Advertisement

Bütün dünyanın gündemi geçtiğimiz hafta Ukrayna üzerindenden şekillendi ve bu hafta da şekillenmeye devam edeceğe benziyor. Gelişmekte olan ülkelerin geçen hafta özellikle cuma saatlerinde öğleden sonra gelen rallisinin büyük etkisi cuma günü ortaya cıkan anlaşma haberiydi.

Olaya hem "Bizi nasıl etkiler?" hem de "Ukrayna'da neden bu kadar patırtı kütürtü koptu? Rusya ve Avrupa Birliği ya da Batı Ukrayna ile neyi paylaşamıyor?" açılarından bakalım.

Bu çok yazıldı çizildi. Rusya açısından Karadeniz'deki savaş gemilerinin Ukrayna karasuları üzerinde bulunması,  kendisinin Ukrayna üzerinden batıya gaz sevkiyatı yapması, Ukrayna'nın kendisi için çok önemi bir ticari partner olması yüzde 40'a yakın aralarında bir ihracat pazarının olması öne çıkıyor. Bununla birlikte Avrupa Birliği açısından da Ukrayna'nın bu konuda sadece Avrupa Birliği'ne yönünü dönüyor olması ve Polonya ile başlayan sürece bu ülkeyi de dahil etmeyi istemesi önemli faktörler.

Bazı yorumculara göre Batı, Rusya'dan Suriye'nin rövanşını Ukrayna ile aldı. Bazı yorumculara göreyse bu iş burada bitmez. Ukrayna'nın içinde çok ciddi bir bölünme ihtimali var. Ama öyle ya da böyle Ukrayna'da son 10 gün içerisinde artarak şiddetlenen ve maalesef 100 kişinin de hayatını kaybetmiş olduğu sürecin sonunda şu an sular belki durulmaya başlamış gibi görünüyor,fakat hasar tespit çalışmaları henüz yapılmadı.

-Ukrayna için zor bir karar

Ukrayna için zor bir karar. Bir taraftan özellikle 2004 yılında başlayan ve 2010'a kadar devam eden Batı'ya yakınlaşma çabası... Batı'nın o noktada Ukrayna'yı kapıda bekletmesi... Batı'nın sonradan fark edip hamle yaptığı noktada Yanukovich'in tekrar yönünü Rusya'ya dönmesiyle iplerin Batı'nın elinden kaçmış olması...Süreç zor.

İçeride hem Batı'ya karşı demokratikleşerek yeni bir Polonya olma beklentisi hem de "Niye bizi bu saate kadar burada tuttunuz" öfkesi var. Ama ticari açıdan bakacak olursak olaya...

Avrupa Birliği açısından Ukrayna çok önemli. Çünkü hem oradan gaz hattı geçiyor hem Ukrayna'nın %30 ihracatı var. Fakat bununla birlikte Ukrayna'nın Rusya'ya ihracat oranı ise yüzde 40. Ayrıca neredeyse hibe sayılabilecek Rusya'dan Ukrayna'ya verilen 15 milyar dolarlık krediyi saymıyorum bile. Bu yüzden ticari açıdan Ukrayna için "Rusya mı AB mi?"sorusunun cevabını vermek zor. 

İşin siyasi tarafı çok konuşulur. Hikaye dönüyor, dolaşıyor aslında lokma aslanın ağzında değil midesinde hikayesine geliyor. Nasıl ki ABD millerce ötedeki Pasifik'te kendisine yeni partnerler arayarak Yeni Zelanda, Japonya, vd. gibi ülkeleri bir arya getirerek serbest ticaret anlaşmalarının peşinde koşuyor; Rusya da kendi etrafında bir güvenlik çemberi oluşturmak istiyor.

Rusya tıpkı Belarus ve Kazakistan ile yaptığı gibi Ukrayna ile de anlaşıp Ruble ile iş yapmak, kendi piyasasını oluşrmak için hamle üstüne hamle yapıyor. Fakat Ukrayna ise cevaben "Nyet" diyor ve dönüyor yönünü tekrar Avrupa'ya.

Yönünü Avrupa'ya dönmesine dönüyor fakat burada ufak bir detaya da bakmak lazım: Bu hikayenin Rusya'ya maliyeti. 

Çünkü Rusya sadece Ukrayna'dan dolayı değil, son 2-3 yıldan beri ciddi oranda artarak kendisinden çıkan sermaye akışlarıyla, önümüzdeki seneden itibaren cari açık verme ihtimaliyle ve piyasasını - ekonomisini bir türlü gaz ve enerji dısındaki gelirlere doğru yayamamasından dolayı zaten sıkıntılıydı. Şimdi bir de Ukrayna var.

Çünkü Ukrayna belki demokratik anlamda yüzünü Batı'ya döndü ama borçlarını ödeyememe, temerrüte düşme riski var. Böyle bir durumda da en büyük kreditörlerinden ona en büyük borç verenlerinden biri olan Rusya için yeni bir sorun doğuyor: Acaba Ukrayna temerrüde düşerese Rusya zor durumda kalır mı? Ukrayna'ya Batıdan bir yardım paketi gelir mi? Bu paket Rusya'nın alacakları için kullanılır mı? bunu da yakında göreceğiz.

Dolayısıyla bundan sonra sadece Ukrayna'ya ne olacağına değil, aynı zamanda bugelişmelerin Rusya'ya maliyetinin ne olacağına da bakmak lazım. Bundan yaklaşık 1 yıl önce 537 milyar dolar seviyesinde bulunan Rusya rezervlerinin 1 yılda 40 milyar dolar eridğini görüyoruz. Aynı dönemde Rus Rublesi ise dolara karşı yüzde 16 değer kaybeti. Bu sebeple önümüzdeki dönemde Ukrayna'dan çok Rusya'nın bu krizi nasıl atlatacağı piyasalar için daha önemli bir soru işareti olacak.