap limitlerini birleştirdi. Bu karardan sonra kendi nezdindeki bir haftalık swap penceresi yakın geçmişe göre daha çok ilgi görmeye başladı.

Finansal krizden sonra yurt dışında Merkez Bankaları'nın bilanço büyüklüğü ve sözlü yönlendirmeleri yakından takip edilirken, yurt içinde ise bu konu 05 Aralık 2019’da açıklanan 2020 yılı para ve kur politikası (http://bit.ly/2ORcACA)  ile gündeme geldi. TCMB bu yıl için azami nominal rakam yerine, kendini bilanço büyüklüğüne endeksledi. O tarihte TCMB, 2019 yılı için nominal 18,9 milyar TL olarak belirlenen TCMB Açık Piyasa İşlemleri portföy nominal büyüklüğünün, 2020 yılında azami TCMB analitik bilanço aktif toplamının yüzde 5’i olarak güncelledi.

TCMB’nin aktif toplamı 27 Şubat tarihinde ilk kez 700 milyar TL’yi aştı. Yılbaşından bu yana artış yaklaşık yüzde 12; fakat menkul kıymetler hesabı yaklaşık yüzde 3 azaldı. Güncel rakamlara baktığımızda menkul kıymetlerin aktif toplama oranı %2.60 seviyesinde. TCMB’nin azami rakama ulaşabilmesi için menkul kıymetler hesabında 16.7 Milyar TL boşluğu bulunuyor. Olası genişleme alanının 3.1 Milyar TL’si hızlı bilanço büyümesinden kaynaklanıyor.

Nominal değer yerine, bilanço büyüklüğüne endeksli menkul kıymet portföy stratejisi açıklandığı tarihte parasal genişleme tartışmalarını beraberinde getirmişti. Yılın ilk iki ayında TCMB’den bu yönde agresif adımlar görmüyoruz. Ancak faizlerin hızlı yükseldiği ortamda, TCMB buradaki limit boşluğunu kullanıp piyasalara destek olabilir.

Analitik bilançonun detayları