Willis Towers Watson şirketinin ABD'de çalışanlar arasında yaptığı anketine göre, çalışan kesimin yarısına yakını şu anda iş arıyor ya da yakında aramaya başlayacaklarını belirtirken bu oran pandemi döneminde başlayan ve “Büyük İstifa” olarak adlandırılan olgunun 2022’de de devam edeceğini gösteriyor.
Ankete göre katılımcıların yüzde 44’ü “iş arayanlar” kategorisinde yer alıyor. Bunların yüzde 33’ünü 2021’in son çeyreğinde bu yana aktif olarak iş arayanlar yüzde 11’ini ise 2022’in ilk çeyreğinde iş aramaya başlamayı planlayanlar oluşturuyor.
Danışmanlık firmasının uzmanlarından Tracey Malcolm sonuçlarla ilgili,”Veriler, çalışanların iş değiştirmeye açık ve hazır olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Anket, Aralık 2021 ve Ocak 2022'de çeşitli sektörlerde büyük ve orta ölçekli özel işletmelerden 9,658 ABD çalışanının cevaplarını içeriyor.
Büyük istifa olgusu devam ediyor
Büyük Değişiklik olarak da bilinen Büyük İstifa olgusu, ekonominin pandeminin hafiflemesi sonrası kış uykusundan çıkmaya başladığı ve işletmeler arasında işçi talebinin arttığı 2021 baharından bu yana ABD iş gücü piyasasına damgasını vurdu.
Yeni iş ilanları ve işten ayrılmalar tarihi zirvelere yükseldi ve işten çıkarma oranları rekor düşük seviyelere geriledi. İşletmeler yetkin çalışanlar için rekabet ederken ücretler hızlı bir şekilde arttı.
Son resmi rakamlara göre, yaklaşık 4,3 milyon kişi Ocak ayında işini bıraktı bu rakam Kasım ayında kırılan rekorun biraz altında. 2021 genelinde ise yaklaşık 48 milyon kişi istifa ederken bu alanda yıllık rekor kırılmış oldu.
Verilerin, çoğu çalışanın boş oturmak için istifa etmediğini gösterdiğini belirten ekonomistler, daha yüksek ücretler ve birçok fırsatı barındıran iş piyasasının bu insanları başka bir yerde iş aramaya çektiğini değerlendiriyor.
Hane halkları, bir süredir bütçelerini yiyip bitiren ve ortalama bir işçi için yapılan zamları geride bırakan, kalıcı yüksek enflasyonla mücadele ediyor.
Ankete göre, çalışanların yarısından fazlası (yüzde 56), farklı bir işverenle iş aramanın en önemli nedeninin ücret olduğunu söyledi. Yüzde 41’lik bir kesim, yüzde 5'lik bir artış için ayrıldığını söyledi.
Ancak çalışanların neredeyse yüzde 20'si aynı ücrete yeni bir işe gireceğini söyledi ki bu da ücret harici faktörlerin de önemli olduğunu gösteriyor. Sağlık yardımları, iş güvenliği, esnek çalışma düzenlemeleri ve emeklilik yardımları gibi farklar çalışanların başka bir yere taşınmasının nedenleri arasında sırasıyla ücretin ardında yer aldı.
Evde çalışma süresi başlıca sorunlardan
"Bazıları maaşlarını artırmak için ayrılıyor, ancak bazıları gitmiyor" diyen Malcom, işçiler ve işverenler arasındaki en büyük kopukluklardan birinin uzaktan çalışma olduğuna vurgu yaptı.
Çalışanlar, mevcut işverenlerinin izin vereceğini düşündüklerinden daha fazla süre uzaktan çalışma istiyor.
Ankete katılanların yüzde 26'sı tamamen ya da çoğunlukla evden çalışırken yüzde 15'i ev ve ofis arasında eşit bir dağılıma sahip; ancak çoğunluk evden çalışmayı tercih edeceklerini belirtiyor.
İşverenler ofise dönüşü hızlandırıyor," diyen Malcom, “Şirketlerin neyi hızlandırdıklarına dikkat etmeleri gerektiğini düşünüyorum; çalışanların istediği model olmayabilir” değerlendirmesinde bulundu.
Ankete göre, işe gidip gelmek için daha az zaman, ofise gitmemenin sağladığı düşük maliyetler ve evdeki sorumlulukların daha iyi yönetilebilmesi, çalışanların uzaktan çalışma bağlamında saydığı en büyük üç fayda olarak öne çıktı. Dezavantaj olarak ise ilk üç sorun, sosyal etkileşim eksikliği, kopuk hissetmek ve ilişkiler kurmak için yaşanan zorlukların artması olarak belirtiliyor.