Advertisement

Farkında mısınız, son 5 günde tarım sektörüyle ilgili açıklanan resmi verilerden bir tanesi dahi olumlu değil.

Hangi verilerden bahsettiğimizi merak edenler için cümlemizin altını doldurup, somutlaştıralım.

10 Mayıs Cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) “Kırmızı Et Üretim İstatistikleri” 1’inci çeyrek rakamlarını açıkladı.

Türkiye'nin toplam kırmızı et üretimi, bu yılın ilk çeyreğinde bir önceki döneme göre yüzde 18,6 düşerken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,5 geriledi

Sığır eti üretimi, bir önceki döneme göre yüzde 20,2 azalırken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,7 düştü.

Aradan 3 gün geçti…

13 Mayıs Pazartesi günü TÜİK’in “Süt ve Süt Ürünleri Üretimi Mart 2019” verileri açıklandı.

Toplanan inek sütü miktarı Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,6 azaldı.

İnek peyniri üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,2 düştü.

Yoğurt üretimi yıllık bazda %1,5 azalırken, ayran üretimi %2,3 geriledi.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış şekilde 2019 yılının ilk 3 ayındaki toplanan inek sütü miktarı geçen yılın ilk 3 ayına göre ise yüzde 6,8 geriledi.

Aynı gün, TÜİK’ten “Kümes Hayvancılığı Üretim Verileri” de geldi.

Mart ayında kesilen tavuk sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,6 azaldı. Tavuk eti üretimi de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 düştü.

Aradan 1 gün daha geçti…

Bugün sabah TÜİK, Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) Nisan ayı verilerini yayınladı.

Nisan’da bir önceki aya göre yüzde 1,09 artışla 162,35 değerini alan Tarım-ÜFE, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 30,75 yükselirken, 12 aylık ortalamalara göre yüzde 18,12 arttı.

Tarım-ÜFE endeksi yıllık bazda endeks tarihinin rekorunu yeniden kırdı.

Nisan ayında endekste kapsanan 77 maddeden, 3 madde bu ay endekse girerken 47'sinin fiyatlarında artış, 18'inin fiyatlarında azalış, 9'unun fiyatlarında ise değişim olmadı.

TRAKTÖR ÜRETİMİ %61,6 AZALDI

Bu arada Türk Tarım Alet ve Makineleri İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR) Nisan ayı raporunu yayınladı.

Traktör üretimi Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 46,9 geriledi.

2019 yılının ilk 4 aylık dönemindeki traktör üretimi ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 61.6 azaldı.

Ocak-Nisan 2018 döneminde 23 bin 166 traktör üretilirken, Ocak-Nisan 2019’da üretilen traktör sayısı 8 bin 885’e düştü.

Tarım makine ve ekipmanları üretimindeki düşüş de traktör üretimindeki düşüşten çok farklı değil.

Benzer bir trend söz konusu.

BU VERİLER BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ MI?

Yukarıda etten süte, üretici fiyatlarından traktör üretimine kadar farklı veriler paylaştık.

Her ne kadar söz konusu veriler birbiriyle çok bağlantılı gözükmese de aslında birbirinden hiç de bağımsız değil.

Neyi mi kastediyoruz?

Kırmızı et üretimindeki düşüşü tek bir nedene bağlamak doğru olmaz.

Üretim maliyetlerindeki artışın da etkisiyle bu işten çıkan ya da sattığı besi hayvanlarının yerine yeni hayvan koymayan üreticiler olduğunu zaten biliyoruz.

Ama sorun sadece üretimdeki sıkıntı değil.

Tüketim tarafında da yaşanan bir sorun söz konusu. Zira vatandaşın alım gücündeki düşüş pek çok gıda ürününde olduğu gibi kırmızı et tüketimine de olumsuz yansıyor.

Süt tarafındaki tablo da farklı değil…

Tavsiye niteliğindeki çiğ süt referans fiyatı son 1 yılda yüzde 30 artarken, aynı çiğ sütün çiftliklerdeki üretim maliyeti yüzde 50 seviyelerinde arttı.

Yüksek maliyetin altında ezilen üreticilerin bir kısmı anaç hayvanlarını kesime gönderdi.

Ayakta kalmaya direnen diğer üretici kesimi ise yemden kesintiye gitti. Bu da dolayısıyla hayvan başına süt verimini düşürdü.

Sonuçta sütteki istikrarsızlığın etteki istikrarı da olumsuz etkilediğini artık idrak ediyor olmamız lazım.

Gelelim Tarım-ÜFE verisine…

Her fırsatta dile getirdiğimiz ithalata dayalı bir tarımsal üretimin yarattığı kırılganlığı da Tarım-ÜFE verileri teyit eder nitelikte.

Sonuçta dolar ve euro ile üretip TL ile satıyoruz.

E peki kırsalda üretim sekteye uğrar ve işler yolunda gitmezse bu işten sadece kırsaldakiler mi etkilenir?

TARMAKBİR’in Nisan verileri etkinin çiftçi ile sınırlı kalmadığını gösteriyor. Kırsaldaki istikrarsızlıktan sektörün diğer paydaşları da nasibini alıyor.

Aslına bakarsanız 82 milyon bundan nasibini alıyor.

Çünkü, temel sorunlar yıllardır yerli yerinde duruyor ve faturası her geçen gün ağırlaşıyor.  

Hep tekrarladığımız üzere mesele sadece kırsalın meselesi değil.

Şehirlerdeki tüketiciyi korumanın ve kollamanın yolu kırsaldaki üreticiyi koruyup kollamaktan geçiyor.

Ha bu arada 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü kutlu olsun.

Gerçekten mutlu bir şekilde kutlayabilen varsa tabii.

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com