2022'nin kaderini Kovid değil, merkez bankaları belirleyecek
-
Aşıların devreye girmesiyle 2021 yılı enflasyon ve arz-tedarik sorunları gibi farklı etmenlerle biçimlenirken, FED'in gündemi belirlediği bugünlerde 2022'ye dair senaryolar merkez bankaları etrafında yoğunlaşıyor. En büyük risk ise politika yapıcıların normale dönüşteki bu kritik zaman dilimindeki olası yanılgıları gibi görünüyor.
BLOOMBERG HT ARAŞTIRMA
Küresel piyasalarda tüm dikkatler salgının seyrinin yanında merkez bankalarından gelecek hamlelere çevrildi.
Bloomberg Businessweek’te yayınlanan derlemesinde Stephanie Flanders, 2022 yılında merkez bankalarının Kovid-19 ve salgın sürecindeki kadar kritik görevlerine dair detayları ele aldı.
Bloomberg anketlerine göre 2022 yılında küresel ekonominin, 2021’de beklenen yüzde 5,8’lik büyüme performansı üzerine yüzde 4,4’lük bir rakamla büyüme ivmesi sürecek. 2023 ve sonrasında ise uzun dönemli yüzde 3,5’luk seyre dönülmesi bekleniyor.
Dahası, 2022 yılında küresel ekonominin hükümetlerden ve merkez bankalarından görece sınırlı destek bularak kendini sınayacağı bir döneme giriliyor.
İş gücü piyasasında alışılmadık sorunlar var
ABD işgücü piyasasında, restoran yöneticiliğinden yapı sektöründe ustabaşına uzanan yelpazede 2021 yılı sonu itibarı ile 10 milyon açık iş pozisyonu bulunuyor ve şirketler bu pozisyonları doldurmakta zorlandıklarını ifade ediyorlar. İstatistiklerin detaylarına bakıldığında ise; 2020 başlarken istihdam edilen en az 5 milyon Amerikalının bugün çalışmadığı görülüyor.
ABD bu durumdaki tek ülke değil, İngiltere de 1 milyonun üzerinde açık iş pozisyonu bulunmasına ragmen 600 bin kişi ABD’dekine benzer biçimde “çalışmama”yı tercih ediyor. Yeme-içme sektöründeki çeşitli pozisyonlardan TIR şoförlüğüne varan geniş bir ölçekte istihdam etmede zorluklar gözlemleniyor.