Dünyada birleşme ve satın alma işlemleri önceki yıla yakın performans sergiledi
KPMG Türkiye "KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2019" Raporu'nu açıkladı
KPMG Türkiye Danışmanlık Bölümü, bu yıl ilk kez yayınladığı “KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2019” Raporu’nu açıkladı. 2019 verilerinin değerlendirildiği rapora göre, dünyada birleşme ve satın alma işlemleri önceki yıla yakın bir performans sergiledi. Türkiye’de ise işlem hacmi düşerken işlem sayısı arttı. Değeri açıklanan işlemlerin toplam hacmi 2,9 milyar dolara ulaştı. Değeri açıklanmayan işlemler ile birlikte tahmini toplam işlem hacminin ise 4,5 milyar dolar olduğu belirtildi. 2020 için iyimser beklenti korunarak ekonomideki kademeli iyileşme ile işlem hacimlerinin artması bekleniyor.
KPMG Türkiye Danışmanlık Bölümü bu yıl ilk kez hazırladığı “KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2019” Raporu’nu açıkladı. Rapora göre; Türkiye’de işlem sayısı bir önceki yıla kıyasla artış gösterdi, işlem hacmi ise azaldı. 2020 yılı için iyimser beklenti korunuyor, ekonomide kademeli iyileşme ile işlem hacimlerinin artacağı öngörülüyor.
2019’un gündemi ekonomik kaygılar oldu
Küresel ticaret savaşları, siyasi belirsizlikler ve devam eden güvenlik sorunlarının damga vurduğu 2019 yılında dünyanın ana gündemini ekonomik kaygılar oluşturdu. ABD ile Çin ekseninde devam eden küresel ticaret savaşları, global ölçekte ekonomik büyümenin yavaşlaması, Fed’in bu belirsizliklere dayanarak gerçekleştirdiği faiz indirim hamleleri ve İngiltere’nin AB’den çıkış sürecine yönelik belirsizlikler 2019 yılında öne çıkan konular oldu. Türkiye’de ise dünya gündemine ek olarak yurtiçinde yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmelerin yatırımcıların iştahını ve işlem hacmini etkilediği görüldü.
Rapora göre, 2019 yılında, dünyada birleşme ve satın alma aktivitesinde önceki yıla yakın bir performans gerçekleşirken Türkiye’de milyar dolar ve üzeri seviyede işlemlerin olmaması nedeniyle işlem hacmi azaldı, işlem sayısı ise 2018 yılına göre yükseldi. 2019 yılında değeri açıklanan işlem hacmi toplam 2,9 milyar dolar seviyesine ulaştı.
2019 yılında altyapı ve inşaat sektörü hacim bazında ilk sırada yer alırken, teknoloji medya ve telekomünikasyon sektörü işlem adetlerinde öne çıktı
2019 yılı işlem hacmi açısından değerlendirildiğinde, birçok sektörün 2018 ve önceki yıllara göre ivme kaybettiği, işlem hacminde altyapı ve inşaat sektörünün, işlem sayısında ise teknoloji medya ve telekomünikasyon sektörünün öne çıktığı görülüyor. Altyapı ve inşaat sektöründeki en büyük işlem Yavuz Sultan Selim Köprüsü (YSS) ve Kuzey Marmara Otoyolu (KMO) İşletmeleri’nin Çin kökenli Şirketler Konsorsiyumu tarafından 688,5 milyon dolar bedelle satın alınması oldu. İşlem adedinde önde olan teknoloji medya ve telekomünikasyon sektöründe ise iyzico’nun PayU tarafından 165 milyon dolar bedelle satın alınması işlemi öne çıktı.
Finansal yatırımcılardan 98 milyon dolarlık işlem
Finansal yatırımcılar 2018 yılında 41 işlem gerçekleştirirken, yarattıkları işlem hacminin toplam işlem hacmindeki payı yüzde 3 seviyesinde kalmıştı. Buna karşın, 2019 yılında toplam 78 işlem gerçekleştiren finansal yatırımcıların yaptığı işlemler, toplam işlem hacmindeki payını korudu. Sanovel’in azınlık hisselerinin York Capital ve diğer bazı uluslararası fonlar tarafından satın alınması, değeri açıklanmasa da 2019 yılındaki önemli finansal yatırımcı işlemlerinden biri oldu. Benzer şekilde Turkven’in sahip olduğu Mikro ve Zirve’nin, Mayıs 2019’da Paraşüt Yazılım’ın yüzde 100’lük hisse satın alımı, işlem değeri açıklanmasa da finansal yatırımcı işlemlerinde arasında öne çıktı.
