Advertisement

Gelişmekte olan ülkelerden (EM) ilk defa bu sene nette para çıkışı yaşandı. 1980'lerden beri toplanan verilere bakarak her sene  EM'e dışarıdan ne kadar para girmiş ya da EM ülkelerinden ne kadar çıkmış analiz ediliebiliyor. Bu sene ilk 9 ayda çıkan para giren rakamdan daha fazla. 1 trilyon dolar'a yakın bir sermaye yılın ilk 9 ayında EM'den çıkmış görünüyor. Ve giren rakam bunun yarısı kadar.  Son 35 yıldır , 2009 krizi dahil böyle bir durumla karşılaşılmadı.

Bu sert çıkışın en büyük sebebi,  Çin'deki yerel şirketlerinin bir çoğunun daha önce almış oldukları yabancı para cinsinden krediyi/ bonoyu çeviremeyip ödemek zorunda kalmaları. Diğer ülkelerde de benzer durunmlar var tabii. Ancak en yoğun borç çevirememe durumu Çin ve Brezilya'da. Bunun dışında EM ülkelerinden kaçan sıcak para ( hisse, bono vb) da çıkışın diğer bir sebebi.
Para niye çıkıyor?
Bir çoğuna göre bu sorunun cevabı "Fed faiz artıracak, para anavatına dönüyor"  şeklinde. Son 10 yıldır FED hiç faiz artırmamış da olsa, faiz artışı tarihte ilk kez olmayacak. Daha önceki 2004-2006 döneminde bu denli bir çıkış yaşanmamış. ABD faizlerinin artacak olması, dünya üzerinde toplam tutulan rezervin yüzde 65'ine yakın kısmımın da ABD Doları cinsinden tutuduğu düşünüldüğünde başka para birimlerinde yatırımlarını tutan yatırımcının paniklemesini anlamak mümkün. Ancak şiddetin bu denli yüksek olması tek sebebin bu olmadığı hissiyatını doğuruyor.
Şirket borçları dağ gibi
Uluslararası likidite merkezi BIS'in verilerine göre son 10 yılda gelişmekte olan ülke şirketlerinin yaptığı toplam borçlanma miktarı 23 trilyon $. Sadece Çin'de son 4 sende oluşan şirket tahvili miktarı 2 trilyon $.  Çin'in özel sektör ($ )borçları da eklendiğinde Borç/ GSMH oranın yüzde 200 'üm üzerinde olduğunu görüyorsunuz.
Daha önce Çin'de yüzde 12- 13 , Türkiye'de yüzde 8-9 , Brezilya'da ve Rusya'da yüzde 5-6 büyüme yaklanırken verilen bu borçlar kimseyi rahatısz etmiyordu. Ancak bugün  Brezilya ve Rusya'nın resesyona girdiği, Türkiye'nin yüzde 3 büyümeye talim ettiği ve Çin'in büyümesinin yüzde 7'nin altına salındığı ortamda yatırımcıyı artık rahatsız ve parasını geri istiyor.
Bu seneki rekor çıkışın ardında yatan en önemli sebep "küçülen ekonomiler ve dağ gibi sirket borçları" bence.

2 süper güç Hatay çevresinde burun buruna!
ABD Başkanı Obama, Rusya'nın Suriye'de üssünü harekete geçirmesi ve "IŞID'ı vuruyorum" açıklaması ile Esad rejimine karşı olan diğer unsurları da hedef almasına sert tepki gösterdi.  Gerçekten de sınırımızın sadece 100 km ötesinde, bir tarafında başkanlığını İncirlikte kalkan ABD savaş uçaklarının oluşturduğu,İngiltere ve Fransa hava kuvvetleri tarafından da desteklenen Batı Koalisyonuna" karşı, Rusya'nın yurt dışındaki tek üssü olan Suriye Lazkiye şehrinden kalkan Rus jetleri , yine Suriye'de bulunan 2,000 üzerindeki İran askeri ve Esad rejiminin askeri gücü ile desteklenen Rus cephesi oluşmuş durumda. Batı Koalisyonu kara gücü olarak bölgede bulunan Kürt silahlı gruplara güvenirken, Rus cephesi sınırlı sayıda Rus ve İran askeri ve Esad'ın kontrolündeki Suriye ordusuna bel bağlamış durumda.
Her iki tarafta görünürde IŞID'la mücadele ediyor olsa da, Rus cephesi Şam'da ki Esad rejiminin devamı ve iktidarın düşmemesi için burada konuşlanmış vaziyette, Batı cephesinin ise IŞID sonrası hedefi Esad'ın devrilip yerine batı ile sinerji oluşturabilecek, halkına zulüm yapmayacak bir yönetim olumasını tesis etmek. 
Nasıl, Film senaryosu gibi değil mi? Rus Jetleri, Amerikan F16'ları, insansız uçuş yapan drone'lar, Suriye'de  İranlı
askerler ne ararsan var! Nerede ; Hatay'dan 100 km güneyde...
Türkiye olarak biz bu resmin neresindeyiz? Son dönemde katıldığımız Suriye'deki Batı Koalisyonunda seçimlerden sonra daha aktif rol alacak mıyız? 2 sene önce " Şam'a inmemiz 2 saat alır, herkes adımını ona göre atsın diyorduk" şimdi resim oldukça değişmiş vaziyette gözüküyor. Rusya ile olan enerji ticaretimiz ve Suriye cephesinde farklı takımlarda yer almamız sıkınıtı yaratacak mı? Seçimlerden sonra Esad'dan kaçan 3 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapan Türkiye'nin sınırının 100 km ötesinde İran'ı, Rusya'sı, Amerikalısı cirit atarken söyleyeceği başka şeyler olacak mı?
Çok soru var ve bunların cevapları FED'in ne zaman faiz artıracağını tartışmaktan çok daha zor ve tahrip edici.