Advertisement
PİYASALAR ABONE OL

2. Dünya Savaşı'ndan bu yana baktığımızda yüksek hisse senedi piyasası - iki istisnayı saymazsak - görevdeki başkanın ya da partisinin tekrar başa geleceğine işaret ediyor. Fakat eski başkan yardımcısı Joe Biden'ın yönetimi altında yükselmesi beklenen hisselerin görece iyi performans göstermesiyle birlikte bu kez bu senaryo geçerli olmayabilir.

S&P 500 Endeksi Temmuz ayının sonundan bu yana yüzde 5 yükseliş gösterdi. Geçmişe bakılacak olursa, hisse senetleri kazançlarını seçime kadar sürdürebilirlerse bu Başkan Trump'ın Beyaz Saray'da kalmaya devam edeceğinin işareti olabilir. Bu "indikatörün" bu yıl işlemeyebileceğini belirten stratejistler, piyasanın Eski Başkan Yardımcısı Joe Biden'dan yana olduğuna işaret ediyorlar. RealClearPolitics anketlerinin ortalaması Biden'ın yüzde 8.9 önde olduğunu gösteriyor.

Örneğin Strategas Research politika araştırma biriminin yöneticisi Daniel Clifton, "Piyasa, Trump'ın kaybedeceği olasılığını iskonto ediyor, diyebilirsiniz. Normalde, S&P başkanlık yarışının öngörür. Fakat bu da genelde seçim portföyü tarafından doğrulanır." bilgisini paylaşırken, Biden yönetiminde yükselmesi beklenen hisse portföyünün "Trump hisseleri"nden daha iyi performans gösterdiğini söylüyor. Örneğin, Biden daha temiz bir enerji ve güneş enerjisinin taraftarı ve Invesco Solar ETF'si, 31 Temmuz'daki 45.01 dolardan Pazartesi itibarıyla 74 dolar civarına yükseldi.

CFRA baş yatırım stratejisti Sam Stovall ise 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana 31 Temmuz ile Kasım'daki seçim arasında piyasa yukarıdayken sadece iki kere başkan ya da iktidar partisinin kaybettiğini hatırlatıyor.

Stovall, koronavirüs pandemisi ve jeopolitik nedenlerle bu yılın da işte bu iki yıla benzer olacağına inanıyor. Vietnam Savaşı nedeniyle, ülke ikiye bölünmüşken, yani 1968 yılı bu örneklerden. Bu yıla protestolar ve hem başkan adayı Robert Kennedy'nin hem de insan hakları savunucusu Martin Luther King'in suikastleri damga vurmuştu. Bu yıl, S&P 500 yüzde 5.8 yukarıdaydı ve Amerikan halkı Cumhuriyetçilerin adayı Richard Nixon'ı başkan seçmişti.

1980'e geldiğimizde ise Demokrat Jimmy Carter, 2. kez başkan olamamıştı. Onun döneminde 52 Amerikalı diplomat ve ABD vatandaşı 400 günden fazla bir süre Tahran'daki büyükelçilik binasında esir tutulmuştu. Tutsaklar, Cumhuriyetçi Ronald Reagan'ın başa gelmesi ile serbest bırakılmışlardı.

Stovall, bu iki seçim döneminin de jeopolitik gelişmelerden etkilendiğini ve bu yıl piyasaların halihazırda Biden'ın politikalarını fiyatladığını belirtiyor ve ekliyor: "Bence piyasa yüzde 40 koronavirüs ile ilgili gelişmelerin iyiye gideceği beklentisini, yüzde 60 ise seçime dayanarak hareket ediyor. Demokratların zafer ile seçimden çıkacağına dair inanç Washington'dan ekonomik teşvik çıkma olasılığını artırıyor."

CNBC.com