Yabancı yatırımcılar, yerli yatırımcıların önünde
Yabancı yatırımcıların gerçekleştirdiği birleşme ve satın alma işlem sayısı, geçmiş yıllar ile benzer şekilde 2019 yılında toplam 83 işlemle toplam işlem sayısının yüzde 35’i olarak gerçekleşti. Buna karşın 2019 yılında yabancı yatırımcılar toplam işlem hacminden yüzde 76’lık pay alarak, toplamda 2,2 milyar ABD doları işlem hacmi elde ettiler. Ayrıca, 2019 yılında en büyük ilk 10 işlemin 8’inin yabancı yatırımcılar tarafından gerçekleştirilmesi de dikkat çeken bir diğer nokta oldu.
Kamuda değer yaratımı hedeflendi
2018 yılında şeker fabrikaları ve EÜAŞ’a ait bazı hidroelektrik santrallerinin özelleştirmesiyle birlikte kamu kaynaklı işlemlerde önemli hareketlik yaşandı. 2019 yılında ise Yeni Ekonomi Programı kapsamında özelleştirmelerin yanı sıra Türkiye Varlık Fonu’nun (TVF) hizmet alım süreçleri ve diğer stratejik adımları ile kamuda değer yaratımı hedeflendi. Örneğin; rapor kapsamında standart bir birleşme ve satın alma işlemi olarak değerlendirilmese de 2019 yılı içerisinde TVF tarafından gerçekleştirilen Milli Piyango oyunlarının düzenlenmesine ilişkin hizmet alım sözleşmesi süreci ve Spor Toto Teşkilat Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen spor müsabakalarına ilişkin sabit ihtimalli ve müşterek bahis oyunlarının özel hukuk tüzel kişilerine yaptırılması ihale süreci yılın dikkat çeken kamu kaynaklı işlemleri arasında yer aldı. TVF’nin, Borsa İstanbul’daki EBRD payını alarak pay ve temsil gücünü artırması ve Adabank’ın TMSF tarafından satışı bu yıl dikkat çeken diğer kamu kaynaklı işlemler oldu.
2020 yılı için iyimser beklentiler korunuyor
2020 yılındaki birleşme ve satın alma işlemlerine ilişkin iyimser beklentiler korunuyor. Merkez bankalarının düşük faiz politikaları, Türk varlıklarının yabancı para bazında değerlemelerinin tarihsel ortalamalarının altında yer alması ve Yeni Ekonomi Planı ile birlikte açıklanan öneriler ve tedbirler kapsamında ekonomik göstergelerdeki normalleşme süreci yatırımcı iştahını artırabilecek etkenler olarak öne çıkıyor. Öte yandan artan küresel ticaret ihtilafları ile ekonomik yavaşlama, olası ABD yaptırımları, Türkiye’nin yakın coğrafyasındaki siyasi belirsizlik ve güvenlik sorunları da aşağı yönlü riskler olarak değerlendiriliyor.
KPMG Türkiye’nin hazırladığı rapor göre, 2020 yılında endüstriyel üretim ve otomotiv, enerji ve doğal kaynaklar sektörlerinin öne çıkan sektörler arasında yer alması bekleniyor.
TVF tarafından petrokimya, madencilik ve yerli kaynaklardan enerji üretim projelerine yapılacak yatırımlar, stratejik hedefler çerçevesinde kamu sigorta şirketlerinin TVF altında birleştirilmesi ve TMSF’ye devredilen şirketlere ilişkin satış süreçlerinin başlaması işlem hacmini artırabilecek etkenler arasında yer alıyor.
KPMG Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı Müşfik Cantekinler; “2020 yılında da hem ekonomik seyrin hem de bölgesel gelişmelerin yatırım ortamı üzerinde belirleyici olacağını düşünüyoruz. Her ne kadar, hem doğrudan yabancı yatırımlar, hem de birleşme ve satın alma işlemleri açısından, 2019 yılının görece düşük olduğunu belirtmiş olsak da, 2020 yılı için iyimser beklentilerimizi korumakta ve kademeli iyileşme ile işlem hacimlerinin artacağını öngörmekteyiz” değerlendirmesinde bulundu.